Genellikle doğum sonrası bir ve ikinci haftalardan sonra başlayan kolik hastalığının ailenin ilk çocuğunda ve özellikle erkek çocuklarda görülme olasılığının fazla görülüyor. Kolik ağrısı daha çok öğleden sonra ve akşam saatlerinde başlama eğilimindedir. Bebek bu dönemde çoğu kez bacaklarını karnına doğru çekerek ya da yay gibi kasılarak yüksek ses ve tiz tonda ağlar. Annelerin ‘sanki etini koparıyorlar’ ya da ‘tırnağını çekiyorlar’ gibi tarif ettiği şekilde ağlar. Ancak ağlama krizlerine giren bu kolikli bebeklerin genel sağlıklarında bir sorun görülmüyor; genellikle aylık kilo alımı normal ve bebek kolik atakları dışında mutlu ve sağlıklı görünür.
Her gaz sancısı kolik midir?
Her gaz sancısının kolik olmadığı bilinmelidir. Kolik durumunda, gıdalara aşırı duyarlılık ve bağırsakta hareket bozukluğu gibi teoriler üzerinde duruluyor, eşzamanlı psikolojik ve sosyal faktörlerin bu durumu artırdığı düşünülüyor.
Bu şikâyetlerle bebek doktora başvurduğunda aile ayrıntılı sorgulanmalı ve iyi bir fiziki muayene yapılmalıdır. Anne babalar; bebeğin kusmasının olup olmadığı, beslenmesi, emme ve iştah durumu, uyku düzeni, idrar yaparken problem olup olmadığı, dışkılama özellikleri, anne bebek ilişkisi, annenin diyeti ve kullandığı ilaçları konusunda doktora ayrıntılı bilgi vermeliler.
Bebeğin sağlıklı gelişimini gösteren kilo artışı gibi bulgular değerlendirilmeli ve bebeğin muayenesi yapılmalı, gerekli görülürse ayırıcı tanıya yönelik tetkikler yapılabilir. Özellikle inek sütü alerjisi 12 aydan küçük bebeklerin yüzde 3’ünde görülür ve kolik ile en sık karışabilen durumlardan biridir.
Klasik inek sütü alerjisinde bebekte ishal, kanlı dışkılama, kusma, yemeyi reddetme, ciltte ve yanaklarda egzama tarzı döküntü, büyüme gelişme geriliği, kilo alamama ve hırıltı gibi şikâyetler bulunsa da bazen bu şikâyetlerin hiçbiri olmadan sadece karın ağrısı da görülebilir.
Gaz sancısı ya da kolik dışında idrar yolu enfeksiyonu ve orta kulak iltihabı gibi hastalıklar, çocukların en sık ağlama ve huzursuzluk nedenlerinin başında geliyor. Ama bu bebekler, sürekli mutsuz ve huzursuz oluyorlar. Ayrıca gelişimleri ve tartı alımları düşük olabiliyor.
Kolik ağrıları kalıcı mıdır, bu durumda strese giren ailelere nasıl yaklaşılmalı?
Doktor tarafından kolik tanısı konan bebekte en önemlisi anne babanın bu durumun geçici olduğu ve bu dönemin çocukta ileri yaşlarında bir probleme neden olmayacağına ikna edilmesidir. Bu dönemde mümkünse aile büyüklerinden yardım istenmeli ve özellikle annenin aşırı yıpranması ve üzülmesinin engellenmeli. Bebeğin ağladığı dönemlerde annenin sakin olması, bebeğe bağırmaması, bebeğin yanında ağlamaması önemli, bebek annesinin üzüldüğünü ya da ağladığını hissettiğinde ‘kötü şeyler oluyor’ düşüncesiyle huzursuzluğu daha da artabiliyor.
Kolik ağrısını azaltacak öneriler var mıdır?
Titreşim yapan ev aletlerinin gürültüsü genelde rahatlatıcı gelir. Bebekler araba ile gezdirildiklerinde (motorlu taşıt, puset değil) biraz önce şiddetle ağlayan bebek kendisi değilmiş gibi hemen rahatlar ve uykuya dalar.
Kollar hafif öne kavuşturulmuş biçimde ve karın taşıyan kişiye bakacak şekilde kucaklamak ve yumuşak ses tonu ile konuşarak ya da ninni söyleyerek dolaştırmak da faydalı olabilir.
Yine piyasada bu amaçla hazırlanmış müzikler de dinletilebilir. Karın üzerine konulan ılık havlu, karın ve sırt üzerine yapılacak masaj ve bacakların karına doğru bükülmesi şeklindeki ufak ritmik hareketler de yardımcı olabilir.
Emziren annenin diyetinde özellikle inek sütü başta olmak üzere soya, yumurta akı, fındık-fıstık, kakao, çikolata gibi alerjiye neden olabilecek besinler ve çay, kahve, sigara, alkol ve bazı ilaçlar gibi uyarıcılar sorgulanmalı, bu gıdaların ve gaz yapma potansiyeli yüksek portakal suyu, kuru baklagiller, lahana, Brüksel Lahanası gibi gıdaların tüketilmemesi önerilmelidir.
Kolikli bebekler diğer bebeklerin yediği mamaları tüketebiliyor mu?
Araştırmalarda bazı biberonların gazı azaltıcı etkileri gösterilmiştir. Emzik kısa dönemde rahatlamayı sağlasa da uzun dönemde gaz yutma olasılığını artıracağından dikkatle kullanılmalıdır.
Rezene çayı, papatya çayı az miktarlarda bebeğe verilebilir. Emziren anneler ise birer bardağı geçmemek şartıyla tüketebilir.
Her bitkisel ilacın her durumda kullanılmayacağı gerçeğinden yola çıkarak bu dönemde hem bebek hem de anne tarafından meyan kökü, sinemaki, anason kullanılmamalıdır.
Bütün bu yöntemlere rağmen rahatlamayan bebeklerde gaz giderici ilaçlar denenebilir fakat hiçbir gaz ilacının yukarıdaki önerilere üstünlüğü yoktur, doktor tarafından önerilen ilaç denenebilir.
Kilo alımı ve nörolojik gelişimi normal olan ve kolik atakları dışında huzurlu ve uykusu iyi olan bebeğin kolik probleminin kendiliğinden azalarak kaybolacağı bilinmelidir. Ayrıca bu dönemdeki denenen tedavi yöntemlerinin hiçbirinin kesin sonuç vereceğinin garantisi yoktur.
İLGİLİ MAKALE
Bebekler hasta oldukları zaman ağlarlar mı?
Op. Dr. Sinan GÖKER
2 aylık erkek bebeğimizin sağ gözün kapak altında morluk var. Küçük bir kırmızı kitle var. bilgi verirmisin.... devamı
Her 4 Evlilikten Birisi Küçük Yaşta Yapılıyor
Yirmi Yaş Dişlerinin Akıllı Kullanımı İle Kök Hücreler Yapılıyor
Kış Aylarında Melanin Düzensizliği Depresyona Sokuyor
Meyve Suyu Diye Kimyasal İçirmeyin