Hamilelikte cinsel yaşamı kısıtlamak gerekir mi?
Hamilelikte cinsel yaşamın kısıtlanmasını gerektirecek herhangi bir bilimsel veri yoktur. Cinsel yaşam düşük ve erken doğuma neden olmadığı gibi, bebeğe herhangi bir zarar da vermez.
Hamilelikte cinsel yaşamın kısıtlanmasını gerektirecek herhangi bir bilimsel veri yoktur. Cinsel yaşam düşük ve erken doğuma neden olmadığı gibi, bebeğe herhangi bir zarar da vermez.
Kısaca tanımlamak gerekirse, libido cinsel istek veya cinsel arzu demektir. Kendiliğinden de anlaşılacağı üzere, hem kadında hem erkekte bulunur.
Hamilelikte cinsel ilişkiyi kısıtlayıcı kimi tıbbi nedenler vardır. Bunlar düşük riski, vajinal enfeksiyon, erkekte var olan ve kadına geçme ihtimali taşıyan bir enfeksiyon, erken doğum riskinin arttığı durumlar, suyun erken gelmesidir.
Behçet hastalığı cinsel yaşamı etkileyebilir. Çünkü Behçet hastalığının özelliklerinden biri de genital bölge yaralarıdır.
Ülkemizde cinsel yaşam geç başlamaktadır. Çoğu erkek için de bu başlangıç mastürbasyonla olmaktadır.
Cinsel yaşamı evlilikle birlikte monotonlaştıran başlıca faktör, hayal gücündeki zayıflamadır. Çünkü doyumlu bir cinsel yaşam, fiziksel veya mekanik bir eylem değildir.
Hamilelikte cinsel yaşam söz konusu olduğunda, erkekler genellikle eşlerine ve bebeğe zarar verme korkusu yaşarlar. Oysa cinsellik hamileliğin hiçbir döneminde engellenmesine gerek olmayan tamamen fizyolojik bir ihtiyaçtır.
Araştırma, dört önemli alanda, iş, aile, cinsellik ve kendinden mutluluğun kalp sağlığını koruyabileceğini ileri sürüyor.
Çocuk sahibi olan çiftlerin cinsel yaşamlarında bazı teknik zorluklar meydana gelir. Örneğin her an kapının açılma ihtimali vardır.
Andropoz veya yaşlanan erkeklik dönemi, erkeklerin yaşamının ayrılmaz bir parçası ve kaçınılmaz bir dönemidir. Her erkek andropoza girecektir.