Doğum sonrası en tehlikeli kanamalar, rahmin kasılamamasına bağlı olarak gelişen atoni kanamalarıdır. Bu kanamalar aynı zamanda plasentanın çıkmamasıyla da ilişkilidir. Bunlar, doğumdan sonraki ilk 4 saat içinde görülür. Kasılamamaya bağlı atoni kanaması son derece tehlikelidir, ancak çok nadiren karşılaşılan bir durumdur. Eğer doğum hastanede yapılmışsa ya da evde gerçekleşen doğumlarda görülen bu tip kanamalarda anne hastaneye yetiştirilmişse, endişelenecek bir durum söz konusu olmaz. Çünkü doktor müdahalesi ile tehlikesiz bir şekilde atlatılabilir. Bunun dışında, doğumun ardından plasenta da atıldıktan sonra, rahim kasılmalarının başlamasıyla birlikte, içerideki pıhtıların atılması için kanama olabilir. Bu kanamalar ilk üç gün içerisinde bir hayli şiddetli olur. Normal adet kanamalarının birkaç katına çıkabilir ve pıhtı şeklinde gerçekleşir. Normal doğumda da sezaryen doğumda da bu pıhtıların atılması normaldir. Yalnız sezaryenle yapılan doğumlarda bu kanamalar daha az olur. Kanamaların rengi giderek açılır ve yaklaşık 10 gün sonra artık koyu kahverengi bir akıntı halini alır. Sonrasında ise, akıntının rengi daha da açılır ve olarak dört hafta sonunda bütün akıntılar bitmiş olur. Kimi durumlarda ve bazı kadınlarda bu kanama daha da fazla sürebilir. Bunda bir sorun yoktur. Bu kanamaların tehlikeli hale gelmesi için öncelikle doğumdan sonraki ilk 4 saat içinde çok şiddetli, yani normal adet kanamasının beş altı katı kanama olması gerekir. Bu kanamaya sıra kramp tarzı ağrıların eşlik etmesi gerekir. Bu durumda anne evde doğum yapmışsa ya da evde ise, derhal doktora başvurulması gerekir. En sık görülen kanama nedeni ise içeride plasentanın bir parçasının kalmış olmasıdır. Bu durum, çok dikkatli olunduğunda bile, yüzde 0,5 ila yüzde 1 arasında gerçekleşen bir durumdur.