Erkek psödohermafroditlerde, içerde testisler yani erkeklik bezleri vardır. Ama dış genital organları dişi yapısındadır.
Çift cinsiyetlilik, ana rahminde bir gelişme bozukluğundan kaynaklanır. Fizyolojik ve anatomik bir olaydır. Nesneldir ve gözle görülebilir.
Gerçek hermafroditler zaten doğumda fark edilip 2 yaşına kadar tedavileri tamamlandığı için, asıl olarak psödohermafroditler üzerinde durmak gerekir.
Psödohermafrodit denilen çift cinsiyetli kişiler, ancak ameliyatla normal cinsel ilişki kurabilir hale gelirler. Fakat üreme fonksiyonları olmaz.
Cinsiyet değiştirme ameliyatı sonrası, doktorlar hastalarına nelere dikkat etmeleri gerektiğini açıklamaktadırlar. Bunlar, yara açılmaması için ameliyattan sonraki ilk 20 gün boyunca çok dikkatli olunması, vajenin zorlanmaması ve temiz tutulmasıdır.
Penil flep ile yapılan ameliyatlarda, yani kişinin kendi penisinin derisiyle yapılan ameliyatlarda her şey yolunda gider ve herhangi bir komplikasyon yaşanmazsa, 20 günden sonra kişi cinsel yaşamına başlayabilir.
Cinsiyet değiştirme ameliyatından sonra geriye dönüş yoktur. Zaten Türkiyede bu ameliyattan sonra yeniden eski cinsiyetine dönmek için mahkemeye başvuran da olmamıştır.
Erkekten kadına cinsiyet değiştirme ameliyatı penil flepten, yani kendi penisinden yapılırsa, her şey çok daha rahat olmaktadır.
Ameliyat yapılacak olan transseksüel kişiye, ameliyattan sonra karşılaşacağı sosyo-ekonomik koşullar hakkında bilgi vermek gerekir.
Cinsiyet değiştirme ameliyatı için mahkeme kararı gerekir. Mahkeme, gerekli işlemleri gerçekleştirir, sağlık kurulundan rapor ister.