Aldatılan bir kişinin yaşadığı en güçlü duygu kızgınlıktır. Bu ruh haliyle birey ilişkideki her şeyin faturasını eşine çıkarır. Kendisinin her şeyi iyi yaptığını, bütün sorunlarının kaynağının eşi olduğunu düşünür. Oysa asıl sorun şudur ki, bazen çok iyi olmak da bir ilişkiyi ters etkileyebilir. Çünkü bir insan sürekli fedakarlık yapıyorsa, sürekli kendinden veriyorsa, karşısındakini sürekli onaylayıp kendinden vazgeçiyorsa, kendinden vazgeçip diğeri için yaşıyorsa, çok sıkıcı bir ilişki meydana getiriyor demektir. İlişki çok sıkıcı hale geldiğinde, kişilerin canı sıkılmaya ve gözü dışarıya kaymaya başlar. Bu nedenle kendinden vazgeçmek, çok iyi olmak iyi değildir. Ama kendine dönük yaşamak, çok bencil olmak, sadece kendini düşünmek de iyi değildir. Çünkü ilişki karşılıklı yaşanan, karşılıklı keyfi olan, tansiyonu olan bir şeydir. Dolayısıyla aldatılan kişiler genellikle kızgındırlar, suçlayıcıdırlar ve gelinen duruma kendilerinin katkılarının farkında değildirler. Bu nedenle uzmanlar terapi sırasında, bu kişilerin olayların gelişiminde kendi katkılarının ne olduğunu anlamalarını sağlamaya çalışırlar. İlişkilerinin yeniden onarılması için yüreklendirmeye uğraşırlar. İlişkilerini onarabilmeleri için neler yapmaları gerektiğini anlatmaya, kavratmaya çalışırlar.