Bağışıklık sistemi olmadan hepimiz steril ortamlarda, asla birbirimize dokunmadan, asla bahar esintisi hissetmeden, asla yağmuru tatmadan yaşamak zorunda kalırdık. Bağışıklık sistemi vücudumuzda bizi sağlıklı ve hastalıksız tutan karmaşık operasyondur.

Doğadaki çok az sistem insan bağışıklık sistemi kadar karmaşıktır. Vücuttaki her sistemden ayrı var olur ve hepsiyle uyum içindedir. Çalıştığında insanlar sağlıklı kalır. Hatalı çalıştığında berbat şeyler meydana gelir.

Bağışıklık sisteminin esas bileşeni lenf sistemidir. Lenf nodülleri adı verilen küçük organlar lenf sıvısını vücut genelinde taşır. Bu nodüller en belirgin şekilde boğaz, koltukaltı ve kasıkta yer alır. Lenf sıvısı lenfositler ve başka beyaz kan hücreleri taşır, vücut genelinde dolaşıma girer.

Kırmızı kan hücreleri vücudun bağışıklık sistemindeki esas savaşan askerlerdir. Yabancı veya ölü hücreleri vücuttan temizleme çabasıyla yok ederler. Bu nedenle artan beyaz kan hücre sayımı genelde bir enfeksiyon işaretidir. Enfeksiyon ne kadar kötüyse vücudun onunla savaşmak için gönderdiği beyaz kan hücreleri de o kadar çok olur.

Beyaz ve kırmızı kan hücreleri kemik iliği adı verilen süngeri dokuda üretilir. Besinler yönünden zengin olan bu madde, düzgün işleyen bağışıklık sistemi için çok önemlidir. Kemik iliği kanseri lösemi anormal beyaz kan hücrelerinin büyük ölçüde artan üretimine neden olur ve olgunlaşmamış kırmızı kan hücrelerinin vücuda salıverilmesine izin verir. Düşük burun kılları ve akciğerlerde mukus tabakası gibi başka özellikler kan dolaşımına girip bir enfeksiyona neden olmadan önce bakterileri hapsetmeye yardımcı olur.

B hücreleri ve T hücreleri yabancı hücrelere saldıran lenfositlerin ana türleridir. B hücreleri değişik hücrelere uygun hale getirilmiş antikorları, vücudun bağışıklık tepkisini düzenleyen T hücrelerinin emriyle üretir. T hücreleri ölen hücreleri de yok eder.

İnsanları hasta eden birçok hastalık yetersiz veya uygunsuz bağışıklık tepkisinin bir sonucudur. Örneğin, soğuk algınlığı virüsten kaynaklanır. Vücut bazı virüsleri zararlı olarak algılamaz, o yüzden T hücresinin tepkisi "Geç arkadaşım” olur ve hapşırık başlar.

Alerjiler uygunsuz bağışıklık sistemi örnekleridir. Vücut aşırı tetiktedir, her kötü poleni zararsız sarı toz yerine tehlikeli bir işgalci olarak görür. Şeker hastalığı ve AIDS gibi başka hastalıklar bağışıklık sistemini baskılayarak vücudun enfeksiyonla savaşma becerisini azaltır.

Vücudun bazı hastalıkları savuşturmasına yardımcı olmakta aşılar hayati önem taşır. Vücuda virüsün zayıflatılmış veya ölü bir biçimi enjekte edilir ve vücut uygun antikorları üreterek hastalığın tam biçimine karşı eksiksiz bir koruma sağlar. Bu nedenle difteri, kabakulak, tetanos ve boğmaca gibi bozukluklar bugün nadiren görülür. Çocuklar onlara karşı aşılanmıştır ve bağışıklık sistemi tetiktedir. Aşılar çiçek hastalığı ve çocuk felci gibi salgın hastalıkları yok etmekte de yararlı olmuştur.

Antibiyotikler de vücudun savaşmasına yardımcı olur ama doktorlar geniş spektrum cinsi reçete etmek konusunda daha dikkatli olmalılar çünkü bazı bakteriler onlara direnç göstermeye başlar. Bir daha sevdiğiniz birini kucakladığınızda veya bir gülü kokladığınızda bağışıklık sisteminize teşekkür edin.

İLGİLİ MAKALE

Psikonöroimmunoloji

Prof. Dr. Sinan ZEREN

Merhaba doktor bey Sag böbrek toplayici sistem grade 1 ektazik görünümdedir ne demek ?... devamı