Kızlık zarı, kadın doğum doktorları tarafından dikilir. Ancak zar yeniden kaynayan bir yapıda değildir. Bu nedenle evlilikten önce zar dikilecekse, bunu aylar önce yapmanın bir yararı olmayacaktır. Eğer zar diktirilmek isteniyorsa, bu işlem ilişkiden bir-iki gün önce yapılmalıdır. Zar küçük bir şeydir ve dikilmesi küçük iki parçaya karşılıklı olarak iki dikiş atılmasından ibarettir. Penis girişi sırasında bu dikişler patlar ve kanama da bu dikiş yerlerinden gerçekleşir. Eğer dikiş erken attırılırsa, vücut zaten bu ipleri kendiliğinden atacaktır. Bu durumda kişinin parası ve çabası boşa gider. Bunun yanı sıra, işin içinde para olduğu için bunun istismar edilmesi ve kötü dikiş atılması da söz konusu olabilir. Bunların dışında, bir de dikiş attırmanın kendi zorlukları vardır. Uygun doktoru, parayı, mekanı bulmak, gizliliği korumak gerekir. Sonuçta o bir-iki damla kan elde edilecektir belki ama bir de yapılan şeyin ömür boyu sürecek bir suçluluk duygusu vardır. Bu da kadın için ayrıca bir çile olacaktır. Eğer kızlık zarı bir cinsel ilişki sonucu bozulmuşsa, bunun bir de erkek tarafı vardır. Ancak bu ilişkinin bütün sonuçlarına katlanmak zorunda kalan kadındır. Kadının kızlık zarı diktirip diktirmemesi, kendi yaşam tercihiyle ilgili bir durumdur.