Gebeliğin İkinci Trimestresi
Gebeliğin ikinci trimestresine (üç aylık dönem) girmenizle, sabah bulantısı ve sizi son üç ay boyunca rahatsız eden yorgunluk, hoş olmayan anılar haline gelir; ayrıca daha enerjik ve eskisi gibi iyi hissetmenize yol açar. Gerçek ağırlık hala birkaç ay uzakta olsa da, çoğu kadın için ikinci trimestre gebeliğin en kolay aylarıdır. Daha iyi hissettiğiniz ve enerjinizin yüksek olduğu bu zamanı kullanarak, bebeğinizin gelişi için planlara başlayabilirsiniz.
İkinci trimestre sırasında bebeğiniz hızla büyür ve genişleyen karnınız belirginleşmeye başlayarak gebe olduğunuzu ele verir. İş arkadaşlarınız ve dostlarınız merak ediyor olabilir: “Hamile mi yoksa sadece birkaç kilo mu aldı?” Eğer gebe olduğunuzu herkese söylemediyseniz, bunun için iyi bir zaman olabilir.
Gebeliğin 18. ila 22. haftaları arasında ultrasona girersiniz, doktorunuz bebeğinizin gelişiminin nasıl gittiğini anlayabilir. Eğer sürpriz olmasını istemiyorsanız, bebeğinizin cinsiyetini de öğrenebilirsiz.
Artık daha iyi hissediyor olsanız da hala vücudunuzda büyük değişimler olabilir ve bunun anlamı bazı şikayetler yaşayacak olmanızdır. Bu makalede gebeliğin ikinci haftasında hangi belirtileri beklemeniz gerektiğini ve hangi belirtilerin doktorunuzu aramanızı gerektiren “tehlike işaretlerini” anlatmaya çalışacağız.
Vücudunuzdaki Değişimler
Vücudunuzdaki Değişimler
Sırt ağrısı. Son birkaç ayda aldığınız kilolar, sırtınıza baskı yapmaya başlayarak belinizde ağrıya ve sancıya neden olur. Basıncı azaltmak için dik konumda oturun ve iyi bir sırt desteği olan bir koltuk ya da sandalyede oturun. Bacaklarınızın arasına bir yastık koyarak, yan vaziyette uyuyun. Ağır kaldırmaktan kaçının. İyi bir tabanlık desteği olan alçak topuklu, rahat ayakkabılar giyin. Eğer ağrı gerçekten rahatsız ediciyse eşinizden ağrıyan yerlerinizi ovmasını isteyin ya da gebelik masajı yaptırın.
Kanayan dişetleri. Gebe kadınların yarısında genellikle şişmiş, hassas dişetleri gelişir. Hormon değişimleri dişetlerinize daha fazla kan gitmesine neden olarak dişetlerini hassaslaştırır ve kolay kanamalarına neden olur. Dişetleriniz bebeğiniz doğduktan sonra normale döner. Bu sürede, dişlerinizi daha yumuşak bir diş fırçasıyla fırçalayın ve diş ipi kullanırken nazik olun, ancak ağız hijyeninizi ihmal etmeyin. Çalışmalar dişeti hastalığı olan annelerde (periodontal hastalık) erken doğum ve düşük doğum ağırlığı olan bir bebek doğurma olasılığının daha yüksek olduğunu göstermiştir.
Meme büyümesi. Birinci trimestre boyunca yaşadığınız meme ağrısı ve hassasiyetinin geçmesi gerekir ancak bebeğinizi beslemeye hazırlandıkları için memeler hala büyümeye devam eder. Sütyen numaranızı bir beden (ya da daha fazla) yükseltmek ve bir destek sütyeni takmak sizi daha rahat hissettirebilir; bebeğiniz emzirmeyi bitirdiğinde dantelli sütyenlerinize yeniden dönebilirsiniz.
Konjesyon ve burun kanamaları. Hormonal değişimler burnunuzdaki mukoz zarın şişmesine neden olabilir, bu da burnun sürekli tıkanmasına yol açabilir ve (eşinizin de fark edebileceği gibi) gece horlamanıza neden olabilir. Değişimler aynı zamanda burnunuzun daha kolay kanamasına da neden olabilir. Bir dekonjestan kullanmadan önce doktorunuza danışın. Gebelik sırasında konjesyonu temizlemek için salin damlalar ve diğer doğal yöntemleri kullanmak daha güvenli olabilir. Ayrıca evinizi nemli tutmak için bir hava nemlendiricisi kullanmayı deneyin. Burun kanamasını durdurmak için başınızı dik tutun (geriye itmeyin) ve kanama durana kadar birkaç dakika burnunuza basınç uygulayın.
Akıntı. Gebeliğin erken döneminde sulu, sütsü bir akıntı (lökore) fark etmek normaldir. Eğer bundan rahatsız oluyorsanız bir günlük ped kullanabilirsiniz ancak tampon kullanmayın çünkü bu vajina içine mikropların girmesine neden olabilir. Eğer akıntı kötü kokulu, yeşil ya da sarı ise ya da saydam akıntının miktarı çok fazla ise doktorunuzu arayın.
Sık idrara çıkma. Rahminiz ikinci trimestre boyunca pelvik boşluğunuzdan yükseldiğinden artık sürekli tuvalete koşmak zorunda olmazsınız. Ancak yine de çok rahat olmayın. Gebeliğinizin son trimestresinde bu sıkışmalar geri dönecektir.
Saç ve tüylerin uzaması. Gebelik hormonları saç ve tüylerin uzamasını hızlandırabilir –ve bu her zaman istediğiniz alanlarda gerçekleşmez. Gebelik hormonları aktif büyüme fazına girdiğinde saç telleriniz kalınlaşır. Ancak, yüzünüz, kollarınız ve sırtınız dahil, daha önce hiç görmediğiniz yerlerde de tüyler görebilirsiniz. Tıraş etme ve cımbızla alma pek kolay bir seçenek olmayabilir ancak muhtemelen bunlar en güvenilir yöntemlerinizdir. Çoğu uzman gebelik süresince lazerli epilasyon, elektroliz, ağda ve tüy dökücü krem önermez çünkü bunların güvenilirliği kanıtlanmamıştır. Doktorunuzun tavsiyelerini öğrenin.
Baş ağrısı. Kan dolaşımındaki artan kan, uykusuzlukla birleştiğinde üstüne bebeğinizin gelişine hazırlanma stresi eklendiğinde, baş ağrılarının gebeliğin en yaygın şikayetlerinden biri olması sürpriz olmayacaktır. Bol bol dinlenmeye çalışın ve derin nefes alma gibi gevşeme teknikleri uygulayın. Aspirin ve ibuprofenin gebelikte kullanımı önerilmemektedir ancak doktorunuz eğer gerçekten rahatsızsanız asetaminofen almanıza onay verebilir.
Mide yanması ve kabızlık. Gebeliğin ilk trimestresinde başlamış mide yanması ve kabızlık gibi rahatsız edici mide bağırsak belirtileri muhtemelen ikinci trimestrede de devam edecektir. Bu sorunlar, vücudunuzda üretilen fazla progesterondan kaynaklanır. Hormonlar, yiyecek ve asitleri midede tutan alt yemek borusundaki halka kaslar ve gıdaların bağırsaklarda ilerlemesini sağlayan düz kasları gevşetir. Mide yanmasını önlemek için gün içinde daha sık ve küçük öğünler yiyin; yemekten hemen sonra uzanmayın; yağlı, baharatlı ve asitli gıdalardan (turunçgiller gibi) kaçının. Kabızlık için gıdanın bağırsaklarınızda daha kolay ilerlemesini sağlamak amacıyla lif alımınızı artırın ve bol su için. Fiziksel aktivite de gıdaların bağırsaklarınızda ilerlemesine yardımcı olur.
Hemoroitler. Hemoroitler aslında variköz venlerdir - anüsün çevresinde oluşan şişmiş mavi ya da mor damarlar. Damarlar gebelik sırasında aşırı kan akışı sebebiyle genişleyebilir ve büyüyen rahim nedeniyle üzerlerindeki basınç artar. Variköz venler kaşıntılı ve rahatsız edici olabilir. Bunları hafifletmek için sıcak bir küvette oturun ya da oturma banyosu yapın. Doktorunuza reçetesiz hemoroit merhemleri kullanıp kullanamayacağınızı sorun.
Hayat belirtisi verme. Gebeliğin ortasından itibaren (20. hafta) muhtemelen, “rahimde hayat belirtisi” olarak adlandırılan karnınızdaki hareketlere karşı çok daha hassas olursunuz. Eğer henüz bebeğinizin hareketini hissetmiyorsanız, endişelenmeyin. Bazı kadınlar bu hareketleri gebeliğin 6. ayına kadar hissetmezler.
Deri değişimleri. Gebe kadınlar genellikle “ışık saçarlar” çünkü değişen hormon seviyeleri ciltlerinin daha ışıltılı görünmesini sağlar. Ancak artan melanin pigmenti yüzde kahverengi lekelere (genellikle gebelik maskesi de denir) ve karnın ortasından aşağıya koyu renkli bir çizgi (linea nigra) oluşmasına yol açabilir ama tüm bu cilt değişimleri bebeğin doğumunun ardından yok olur. Bu sürede bunları gizlemek için kapatıcılar kullanabilirsiniz. Cildiniz artık güneşe karşı çok daha hassastır, bu nedenle mutlaka her dışarı çıkışınızda en az 15 koruma faktörlü, geniş spektrumlu (UVA/UVB koruma) bir güneş losyonu kullanın. Ayrıca karnınızda, memelerinizde ve uyluklarınızda küçük, kırmızımsı-mor çizgiler de fark edebilirsiniz. Bu esneme izleri cildiniz büyüyen karnınıza uyum sağlamak için genişledikçe oluşur. Her ne kadar pek çok krem ve losyonun, esneme izlerini önlediği ya da yok ettiği iddia edilse de gerçekten bunu yaptıklarına dair çok az kanıt varır. Bir nemlendirici kullanmak da cildinizi yumuşatarak kaşıntıyı azaltabilir. Çoğu esneme izi doğumun ardından kendiliğinden geçer.
Örümcek ve variköz venler. Büyüyen bebeğinize fazla kan göndermek için kan dolaşımı hızlanır. Aşırı kan akışı, cildinizde örümcek venler olarak bilinen küçük kırmızı toplardamarların belirmesine neden olur. Venler genel olarak bebeğiniz doğduktan sonra geçecektir. Büyüyen bebeğinizin bacaklarınıza yaptığı basınç da alt karnınıza kan akışını yavaşlatabilir bu da bacaklarınızdaki toplardamarların şişmesine ve mavi ya da morlaşmasına neden olabilir. Bunlara variköz ven denir. Her ne kadar variköz venleri önlemenin bir yolu olmasa da, gün içinde kalkıp hareket ederek ve uzun süre oturmak zorunda kaldığınızda bacaklarınızı bir tabure üzerinde yükselterek kötüleşmesini önleyebilirsiniz. Variköz venler doğum sonrası üç ay içinde iyileşir.
Kilo alma. Sabah bulantısı genellikle ilk trimestrenin sonunda azalır. Artık midenizin kötü olduğunu hissetmezsiniz, iştahınız geri gelmiştir ve hatta belki de artar. Her ne kadar yiyecekler çok iştah açıcı görünseler de ne kadar yediğinizin farkında olun. İkinci trimestre süresince günde sadece fazladan 300 ila 500 kalori almanız ve haftada ¼ ila ½ kilo alıyor olmanız gerekir.
Tehlike Belirtileri
Tehlike Belirtileri
Belirtilerden biri gebeliğinizde bir şeylerin yanlış gittiğinin işareti olabilir. Bunları konuşmak için bir sonraki doğum öncesi randevunuzu beklemeyin. Aşağıdakilerden birini yaşarsanız derhal doktorunuzu arayın:
- Şiddetli karın ağrısı veya kramplar
- Kanama.
- Şiddetli baş dönmesi
- Hızlı kilo alımı (ayda 3 kilodan fazla) ya da çok az kilo almak (gebeliğin 20 haftasına girildiğinde 4,5 kilodan az kilo almış olmak)
Prof. Dr. Teksen ÇAMLIBEL
Ilk gebelik tansiyon cikti ve dort ay hastanede yattim 12 yasinda oglum ikinci gebelik oldu28haftalik plensanta ayirmasi sonucu dogum basladi ve bebeg... devamı
Ebeler Derneğinden Kürtaj Açıklaması
İkiz Doğumlarda Artış
Tehlikeli Kürtajlarda Artış
Gebelikte Ölüm Oranı Yarıya İndi
Hamile Kalmanıza Yardımcı Olacak Gerçekler