Evliliklerde Cinsel İsteği Azaltan Etkenler Nelerdir?
Sadece evliliklerde değil, uzun süreli ilişkilerde de eşlerin birbirlerine cinsel isteğinde ve buna bağlı olarak sevişme sıklıklarında azalmalar olabilmektedir.
Sadece evliliklerde değil, uzun süreli ilişkilerde de eşlerin birbirlerine cinsel isteğinde ve buna bağlı olarak sevişme sıklıklarında azalmalar olabilmektedir.
Sevişmek için herkes açısından geçerli olacak ideal bir ortam yoktur. Bu insandan insana değişen bir durumdur.
İnsanlar cinsel sorunları karşısında, başka sorunlarından daha hassas ve kırılgandırlar. Örneğin yemeği kötü yaptığı söylendiğinde kırılmayan bir insan, kötü seviştiği söylendiği zaman kırılabilir.
Birbirini seven, birbirine saygı duyan, birbirini mutlu etmekten hoşlanan çiftler, doğal olarak daha sık sevişirler. Tersine, birbirine kırgın ve küskün olan çiftler daha az sevişirler.
Cinsel rahatlama ve boşalmayla orgazmı birbirinden ayırt etmek gerekir. Cinsel rahatlama veya boşalma fiziksel bir şeyken, orgazmı bu fiziksel rahatlamaya ruhun eşlik etmesidir.
İnsanlar bir ilişkinin içinde olduklarında da mastürbasyon yaparlar. Vücudun böyle bir ihtiyacı varsa, yapmalıdırlar.
Halk arasında mastürbasyonun bağımlılık yaratarak bir başka kişiyle ilişkiye girmeyi engelleyeceği yönünde yaygın bir inanış var.
Mastürbasyon vücudumuzla yapabildiğimiz bir şeydir. Nasıl istediğimiz zaman ağzımızda tükürük üretip tükürebiliyorsak, aynı şekilde vücudumuzdaki bir takım organlarla gerekli istek ve arzuyla birlikte tatmine ulaşabiliyoruz
Hem erkek cinsel organı hem de kadın cinsel organı çok hassas organlardır. Erkeğin penisinin baş kısmı, kadının dış dudakları tarafından örtülen klitoris ve iç dudakları, çok hassastır.
Eşler cinsel zevklerini arttırmak için birbirlerine masturbasyon yapabilirler. Bu normal bir durumdur ve hastalık olarak değerlendirilmemelidir. Eşler birbirlerinin zevklerini arttırmak için çeşitli şeyler yapmasında kötü bir şey yoktur