Ailenizi büyütmek, mutluluğunuzu pekiştirmek için çocuk yapmaya eşinizle birlikte karar verdiniz ve bu konuda denemelere başladınız. 6 ay, bir, iki yıl derken bir türlü sonuç yok. Konusunda uzman olduğunu duyduğunuz bir hekime göründünüz. Muayene, tahliller, filmler, takipler... Elde somut bir bulgu yok ama halen sonuç da yok. "Şimdi ne olacak " diye sorduğunuz doktorunuz ilk aşamada "aşılama" önerdi, "Bir iki kez deneriz," dedi. "Peki" dediniz, ilaçlar, iğneler aşılama, umutla bekleyiş… Sonuç; yine olumsuz.

Olsun, biz de tüp bebek yaparız dediniz ve adı da duyulmuş bir merkezin kapısını çaldınız.

Yine iğneler, haplar, yumurta toplanması, transfer derken umutlu bekleyiş yine başladı. "Bu kez olacak inşallah" dediniz.

Sonuç:

Yine olumsuz, yine hayal kırıklığı, öfke ve gerginlik…

Beyninizi kemiren sorular var pek çok… Bir yerde bir hata mı yapıldı acaba? Bir şeyler mi gözden kaçıyor? Başka bir merkeze mi gitsek? Ama bizi de artık tanıyorlar, aynı merkezde tekrar mı denesek? Boşa giden paramız da çabası. Tekrar aynı parayı mı talep edecekler acaba vs, vs…

Doğaldır ki kendiliğinden gebelik oluşmadığında çiftler ileri teknolojinin bu konuda yardım edebileceği ümidiyle tüp bebek ve mikroenjeksiyon tedavilerine değin uzanan yola çıkıyorlar. Ama böylesi bir tedaviden sonuç alınamadığında hayal kırıklığının boyutları da büyük oluyor. Elbette her çiftin şansı o çifte özeldir. Kimileri, tüp bebek tedavisinde dondurulan fazla embriyoları da varsa er ya da geç iyi sonuç alacaklardır. Çünkü biliniyor ki ileri yaşta olmayan çiftler için ilk 3 deneme sonrasında toplam gebelik oranları % 85'lere varmaktadır. Ama özellikle bayan yaşı 40'ın üzerindeyse, yüksek dozda ilaçlara rağmen embriyo güçlükle elde edilebiliyorsa işler zor anlamına geliyor.

Öncelikle söylenmesi gereken şey, gebelik şansı yüksek olan çiftlerin tedavilerine mutlaka devam etmeleri gerektiği. Çünkü araştırmalara göre ilk tedavide başarısız olunduğunda, maddi sorunlardan dolayı veya yaşadıkları psikolojik stresten dolayı çiftlerden yaklaşık % 30-35'i tüp bebek tedavisine devam etmemektedir. Böylece aslında tedaviden sonuç alabilecek birçok çift, eğer kendiliğinden bir sürpriz olmazsa, ne yazık ki çocuksuzluğa mahkûm olmaktadır.     

Yapılacak iş öncelikle tedaviye ait tüm detayları hekiminizle birlikte tekrar gözden geçirerek olası bir sorunun eğer varsa ortaya konması, düzeltilmesi ve ardından tekrar deneme için koşulların hazırlanmasıdır.

Tüp bebek tedavisinde ilk uygulama bize kadın ve erkek problemleri ve ileriki tedavi hakkında önemli bilgiler verir. Kullanılan ilaçların çeşitleri, dozları, yumurtalıkların bunlara cevapları, spermin yumurtayı dölleme oranları, embriyo kalitesi ve sayısı, transfer kolaylığı veya zorluğu ve çiftin tedaviye konsantrasyonu konusunda elde edilen bilgiler sonraki tedavilerde kullanılacaktır. Bu veriler ışığında yapılan strateji değişikleri sonraki tedavilerin başarı şansını mutlaka arttıracaktır.

Hekiminiz tarafından gerekli görülürse önerilecek olan genetik araştırmalar, bağışıklık sistemi değerlendirmeleri, rahim filmi, kamera ile rahim içinin değerlendirilmesi, rahim iç zarından biyopsi, rahim iç dokusu ko-kültürü, spermlerin mikroenjeksiyon için özel bir mikroskopla 6000 kez büyütülerek seçilmesi, gebelik aşısı gibi ek yöntem ve tekniklerin uygulanması konularını da hekiminizle birlikte detaylı değerlendirmelisiniz.

Özetle, yılmadan yola devam etmelisiniz.

Bilmelisiniz ki, umudunu yitirmeden, yılmadan denemelere devam eden çiftler büyük olasılıkla arzularına kavuşacaklar, bebeklerini kucaklarına alacaklardır.

 

Doç. Dr. Selman LAÇİN

Hocam eşimle tüp bebek tedavisi için görüşme yapmıştım benden testler istendi yaptırdım anti HCV 2.260 pozitif hbs Ag 0.300 neg (-) anti hbs <8. Neg(... devamı