Vajinismus ülkemizde görülen cinsel sorunların başında yer alıyor. Cinsel ilişki sırasında istemsiz kasılmalara bağlı olarak ilişkinin gerçekleşememesi veya ağrılı bir şekilde olması olarak biliniyor. Bu sorunu yaşayan pek çok evli bayan ilişkiye girmekten korktuğu veya kendilerini kastığından ötürü halen "bakire”. Genelde sosyokültürel düzeyi yüksek kesimde görülen vajinismus problemi aslında pek çok ailenin kendi iç dünyalarında gizlediği bir durum. Ülkemizde her 8-10 ailenin birinde görülen bu yaygın sorunda, çiftleri doktora götüren en büyük etken ise çocuk istemi. Kliniğimizde 2003 yılından itibaren, evlilik süreleri 2 hafta ile 20 yıl arasında değişen 2500’den fazla vajinismuslu çiftin tedavisi yapılmıştır. 

Unutmayınız; vajinismus doğru tedavi merkezlerinde ve uygulanılan bilimsel yöntemlerle kısa sürede ve kesin olarak tedavi edilebilen bir cinsel sorundur. Uygulanılan davranışçı- bilişsel tedavi yaklaşımları ile kökten ve kalıcı bir çözüme ulaşmak mümkündür.

Doğru merkez seçimine dikkat!

Cinselliğin tabularla örülü olduğu ülkemizde gün geçtikçe artan merkezler sayesinde pek çok çift artık daha rahat bir şekilde tedavi arayışı içerisinde. Bu bağlamda doğru merkezin bulunması son derece önemli. Aksi takdirde telafisi çok zor maddi ve manevi zararlara uğramak da mümkün. Pek çok çift kimseyle paylaşamadıkları bu sorunları nedeni ile uygulanan yanlış tedaviler sonucunda ciddi kayıplara uğramalarına rağmen haklarını dahi aramaktan çekinebilmekte veya "denize düşen yıla sarılır misali” bilimsel olmayan yöntemlere başvurabilmektedir.

Yine pek çok kişi bu sorunlarından tedavi ile kurtulsa bile önceden problemlerini gizlediklerinden ötürü başkalarına referans olamıyor. Eğer bir referansınız yoksa veya kimseye danışamıyorsanız öncelikle internetten iyi bir ön araştırma yapmanızı öneririm. Vajinismus tedavisi veren hekimin tecrübesi, bilgisi ve bilimselliği başarı için son derece önemlidir. Gittiğiniz merkezde önceden kaç kişinin tedavi olduğunu ve başarı oranlarını sorgulayınız. Merkezde tedavi gören bazı hastalarla yüz yüze veya telefonla iletişim kurup kuramayacağınızı sorunuz. Daha sonra, randevunuzda tedaviyi yapacak olan terapistinizle görüşmenizde ilk izleminiz ve iletişiminiz son derece önemlidir. Aldığınız yakınlık, samimiyet ve hisleriniz güveninizin oluşmasında önemli etkenlerdir. Ayrıca merkezin temizliği, düzenli olması, çalışan personelin yardımseverliği de diğer faktörler arasındadır.

E. L Hanım (32 yaş, doktor, 3 yıllık evli)

Eşimle severek evlendik. Hatta evlenmeden önce üniversitede 4 yıllık bir birlikteliğimiz de olmuştu. Eşimle başka hiçbir sorunumuz yok. Kendimde asla böyle bir sorun olacağını düşünemezdim. Evet, geleneksel bir aile yapımız vardı, ama aile içinde oldukça serbest büyümüştüm. Üstelik diğer kız kardeşlerim de evli, hatta çocukları bile var. Aileme, eşimle hiç ilişkiye giremediğimi söylememeye bile cesaret edemedim. Nihayet bir doktor arkadaşımın referansı ile bulduğum bir merkezde yalnızca 4 günlük bir tedaviden sonra vajinismus belasından kurtuldum. Karı koca doktor dahi olsanız, tedavi almaksızın bu problemin kesinlikle aşılamayacağını düşünüyorum.  Çünkü bilgileriniz çözüm için yetmiyor. 

K. N Hanım (37 yaş, muhasebeci, 7 yıllık evli)

Başta çok önemsemediğimiz ve üzerinde durmadığımız bu problem çevremizin çocuk istemi şeklinde baskıları nedeniyle büyümeye başlamıştı. Eşimi seviyordum, hatta sınırlı düzeyde de olsa renkli sayılabilecek bir cinsel hayatımız vardı. Ancak zaman içinde kendime olan güvenimin azaldığını hissetmekteydim. Eşim son derece anlayışlı biri. Hatta belki de olması gerektiğinden daha da fazla. En sonunda bir internet sitesinde yer alan yorumları okuyarak tüm cesaretimi topladım ve inanılmaz bir şekilde 7 yıllık sorunumu 3 gün gibi kısa bir sürede yendim. Tedaviden 3 ay sonra da hamile kaldım. Şu anda 2 aylık bir bebeğim var.

A. S Hanım (29 yaş, ev hanımı, 11 yıllık evli)

Küçük bir ilde kapalı bir çevrede büyüdüm. Eşimle ben liseden beri birbirimizi tanımaktayız. 11 yıllık evliliğimiz sırasında tedavi için denemediğimiz yol kalmamıştı. 6 ay süren uzun psikolog terapilerinden tutun da alkol alıp ilişki denemelerine kadar. Hatta söylemeye bile utanıyorum bir hocaya gidip büyü bile bozdurdum. Eşimi seviyordum. En sonunda tüm tedaviden vazgeçip bir merkezde aşılama ve sonrasında tüp bebek bile yaptırdık. Ama sonuç hep hüsranla bitti. Kasılmalarımın ve korkularımın zamanla daha da arttığını izledim. Eşimde de sertleşme ve erken boşalma sorunları ortaya çıkmaya başlamıştı. Son çare olarak gördüğüm bir merkezde bir hafta süren yoğunlaştırılmış bir tedaviden sonra sorunumuz çok şükür ki aşıldı. Kendime halen inanamıyorum. Eğer ben yapabildiysem inanın herkes yapabilir! 

K. N Hanım (31 yaş, mimar, 5.5 yıllık evli)

Eşimin hep "kendi başına yenersin, bu iş sende bitiyor” gibi söylemlerinden ötürü doktora gidip muayene olmaktan çekindim. Problemimizi görmezden gelip sürekli erteledik. En sonunda bu sorunu kendi başımıza çözemeyeceğimizi anladıktan sonra bir klinikte tedavilere başladık. Seansların çoğuna eşim işlerinin yoğunluğundan dolayı katılamadı. Kısa bir süre içinde sorunum halloldu. Keşki bu kadar beklemeseydik diye halen üzülüyorum. Gerçekten de doğru ve güvenilir bir merkezi bulmak önemli. Derdinizi kimseye anlatamıyorsunuz ve omuzlarınızdaki yük her geçen gün ağırlaşıyor. Neyse ki artık bu sıkıntılar çok geride kaldı; şu anda 4 aylık hamileyim, hatta normal doğumu düşünüyorum. 

L. A Hanım (24 yaş, ev hanımı, 1 aylık evli)

Bu benim ikinci evliliğim. İlk evliliğim yine bu sorundan dolayı iki ay gibi kısa bir sürede bitmişti. Bu sefer de aynı sıkıntıları yaşamamak için tedaviye hemen başlamaya karar verdim. Şu anki eşim çok anlayışlı ve hep beni destekledi. Bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine yaptığım araştırmalar sonucunda bir klinikte kısa yoğun bir tedavi ile sorunumuzu yendik. Artık bir an önce anne olmak istiyorum. 

Kaynak: www.vajinismus.com.tr