Hamilelik, özellikle de ilk kez anne olacaklar için oldukça farklı bir dönemdir. Vücut birçok değişiklikten geçer, anne adayı ise yeni gelen bebeğine hazırlanmaya çalışır. Hormonal dalgalanmalar sağlıkla ilgili birçok farklı unsurda kendini gösterebilir ve annenin durumunu etkileyebilir.

Elbette her anne adayı bu dönemde kendine en iyi şekilde bakmaya, böylece doğacak bebeğinin sağlığını korumaya çalışır. Ancak bazen istenmeyen kazalar da yaşanabilmektedir. Bunlardan biri olan düşmeler oldukça endişe verebilir. Ancak düşme her zaman felaket haberi anlamına gelmez. Hamilelikte düşmek farklı evrelerde farklı derecede tehlikeli olabilir.

Düşmenin yarattığı travma gerçekten de düşüğe sebep olabilmektedir. Bunu hamileliğin ne aşamasında olunduğu ve şiddeti etkiler. Kadın vücudu bir embriyo veya cenini taşırken belirli miktarda sarsıntıya ve darbeye dayanıklı olacak şekilde tasarlanmıştır. Ancak eğer düşme çok şiddetliyse bebek bazen zarar görebilir.

Hamilelikle düşmek, eğer gebeliğin erken evrelerindeyse genel olarak düşüğe sebep olmaz denebilir. İlk üç ay içinde rahmin duvarları kalındır ve pelvik kemerdeki (leğen kemiği bölgesi) kemikler tarafından korunur. İkinci üç aylık dönemde ise çok miktarda amniyotik sıvı bebeğin etrafını çevrelemektedir. Bu da bebeğe ekstra koruma sağlar.

Gebelik devam ettikçe bebek rahimde gitgide büyür. Üçüncü üç aylık döneme girildiğinde rahmin duvarı incelmiştir ve bebek vücudun daha ön kısmında pozisyon alır. Dolayısıyla şiddetli darbeler üçüncü üç aylık dönemde daha zararlı olabilir, plasentanın rahimden ayrılmasına yol açabilir.

Maalesef hamilelikte düşme vakaları daha zararlı oldukları üçüncü üç aylık evrede daha sık görülür. Çünkü anne adayının karnı büyümeye devam eder ve vücudun ağırlık merkezi yer değiştirerek biraz daha öne gelir. Bu da normal zamanlardaki gibi dengeyi korumayı zorlaştırabilir. Ayrıca hamilelik hormonlarından olan relaksin hormonu vücutta gevşetici bir etki yapar ve ayakların üzerinde tam olarak sabit kalmak zorlaşabilir.

Relaksin vücudumuzda leğen kemiğindeki bağ dokuların rahatlaması, rahim boynunun genişlemesi için salgılanır. Böylece vücut kendini doğuma, bebeğin doğum kanalından geçmesine hazırlar. Bu da eklemlerin gebelik sırasında daha gevşek olmasına yol açar ve yine düşme ihtimalini artırabilir. Anne adayları özellikle gebeliğin son üç ayında dengeli ayakkabılar giymeli, acele şekilde yürümekten kaçınmalı ve bir yerden bir yere giderken dengede olduğundan emin olmalıdır.

 

Dr. Emel GÖKMEN

Merhaba hocam 78 yaşında babam bir kaç gün aralıkla 2 defa felç atlattı sağ taraf ilk felç şah damarı tıkanıklıgından olmuş anjıyo ve stend takıldı st... devamı