Gerçek hermafroditler yani çift cinsel organla doğmuş olanlar, zaten hangi cinse yatkınlarsa o doğrultuda 2 yaşına kadar tedavi edilmiş olmaktadırlar. Hatta çoğu bebekken yaşadığı bu durumu bilmez bile. Dolayısıyla onların herhangi bir psikolojik, ailevi, toplumsal baskı yaşamaları söz konusu dahi olmamaktadır. Psödohermafroditler yani iç cinsel organı başka dış genital organı başka olanlar ise, ergenlik çağından sonra anlaşılabilmektedir. Bu kişiler ameliyat geçirdikten sonra depresyon yaşayabilmektedirler. Çünkü üreme fonksiyonlarını kaybetmektedirler. Ancak ailenin ve çevrenin baskısını pek hissetmedikleri için daha normal bir yaşam sürdürebilirler. Ruhsal hermafroditler ise, en başta aileleri tarafından kabul görmemektedirler. Toplum dışlamaktadır. Bu kişiler ameliyat olsalar da olmasalar da dışlanmış bireyler olarak yaşamlarını sürdürmek zorunda kalmaktadırlar.