Nedir?

Çocuklarda görülen kalp hastalıkları üç ana başlık altında toplanabilir.
 
a- Doğumsal Kalp Hastalıkları
 
b- Romatizmal Kalp Hastalıkları
 
c- Ritim Ve İleti Bozuklukları
 
Doğumsal Kalp Hastalıkları: Doğum öncesi anne karnındaki bebeğin gelişimi sırasında ortaya çıkan anomalilerdir. Bu anomaliler, kalbin kulakçık veya karıncıkları arasındaki bölmelerdeki delikler, kalbe gelen veya kalpten çıkan damarlardaki anomaliler, kalp kapakçılarında darlık veya yetersizliğe neden olan anomaliler, koroner damarlardaki anomaliler, karıncık veya kulakçıkların gelişme bozuklukları veya yukarıda saydığımız anomalilerden birkaçının bir arada olduğu kalp gelişim bozuklukları şeklinde olabilir. Halk arasında "kalbi delik çocuk" olarak bilinen doğumsal kalp hastalıklarının yüzlerce değişik şekli vardır. Bu hastalıkların bazıları hafif, bazıları orta derecede, bazıları çok ağır ve karmaşık olabilir. Çocuklarda en çok görülen kalp hastalıkları doğumsal anomalilerdir.
 
Romatizmal Kalp Hastalıkları: Genel olarak kalp kapakçıklarında şekil bozuklukları ile darlık veya yetersizliklere neden olur. Hemolitik streptokok adı verilen mikroplarla oluşan bir tür boğaz enfeksiyonlarından sonra gelişen kalp romatizması, giderek azalmakla beraber ülkemizde hala sorun olmaya devam etmektedir.
 
Ritim Ve İleti Bozuklukları: Kalbin elektriksel sisteminde anormal yavaşlama, duraklama veya hızlanmalarla kendini gösteren düzensizliklerdir. Daha çok erişkin yaşlarda görülen bu bozukluklar çocuklarda bazen doğumsal kalp hastalıkları ile birlikte, bazen geçirilmiş kalp ameliyatından sonra bazen de bilinen herhangi bir nedene bağlı olmaksızın ortaya çıkmaktadır.
 
Belli başlı kalp hastalıkları dışında çocuklarda daha az oranda kardiyomiyopati, miyokardit ve perikardit gibi kalp adelesi veya kalp zarının hastalıkları da görülebilir.
 
Doğumsal kalp hastalığı nadir görülen hastalıklardandır ve çoğunda hastalığın nedeni bilinmemektedir. Çocuğunuzun kalp anomalisi ile doğmasında sizin bir kabahatiniz olduğunu düşünmeniz yersizdir.
 
Bazı viral hastalıklar nadiren kalp kusuruna neden olabilir. Örneğin hamilelik döneminde geçirilen kızamıkçık hastalığı anne karnındaki bebeğin kalp gelişimini engelleyebilir ve bazı gelişim kusurlarına da neden olabilir.
 
Bazı vakalarda doğumsal kalp hastalığının gelişiminden kalıtım sorumlu tutulabilmektedir. Aynı ailede birden fazla çocukta doğumsal kalp hastalığına çok ender olarak rastlanılmaktadır.
 
Down sendromu gibi bazı hastalıklarda kalp dahil birçok organda çeşitli anormaliler görülebilir.
 
Hamilelik döneminde kullanılan bazı ilaçlar, alkol, uyuşturucu, röntgen ışınına maruz kalma, akraba evliliği, annenin diyabetik olması bebekte kalp kusuru oluşma riskini artırabilir.
 
Doğan her 1000 çocuktan 8'inde doğumsal kalp hastalığı saptanmaktadır. Bu rakam canlı doğumların yaklaşık %1'ine karşılık gelmektedir. Türkiye'de her yıl 12000-13000 bebek kalp anomalisi ile doğmaktadır.
 
Bu çocuklardaki anomali çok ağır olsa bile cerrahi girişim ile anomaliler düzeltilebilir.

Teşhis

Çocuklarda Kalp Hastalıkları Teşhisi
 
Ciddi doğumsal kalp hastalıklarının teşhisi genellikle bebeklik döneminde konulur. Bu bebekler doğar doğmaz ağır hastalık belirtileri gösterirler. Bazı kalp kusurlarının teşhisi ise ancak çocukluk döneminde konulabilir. Bir grup hastalıkta belirti ve bulgular ergenlik dönemine kadar ortaya çıkmayabilir ve çocuk erişkin döneme ulaşana kadar doğumsal kalp hastalığı teşhis edilemeyebilir. Bazen kusur o kadar hafiftir ki çocukta hayatı boyunca herhangi bir rahatsızlığa neden olmaz. Çocuğunuzda kalp problemi olduğu şüphesi varsa çocuğunuzun pediyatrik kardiyolog tarafından değerlendirilmesi gerekir.
 
Teşhis İçin Gerekli Olan Tetkikler
 
Pediyatrik kardiyolog ilk olarak sizden çocuğunuzun tıbbi öyküsünü alacak ve fizik muayene yapacaktır. Ayrıca çocuğunuzdan röntgen tetkiki, elektrokardiyografi (EKG), ekokardiyografi veya bazı kan testleri isteyebilir.
 
EKG çocuğunuza acı vermeyen bir tetkiktir, çünkü EKG cihazı çocuğa herhangi bir elektrik akımı vermez sadece çocuğunuzun kalbinde oluşan zayıf elektrik akımlarını algılayıp EKG kağıdına zikzak şeklinde bir kayıt alır. Kalbin kaydedilen bu atımı elektrokardiyografi(EKG) olarak adlandırılır.
 
Göğüs röntgeni ile pediatrik kardiyolog çocuğunuzun kalp ve akciğerinin büyüklüğü ve şekli hakkında bilgi sahibi olmaktadır. Göğüs filmi ile alanın radyasyon oldukça düşüktür ve herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır.
 
Ekokardiyografi tetkiki de iğne kullanılmaksızın yapılan bir incelemedir. Bu tetkikte göğüsün dışında ses dalgaları kullanılarak kalbin hareketli imajları gözlenmektedir. Bu esnada Doppler tekniği ile ses dalgalarından yararlanılarak kalp ve damarlardaki kan akımı ölçülmektedir. Kardiyolog bu iki tekniği kullanarak kalbin yapısı ve işlevi hakkında bilgi edinmektedir. Bu tetkik ile kalp anomalilerinin çok büyük bir bölümü teşhis edilebilir.
 
Fetal ekokardiyografi hamileliğin 16. haftasından itibaren uygulanabilen, bebeğe ve anneye zararı olmayan, anne karnındaki bebeğin kalbinin ve kalpten çıkan damarlarının yapısını ve fonksiyonlarını incelemeye yarayan bir tetkiktir. Bu tetkik sayesinde doğum öncesi bebeğinizde kalp anomalisi olup olmadığı belirlenebilir.
 
Anjiyo (Kalp Kateterizasyonu - Anjiyokardiyografi)
 
Kalp kateterizasyonu ve anjiyokardiyografi çok gelişmiş bir röntgen cihazı yardımı ile yapılan ileri bir tetkiktir. Genellikle kasık bölgesinden atar veya toplar damarlar içerisine yerleştirilip, kalbe kadar ilerletilen ince bir tüp ( kateter) vasıtası ile gerçekleştirilir.
 
Çocuklar genellikle anjiyo olacakları sabah erken bir saatte veya bir gün önce hastaneye yatırılır. Size anjiyo işleminin ayrıntılarını anlatılacak ve bu işlemin yapılması ile ilgili olarak yazılı izninizi alınacaktır.
 
Anjiyodan önce doktorununuzun size söyleyeceği belirli bir süreden itibaren çocuğunuza yiyecek, içecek bir şey vermeyiniz. Çocuğunuzun kendisini iyi hissetmesini sağlamak ve endişe duymasını önlemek için bir dizi önlem alınacaktır.
 
Gerektiğinde ilaç uygulamak üzere çocuğunuza bir serum kanülü takılır. Anjiyo boyunca çocuğunuz doktor, hemşire ve teknisyenlerin gözetimindedir. İşlem esnasında çocuğunuzu görmeniz mümkün olmayacaktır.
 
Genellikle anestezi doktoru tarafından verilen sakinleştirici ilaç sayesinde çocuğunuz tüm işlem boyunca uyumaktadır ve rahatsızlık duymamaktadır. Kateterin (damar içine yerleştirilen ince plastik bir boru) yerleştirileceği yer bölgesel olarak uyuşturulur. İşlem esnasında kateter bir atardamara veya toplardamara yerleştirilir. Kardiyolog özel bir röntgen tekniğinden yararlanarak kateteri görür ve kateter kalbe ulaşana dek hafifçe iter. Kateterden alınan kan örnekleri ve basınç ölçümleri sayesinde kalpteki kusur hakkında bilgi sahibi olunur. Anjiyo esnasında kateterden damarlara ve kalbin odacıklarına x-ışınları ile görülebilen özel bir boya verilir. Boyanın verilmesinden sonra röntgen filmi kaydedilir. Kalp kusurunu teşhis etmek için yapılan bu tetkike anjiyokardiyografi denir.
 
Anjiyodan sonra çocuğunuz servisteki odasına dönecek ve birkaç saat uyuyacaktır. İşlemden sonra hafif bir ateş ve mide rahatsızlığı olabilir ancak bu şikayetler genellikle birkaç saat içinde kaybolur. Anjiyo sonrası pediyatrik kardiyoloğunuz anjiyo sonucu hakkında sizinle görüşecektir. Çocuğunuzun hastanede bulunmasını gerektirecek başka bir neden yoksa aynı gün akşam veya ertesi gün hastaneden taburcu olabilirsiniz.
 
Efor Testi
Çocuğunuzun yürüme bandı üzerinde hızlı tempoda yürütülmesi esnasında sürekli olarak kalp elektrokardiyografisinin çekilmesi efor testi olarak adlandırılır.
 
Kardiyak Elektrofizyoloji
Çocuklarda görülen kalp ritmindeki bozukluklar bazen doğumsal nedenli, bazen ise kalp ameliyatlarından sonra ortaya çıkmaktadır. Kalp ritmindeki bozuklukların nedeni ve tipi kalp kateterizasyonu benzeri özel bir tetkik ile belirlenebilmektedir. Kardiyak elektrofizyoloji adı verilen bu çalışma sırasında gerekirse ritim düzensizliğine neden olan odağın ve anormal ileti yollarının ablasyon (radyofrekans dalgaları ile yakma ) denilen bir yöntem ile tedavisi yapılabilmektedir.
 
Kardiyak MR
Bazı vakalarda tüm bu tetkikler yapılmasına rağmen kalp hastalığı tam olarak teşhis edilemeyebilir. Bu çocuklarda sorunun tam olarak ne olduğunu tespit etmek için MR (manyetik rezonans) veya MR anjiyografi gibi bazı ileri incelemelerin yapılması gerekli olabilir. Bu tetkikler özellikle kalpten çıkan ve kalbe dönen büyük damarlar ve akciğer damar yapısı hakkında çok iyi bilgi vermektedir.

Tedavi

Tıbbi Tedavi
Kalp anomalisi bulunan çocukların bazılarında ilaçlarla tedavi yeterli olmaktadır. Diğer taraftan ameliyat olacak çocuğun operasyon öncesi ve sonrasında tıbbi tedaviye ihtiyacı olabilir. Bu tedavilerle kalbin çalışmasına yardımcı olunmaktadır. Aşağıda bahsedilen hastalıklarda kalbin normal fonksiyonunu görmesine engel bir durum söz konusudur ve çocuklarda tıbbi tedavinin yapılması gerekmektedir.
 
Konjestif Kalp Yetersizliği
Birçok kalp anomalisinde karşılaşılan bir durumdur. Kalp pompası yeterince kuvvetli çalışamadığından dolayı akciğerlerde ve diğer organlarda sıvı birikmeye başlar ve ödeme (şişliğe) neden olur. Konjestif kalp yetersizliği bulunan çocuklar çabuk yorulurlar, hızlı ve sıkıntılı bir solunumları vardır. Diüretik olarak adlandırılan idrar söktürücü ilaçlar biriken fazla sıvının atılmasına yardımcı olurken beraberinde az tuzlu bir diyetin uygulanması gerekli olabilir. Digoksin ve diğer bazı ilaçlar kalbin kasılmasını kuvvetlendirilebilir. Konjestif kalp yetersizliği olan bebeklerin beslenmeleri sıklıkla sorunlu olmaktadır.
 
Kalp Ritm Problemleri
Çocuğun yaşına bağlı olmak üzere kalp dakikada 60-150 kez atmaktadır. Bazen kalp atışı çok hızlı (taşikardi) olabilir. Bu durum her zaman doğumsal kalp hastalığına bağlı olarak gelişmeyebilir. Kalp atış hızını normal seviyeye düşürmek için ilaç kullanmak gerekli olabilir.
 
Çocuğunuzun kalp atışı çok yavaş (bradikardi) olabilir. Bu durum kalbin kanı pompalama fonksiyonunda azalmaya neden olabilir. Bradikardi genellikle doğumsal olarak ortaya çıkmaktadır fakat nadiren ameliyattan sonra da ortaya çıkabilir. Bazı çocuklarda kalbe uyarı vererek kalbin normal hızda çalışmasını sağlayan bir cihaz (kalp pili - pacemaker) takılmasına gereksinim olabilir.
 
Doğumsal kalp hastalığına bağlı olarak kalp atışında düzensizlikler (aritmi) olabilir. Bu durum ameliyattan sonra da ortaya çıkabilir ve düzensiz kalp ritminin tipine bağlı olarak tedavi edilmesi gerekir.
 
Kateterizasyonla Yapılan Tedaviler
 
Balon Septostomi
Bazı kalp anomalilerinde kirli ve temiz kanın kalp içinde yeterli oranda karışması bebeğin yaşaması için gereklidir. Bunun için ucunda balon olan kateterle kalbe girilir ve kalbin üst odacıkları (atriumlar) arasında delik açılır. Bu işlemin bazı kalp anomalilerinde, yeni doğan bebeklerde hayat kurtarıcı acil bir uygulama olarak yapılması gerekebilir.
 
Valvotomi
Dar olan bazı kalp kapakları da kateterizasyon esnasında balonla açılarak ameliyatsız tedavi edilebilir.
 
Koil Embolizasyon ve Şemsiye Uygulaması
Bazı kalp deliklerinin (ASD) ve kapanmayan damar açıklıkları (patent duktus arteriyozus) kateterizasyon esnasında kapatılabilir. Bu uygulamalar her hasta için uygun değildir.
 
Elektrofizyoloji ve Ablasyon
Bazı ritim problemleri olan çocuklarda kalp kateterizasyonu (elektrofizyolojik çalışma) ile bu probleme neden olan odaklar bulunup kateterizasyon esnasında "ablasyon" denilen yöntemle bu odaklar yakılarak ritim problemi tedavi edilebilir.

Kalp Ameliyatları

Ameliyat Öncesi Hazırlıklar
 
Çocuğunuza gerekli tetkikler yapılıp kalpteki anomali tespit edildikten sonra çocuk kalp hastalıkları uzmanları ve kalp damar cerrahları yapılan tetkikleri beraberce değerlendirerek çocuğunuzun ameliyattan fayda görüp görmeyeceğine karar verirler. Çocuğunuzun ameliyat edilmesi kararı, alanında tecrübe sahibi ve akademik kariyere sahip hekimlerin konsey toplantılarında alınmaktadır.
 
Çocuk kalp cerrahisi için her tür teknolojik donanıma sahip olan Acıbadem Bakırköy Hastanesi'nde çocuğunuzla ilgilenen ekipte pediatrik kardiyolog, kalp-damar cerrahı, yoğun bakım uzmanı, rehabilitasyon ekibi ve deneyimli destek personel bulunmaktadır. Büyük deneyim ve bilgi sayesinde Acıbadem Bakırköy Hastanesinde en üst düzeyde başarı elde edilmektedir.
 
Çocuğunuz genellikle ameliyattan kısa bir zaman önce hastaneye yatırılır. Hastanede kalma süresi ortalama 5 ila 10 gündür. Bu süre bazı koşullarda uzayabilmektedir. Hastanede kaldığınız sürece özellikle küçük çocuklar için sevdikleri oyuncaklar ve çocuklara özel olarak hazırlanmış giysiler temin edilecektir. Çocuğunuzun mümkün olduğu kadar kendini ev ortamında hissetmesi sağlanmaya çalışılmaktadır.
 
Ameliyat öncesinde çocuğunuzun mümkün olduğu kadar sağlıklı olması son derece önemlidir. Çocuğunuzda ateş, öksürük veya soğuk algınlığı varsa pediatrik kardiyolog veya kalp cerrahını haberdar ediniz. Ekip bu sebeple ameliyatın birkaç gün ertelenmesine karar verebilir.
 
Bazen ameliyat randevusunda değişiklikler olabilir. Örneğin acil bir ameliyat çocuğunuzun ameliyatını geciktirebilir. Siz ve çocuğunuz muhtemel ertelemeler için hazırlıklı bulunmalısınız. Çocuklara giydirilen giysileri ve oyun odasını görmeyi arzu ederseniz hastanemiz pediatri servisindeki hasta danışmanları size yardımcı olacaktır. Yaşadığınız bu deneyimin çocuğunuzun psikolojik durumu ve aileniz üzerindeki etkileri ile ilgili olarak "yatan hasta ilişkileri yöneticisinden" yardım alabilirsiniz. Pediatrik kardiyoloğunuz, cerrahınız veya yatan hasta ilişkileri yöneticisi ile çocuğunuza duygusal olarak en iyi şekilde nasıl destek olabileceğiniz hakkında konuşabilirsiniz. Gerekli görülürse çocuğunuz için psikolog desteği sağlanabilir.
 
Genel Tetkikler
 
Çocuğunuz ameliyat öncesinde karaciğer, böbrek fonksiyonları, pıhtılaşma faktörleri açısından incelenir. Fokal enfeksiyon odağının tespiti ve gerekirse tedavisi amacı ile çocuk hastalıkları uzmanı tarafından genel muayenesi ve diş hekimi tarfından diş muayenesi yapılır. Çocuğunuzun ameliyata hazır olup olmadığı açısından ve gerekli ameliyat hazırlıkları bakımından değerlendirilmesi konusunda cerrahi koordinatörü sizi yönlendirecek ve yardımcı olacaktır.
 
Kan Bankasından Kanın Temini
 
Kalp ameliyatları sırasında kan nakline ihtiyaç duyulmaktadır. Yapılan ameliyata bağlı olarak ihtiyaç duyulan kanın miktarı değişmektedir. Genellikle açık kalp ameliyatlarında4-6 ünite, kapalı kalp ameliyatlarında 2 ünite kan kullanılmaktadır. Donör (kan vericisi) kanlarının çocuğunuzla tam olarak uyuşmaması ve bazı teknik nedenlerden dolayı bulunan tüm kanların kullanılması mümkün olmayabilir. Kan örnekleri AIDS, Hepatit (B ve C) ve her türlü bulaşıcı hastalık açısından titizlikle taranmaktadır. Kan Bankası kan ve kan ürünleri hazırlanması konusunda 24 saat hizmet vermektedir.
 
Ameliyat
 
Kalp ameliyatları bu alanda uzmanlaşmış doktorlar, teknisyenler ve hemşirelerden oluşan bir ekip tarafından yürütülmektedir. Cerrah ameliyata konsantre olurken diğerleri hastanın kan dolaşımı, solunum ve diğer hayati fonksiyonlarını sağlayan cihazlarla ilgilenmektedir.
 
Çocuğunuzun ameliyata hazır olup olmadığı açısından ve gerekli ameliyat hazırlıkları bakımından değerlendirilmesi konusunda koordinatör hemşire sizi yönlendirecek ve yardımcı olacaktır.
 
Açık kalp ameliyatlarında kalp-akciğer makinası kullanılmaktadır. Bu cihaz akciğerler ve kalbi devre dışı bırakarak kanın oksijenlenmesini ve vücuda kan pompalanmasını sağlar. Böylece kalbin güvenle açılıp tamir edilmesi mümkün olabilir. Bu yöntemle cerrah kalbin içerisini ve kalp kusurunu rahatlıkla görür ve düzeltir. Ameliyat sonunda pompadan çıkılarak kalp ve akciğerler normal pompalama ve oksijenlendirme görevlerine geri dönerler. Bazı operasyonlar kalp-akciğer pompası kullanılmadan yapılabilir ve bu ameliyatlara da "kapalı kalp ameliyatı" denir. Bazı açık kalp ameliyatlarında hipotermi olarak adlandırılan bir teknikle ameliyat yapılması gerekebilir. Hipotermi tekniğinde çocuğun vücut ısısı düşürülerek kan akımı yavaşlatılır hatta durdurulur ve güven içerisinde kalbin tamiri yapılır.
 
Bazı kalp anomalilerinde göğse çok küçük bir açıklıktan girilerek bazı özel aletler ve video kamera yardımı ile kalp ameliyatları yapılabilir. Minimal invaziv kalp ameliyatları olarak adlandırılan bu ameliyatlarda yara izi daha küçük ve belirsiz, iyileşme daha çabuk olacaktır. Ancak bu tür ameliyatların her kalp anomalisi için uygun olmadığı bilinmelidir.
 
Ameliyattan Sonra
 
Yoğun Bakım Dönemi:
Ameliyattan sonra çocuğunuz yoğun bakım ünitesine alınacaktır. Burada özel eğitimli doktor, hemşire ve teknisyenler 24 saat hizmet vermektedirler. Çocuğunuz yoğun bakımda tüm hayati fonksiyonlar bakımından bilgisayarlı elektronik cihazlarla takip edilmektedir. Yoğun bakımdaki cihazlar ve çocuğa takılı olan tüplerden dolayı endişe etmeyin. Bunların hepsi gerekli ve rutin olarak kullanılan ekipmanlardır. İhtiyaç kalmadığı zaman yavaş yavaş bu ekipmanların hepsi çocuğunuzdan çekilir. Bu özel cihazlara örnek olarak aşağıdakiler sıralanabilir;
 
. solunum makinası (ventilatör)
. soluk borusuna takılı solunum tüpü (endotrakeal tüp)
. ekstra oksijen vermek için takılan oksijen maskesi
. göğüste biriken kan ve sıvıları boşaltmak için ameliyat sırasında yerleştirilen tahliye boruları (dren)
. kan, serum ve ilaçların verildiği damar içi uygulamalar
. burnundan takılan mideye ulaşan nazogastrik sonda kalp ritmi ve tansiyonunu monitörden görüntülemek için takılan elektrot ve kablolar gibi.
 
Çocuğunuzun ameliyat sonrası yoğun bakımda takip edilmesi için yukarıda sıralananların hepsine ihtiyaç duyulmaktadır. Çocuğunuzun yoğun bakımdaki durumu ile ilgili olarak size düzenli bilgi verilecektir. Ertesi gün telefon ile veya KVC yoğun bakım ünitesi kapısından yoğun bakım sorumlusu ile yüz yüze görüşerek hastanız hakkında bilgi alabilirsiniz.
 
Dışarıdan gelen kişiler tarafından çocuğunuza hastalık bulaşmasını önlemek için yoğun bakım ziyaretleri kısıtlı tutulmaktadır. Yoğun bakımda kalma süresinin uzaması durumunda eğer doktoru uygun görürse aileden bir kişi verilen özel giysileri üzerine giyerek çocuklarını ziyaret edebilirler.
 
Yoğun bakımda çocuğunuzu rahatlatmak için sakinleştirici ilaçlar verildiğinden dolayı kendisini uyuklar halde görebilirsiniz. Yoğun bakım ekibi ameliyattan sonra çocuğunuzda kullanılması gereken özel uygulamalar olursa bunları size açıklayacaktır.
 
Servis Dönemi
Yoğun bakım ünitesinden çıktıktan sonra çocuğunuz pediatri servisine çıkarılacaktır. Burada çocuğunuzun bakımı ile ilgili olarak siz de önemli bir rol üstlenebilirsiniz. Serviste genellikle öksürme ve solunum egzersizlerini içeren solunum terapisi uygulanmaktadır. Böylece akciğer ve solunum problemlerinin önüne geçilmeye çalışılmaktadır. Bir süre sonra çocuğunuzun ağrı kesici ilaçlara daha az gereksinimi olacaktır.
 
Çocuğunuzu yatak içinde doğrulturken iki elinden birden tutun, sırtından ve başından destekleyerek kaldırın. Ameliyat kesisinin gerilmesine neden olacak hareketler yapmayın. Doktorunuzun tavsiyesine göre çocuğunuzu daha aktif olmaya teşvik edin ve servis içerisinde dolaştırın. Çocuğunuza drenaj tüpleri ve serum takılı bulunabilir. Bu durum hemşire gözetiminde çocuğunuzu koltuğa oturtmanıza ve dolaştırmanıza engel değildir.
 
Çocuğunuza dokunmadan önce ellerinizi yıkamaya özen gösteriniz. Göğüs yarası ve tedavi ekipmanlarını gözeterek çocuğunuza sarılabilir, kucağınıza alabilirsiniz. Ziyaretçilerin uzun süre içeride kalarak oda havasını kirletmesine ve çocuğunuzu öperek sevmesine engel olunuz. Hijyenik açıdan açıkta yiyecek, içecek, giysi bırakmayınız ve oda içi düzeni koruyunuz.
 
Serviste hemşire ve solunum terapistinin uygulamalarına yardımcı olunuz. Hastanedeki tüm personelin onun iyileşmesi için çalıştığını ve iyileşmesini istediği konusunda çocuğunuza sürekli telkinde bulununuz. Böylece uygulama ve tedavilerin daha etkili şekilde yapılmasını sağlayarak çocuğunuzun iyileşmesini hızlandırabilirsiniz.
 
Ameliyattan sonra çocuğunuza vücutta su tutulmasını önlemek amacıyla tuzsuz diet uygulanabilir. Diüretik (idrar söktürücü), antibiotik veya digoksin gibi ilaçlar verilebilir. Bazı çocuklarda ameliyat reaksiyonu olarak birkaç gün sonra ateş çıkabilir. Eğer ateş devam ederse doktorunuz ateşin nedenini ve nasıl tedavi edileceğini belirlemek için çocuğunuza bazı testlerin yapılmasını isteyebilir.
 
Kısa süre içerisinde çocuğunuz kendisini daha iyi hissedecek ve hastaneden ayrılmaya hazır hale gelecektir. Taburcu olmadan önce yapılan ameliyatın sonuçlarını kontrol etmek amacıyla bazı incelemeler yapılabilir. Çocuğunuz kendini daha iyi hissettiğinde ve doktorunuz çocuğunuzun iyileştiğine kanaat getirdiğinde eve dönebilirsiniz. Evde her gün çocuğunuzun ağrısının azaldığını ve iyileştiğini göreceksiniz.
 
Evde Yapılacaklar
 
Taburcu olduktan sonra evde kullanılmak üzere size verilen ilaçları titizlikle çocuğunuza verin. İlaç saatlerini ve isimlerini şaşırmamak için buzdolabı üzeri gibi her zaman görünecek bir yere bir ilaç çizelgesi hazırlayın. Doktorunuzun verdiği randevu gününe kadar size söylenenleri harfiyen uygulayın. Çocuğunuzun fiziksel olarak aktif olmasına doktorunuzun tavsiyesine göre yardımcı olun.
 
Çocuğunuza evde duş aldırabilirsiniz, ancak ameliyat yarasının iyileşmesi içn uzun süreli sabun temasından kaçınılmalıdır. Bunun için küveti sabunlu suyla doldurmayın veya duş esnasında ameliyat yarası üzerine bastırarak sabun sürmeyin. Çok sıcak veya soğuk su kullanmayın.
 
Çocuğunuzun hoşuna gidecek yemekler hazırlayın. İyileşmesi için iyi beslenmesi gereklidir.
 
Aşırı yağlı, tuzlu veya şekerli yiyecekler vermeyin. Çorba, bebekler için mama gibi yumuşak ve hazmı kolay yiyecekleri tercih edin.
 
Çocuğunuzun yanında sigara içmeyin ve sigara içilen mekanlardan uzak tutun.
 
Çocuğunuzun göğsünün gerilmesine neden olacak hareketleri veya yük kaldırmasını 1 ay süre ile kısıtlayın.
 
Ateş, solunum sıkıntısı, vücutta şişme (ödem) ve doktorun verdiği talimatlar doğrultusunda herhangi bir ciddi değişiklik olursa mutlaka hastaneyi arayınız. Acil durumlarda Acıbadem Bakırköy Hastanesi Acil Servisine her zaman başvurabilirsiniz.

Bakımı

Uzun Süreli Takip Ve Kontroller
 
Düzenli aralıklarla kontrol muayeneleri: Çocuğunuzun tedavisinde düzenli kontrol muayenelerinin yapılması son derece önemlidir. Doğumsal kalp hastalığı tanısı konulmasından ve kalp ameliyatından sonra günler, haftalar, aylarla ifade edilen kontrol randevuları verilmekte, sonra verilen bu randevuların sıklığı giderek azalmaktadır. Çocuğunuzun sorununa bağlı olarak düzenli muayene ve incelemeler gerekli olabilmektedir. Bu incelemeler:
 
. Kan testleri
. Elektrokardiyografi (EKG)
. 24 saat EKG takibinin yapıldığı holter tetkiki
. Göğüs filmi
. Ekokardiyografi
. Egzersiz testi
. Bazı çocukların takibinde anjiyo (kalp kateterizasyonu) gerekli olmaktadır.
 
Bakteriyel Endokarditten Korunma (Proflaksi)
 
Bakteriyel endokardit (BE) kan akımına karışan bakterilerin kalbin iç yüzeyi, kalp kapakları veya kan damarlarına yerleşerek enfeksiyona neden olmasıdır.
 
BE hastalığına çok sık rastlanılmamakla beraber doğumsal kalp hastalığı bulunan çocukların bu hastalığı geçirme riski daha yüksektir. Bu nedenle korunma (proflaksi) büyük önem taşımaktadır. Bakterilerin kan akımına karışmasına yol açan cerrahi veya dişlerle ilgili girişim yapılmadan önce çocuğunuza antibiotikle korunma sağlanması gerekmektedir.
 
Doğumsal kalp hastalığı nedeniyle takip edilen ameliyat olmamış çocukların hemen hemen hepsi BE'den korunmak için antibiotik kullanmalıdır. Kalp ameliyatı yapılan çocukların bir kısmında da BE'den korunmak için antibiotik kullanılması gerekli olabilir. BE'yi önlemek için çocuğun cerrahi veya dişlerle ilgili girişim yapılmadan 1 ya da 2 saat önce antibiotik alması gerekmektedir.
 
Amerikan Kalp Derneği (AHA) aşağıdaki girişimlerden önce antibiotik proflaksisini gerekli görmektedir:
 
. bademcik ve geniz eti ameliyatları;
. diş eti veya ağızda kanamaya neden olabilecek dişlerle ilgili girişimler
. bazı mide-bağırsak, üreme ve idrar yolu ameliyatları ve girişimler
 
Pediyatrik kardiyoloğunuz BE'den korunmakla ilgili olarak size daha detaylı bilgiler ve uygulanacak antibiyotik tedavisini belirten endokardit profilaksi kartı verecektir. Bu kartı diş hekiminiz, çocuk doktorunuz, aile doktorunuz ve diğer hekimlere göstermeniz, gerektiğinde uygun antibiyotiğin, uygun dozlarda verilmesi açısından çok önemlidir. İlacın dozu çocuğunuzun kilosu, kalbinin durumu ve yapılması düşünülen girişime bağlı olarak değişmektedir.
 
Fiziksel Aktivite ve Spor
 
Doğumsal kalp hastalığı olan çocukların çoğu fiziksel olarak tamamen aktif bir yaşam sürebilir. Bu çocukların günlük aktivitelerine herhangi bir kısıtlama getirmeye gerek yoktur. Ancak ebeveynler çocuklarının fiziksel aktivitelerine gereksiz olarak bazı kısıtlamalar getirebilirler. Bu durum akranlarıyla bir arada bulunmasını engelleyerek çocuğunuzun fizik kondisyon ve yaşam kalitesinde düşmeye neden olur. Bu nedenlerle pediatrik kardiyologlar çocuğunuzun fiziksel olarak aktif bir yaşam sürmesini teşvik ederler. Bu sayede çocuğunuzun kalp ve akciğer kondisyonu artar ve daha kaliteli bir yaşam sürer.
 
Doğumsal Kalp Hastalıklı Anne Adayı
 
Başarılı bir kalp ameliyatı geçiren hastaların çoğu evlenebilir ve doğal bir gebelik dönemi sonrası normal doğum yapabilir. Bazı doğumsal kalp hastalıklarında (ağır kalp hastalığı veya morarma ile seyreden hastalıklar) hamilelik, sağlık açısından tehlikeli olabilir ve doğum kontrol yöntemlerinin kullanılması gereklidir.
 
Doğum kontrolünün nasıl sağlanacağı hususunda, her hasta ayrı olarak değerlendirilmelidir. Bazı hastalar doğum kontrol hapı yerine diğer yöntemleri kullanmayı tercih etmektedir. Kardiyoloğunuz hangi doğum kontrol yöntemini seçeceğiniz hususunda size tavsiyede bulunabilir.
 
Genel olarak toplumda doğumsal kalp hastalığı olan çocuk doğurma ihtimali yaklaşık olarak 100 doğumda 1 olarak gerçekleşmektedir. Bu oran kardeşlerde ve kardeş çocuklarında (kız veya erkek) doğumsal kalp hastalığı bulunması, anne veya babanın doğumsal kalp hastası olması durumunda biraz daha yüksektir. Kalp problemi ile doğan çocukların yarısında problem annedeki kalp hastalığına benzemektedir. Doğumsal kalp hastalıkları bebek anne karnında iken ekokardiyografi ile teşhis edilebilmektedir.
 
Anne adayı hamilelik döneminde iyi beslemelidir ve sigara veya alkol kullanmamalıdır. Yine bu dönemde sadece doktorunun onayladığı ilaçları kullanmalıdır.
 
Bebeğinizi nasıl besleyeceksiniz?
 
Doğumsal kalp hastalıkları bulunan bebeklerin boyları genellikle normal olmakla beraber genellikle kilo almaları daha yavaş olmaktadır.
 
Çocuğunuza doğumsal kalp hastalığı teşhisi konulmadan önce bebeğinizin anne sütü veya mama ile beslenmesine karar vermiş olabilirsiniz. Her iki beslenme yöntemi de kalp sorunu olan çocuğunuzu beslemek için yeterli olabilir. Ancak besleme yönteminde biraz esnek davranmanız gereklidir. Çocuğunuz anne sütü veya mama ile besleniyor olsa bile ek kaloriye ihtiyacı olabilir. Bu ek kalori ihtiyacı farklı yöntemlerle sağlanabilir.
 
Çocuğunuzu en iyi nasıl besleyeceğinizi öğrenmek için doktorunuza veya diyetisyeninize soru sormaktan çekinmeyiniz. Bu kişiler size çeşitli beslenme yöntemleri ve çocuğunuzun aldığı besinlerdeki kalori miktarını nasıl arttıracağınız konusunda açıklamalarda bulunacaktır.
 
Kalp İlaçları ve Beslenme
 
Doğumsal kalp hastalığı olan çocukların bir kısmı ilaçla tedavi edilmektedir. Kullanılan ilaçlar genelde alınan besinlerle etkileşmez. En iyi yöntem bebeği beslemeden önce ilacını vermektir. Çocuğunuz her zaman biberonun tamamını bitiremeyeceğinden ötürü alacağı ilacı mamasıyla karıştırmayın. İlacı az miktarda su ile karıştırarak damlalık, enjektör veya kaşıkla ağzına verilmelidir. Bebeğiniz ilaç verildikten sonra kusuyorsa tekrar ilaç vermeyi denemeyin. Gelecek ilaç zamanı geldiğinde yine her zaman aldığı normal dozda ilacını verin. Çocuğunuz hasta oluyorsa, yeterli beslenemiyorsa, günlük beslenmelerinin iki veya üçünde kusuyorsa ya da altını normalden az ıslatıyorsa doktorunuzu arayınız.
 
Akdeniz mutfağı tipinde beslenme alışkanlığının çocukluk yaşlarından itibaren başlatılması çok önemlidir. Yeşil sebze, meyve ağırlıklı, beyaz et ve balık eti bakımından zengin, zeytinyağının tercih edildiği karbonhidratların makul derecede tutulduğu diyet, çocuğunuzun erişkin yaşlarda da sağlıklı bir kalbe sahip olmasına yardımcı olacaktır.

Kalp Anomalileri

Doğumsal kalp hastalıkları yüzlerce farklı şekilde olabilir. Bunların % 90'dan fazlası, yapılacak bir kalp ameliyatı ile düzeltilebilmektedir. Bir kısmında ise yardımcı ameliyatlarla hastanın şikayetlerinin azalması sağlanabilir. Bazı hastalıklarda iki, hatta 3 aşamalı girişimler gerekebilir.
 
Hastaların önemli bir kısmı doğar doğmaz bir müdahaleye ihtiyaç gösterebilirler. Hemen hemen tamamına yakını okul çağı öncesi düzeltilmeye ihtiyaç gösterir. Ameliyatın zamanlaması önemlidir. Ameliyatın geciktirilmesi bazı hastaların ameliyat şansını kaybetmesine veya ameliyattan elde edilecek faydanın daha az olmasına yol açabilir.
 
Bazı doğumsal kalp anomalileri şunlardır:
 
Patent Duktus Arteriozus (PDA)
 
Atriyal Septal Defekt (ASD)
 
Ventriküler Septal Defekt (VSD)
 
Atriyoventriküler Septal Defekt (AVSD)
 
Pulmoner Stenoz (PS)
 
Aort Stenozu (AS)
 
Aort Koarktasyonu (AoCoA)
 
Fallot Tetralojisi (TOF)
 
Büyük Arterlerin Transpozisyonu (TGA)
 
Triküspit Atrezisi (TA)
 
Pulmoner Atrezi (PA)
 
Trunkus Arteriozus
 
Total Pulmoner Venöz Dönüş Anomalisi (TAPVD)
 
Hipoplastik Sol Kalp Sendromu (HLHS)
 
Diğer Kompleks Kalp Anomalileri

Özer SELİMOĞLU

hocam eko raporunda bebegin ias de renkli dopper iupheli renk geçisi izlendi diyor.nurdaki çocuk uzmani kalbinde delik oldugunu söyledi tedavisi içi... devamı