Nedir

cuzzamCüzzam Mycobacterium leprae (Hansen Basili) bakterisinin yol açığı kronik bir hastalıktır. Zamanında tedavi edilmediği durumlarda el, ayak, göz gibi organlarda şekil bozuklukları ve sakatlıklar ortaya çıkabilir. Hastalık Hansen basiline karşı doğal bağışıklığı olmayan kişilerde ortaya çıkar. Bunlar da genelde hastaların yakınlarıdır. Genelde hastalık çocuk yaşta kapılır. Özellikle de 3-5 yaş arası çocuklar hastalığa karşı duyarlıdır. Dolayısıyla hasta yakınlarından hastalığı kapmış da olur. Bu Tarih boyunca gizemli bir hastalık olmuş ve cüzzam hastaları dışlanmış ve izole edilmiştir. Günümüzde etkili bir tedavisi vardır. Cüzzamlı insanları dışlamanın herhangi bir gerekçesi olamaz. Hastalık deriyi, mukozayı, gözleri ve merkezi sinir sistemi dışındaki bazı sinirleri etkiler. Bu sinirler esas olarak el, ayak ve gözler ve deride yer alır. Tedavi edilmezse cüzzam bazı vakalarda his kaybı, el ve ayaklarda kas felci, deformasyon ve körlüğe neden olabilir. Cüzzam insandan insana bulaşır. Hansen basili vücuttan yara salgıları veya burun salgısıyla çıkar. Bulaşmanın nasıl olduğu kesin olarak bilinmemeketedir. Daha çok sıkı temasla olduğu ve bu temasın uzun süre devamının gerektiği düşünülmektedir. Ayrıca anne sütü ile de geçebilmektedir. Cüzzamın esas olarak 2 ana tipi vardır. Tüberküloid cüzzam ve lepramatöz lapra. Tübeküloid cüzzamda hastalık daha sınırlıdır. Lepramatöz lepra ise daha vücutta daha yaygındır. Tüberküloid cüzzamda birkaç düz veya biraz kabartılı deri lezyonları oluşur. Bunların büyüklükleri değişirken renkleri solgun veya hafif kırmızıdır. Kılsız ve dokunuşa karşı da duyarsız olurlar. Lepramatöz lepra ise çok daha farklı bir tablo ortaya koyar. Hasta çok daha yayılmış bir durumla karşı karşıya kalır.

Lepramatöz Cüzzam

lepraCüzzamın en ağır geçirilen türüdür. Vücudun hansen basiline direnci tümüyle zayıftır. Dolayısıyla da basiller çok sayıda ve etkindirler. Deride, küçük, çok sayıda ve gövdede simetrik olarak yayılmış, sınırları keskin olmayan, parlak bakır kırmızı renginde lekeler görülür. Bu bölgelerde zamanla his kaybı gerçekleşir. Vücutta yüz, ense, memebaşı ve üreme organlarında yerleşen ve leprom denen  sert açık kahverengi lekeler belirir. Bunlar iyileşse de izleri kalır.  Bu lekeler hastanın suratında arslan yüzü denen görüntüyü ortaya çıkarırlar. Ayrıca burnun çökmesi, damak delinmesi, göz kapaklarının düşmesi, ses kısıklığı, hatta parmakların kopması gibi olumsuzluklar da yaşanabilir.

İç organlarda sıkıntılar da görülebilir. Karaciğer ve erbezlerinin zarar görmesi başta gelir. Körlük ve kemiklerin zarar görmesi de söz konusudur.

Tüberküloid Cüzzam

Tüberküloid cüzzam Hansen basiline kısmen de olsa direnci olan hastalarda görülür. Hastalık lepramatöz cüzzamda görüldüğü kadar yaygın değildir. Basil kol veya bacaklarda bulunan çevresel sinirlerin bir veya iki tanesine yerleşir. Sinirlerin fonksiyonu bozularak his kaybı ve ötesinde hareket kaybı oluşur. Bu sinirlerin olduğu bölgelerde tüberküloid plak denen kabarıklıklar oluşabilir. Bu keskin sınırlı kabarıklıkların üzerinde his kaybı gerçekleşir. Hemen tedavi edilmeyen hastalarda, etkilenen sinir bölgelerinde sakatlık oluşabilir. Tüberküloid lepralı hastalar hastalığı çevrelerine bulaştırmazlar.

Borderline Lepra

Vücudun Herman Basiline karşı direncinin lepramatöz ile tüberküloit cüzzam arası bir noktada olduğu durumlarda iki durum arası bir klinik form oluşur. Bu forma borderline lepra da denir. Borderline lepra bulguların benzerliğine göre borderline lepromatöz lepra veya borderline tüberküloid lepra olarak da sınıflandırılabilir.

Teşhis ve Tedavi

Cüzzamdan kuşkulanmak için ilk olarak hastanın yakın çevresinde eski bir cüzzamlı olup olmadığına bakılmalıdır. Deri ve periferik sinirlerle ilgili sıkıntıları olan hastalarda uzun süreli kaşıntı, yanma ağrı olmadan gelişen ve duyu kusuru gösteren deri belirtileri varsa cüzzamdan şüphelenilmelidir.

Lepra teşhisi doktor muayenesi ve deri lezyonlarından alınacak biopsilerin patolojik olarak incelenmesiyle konur.

Cüzzam ilaçlarla etkili bir şekilde tedavi edilebilir.