Çocuğun hastalık geçirmesi, bağışıklık sistemini güçlendiren bir şeydir. Bebeklerin hayatlarının ilk aylarında bağışıklık sistemleri çok daha zayıf olur. Bunun nedeni bebeğin sağlıksız olması değil, bağışıklık sisteminin henüz eğitim almamış olmasıdır. Yani bağışıklık sisteminin hafıza fonksiyonu henüz işlememiştir. Bu zamanla oluşacak olan bir şeydir. Bunun oluşabilmesi için en önemli faktörler hastalık geçirmek, mikrop ve virüslere maruz kalmaktır. Çocukların her sene 7-10 kez üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmesi normaldir. Bu hastalıkların tümü, bebeğin ve çocuğun bağışıklık sistemini güçlendirici bir rol oynar. Çok kardeşi olan çocuklar, okula başladıkları ilk yıllarda daha az hastalanırlar. Çünkü önceden virüs ve mikroplarla tanışmış olurlar.

Okulun ilk iki yılı çocuğun mikroplarla ve virüslerle tanışma sürecedir. Dolayısıyla çocukların bu dönemde daha sık hastalanmaları tamamen normaldir. Okuldaki ilk iki üç yılından sonra çocukların o kadar hastalanmadıkları görülür. Bunun nedeni, mikroplara ve virüslere karşı bir hafıza geliştirmesi ve bağışıklığının gittikçe güçlenmesidir. Çocuklarda enfeksiyonların pek çoğu, özellikle üst solunum yolu enfeksiyonlarının yüzde 80-90’ı virüslere bağlıdır. Bu hastalıklarda antibiyotik kullanılması çocuğa herhangi bir yarar sağlamazken, aynı zamanda bağışıklık sistemi açısından da negatif bir etki oluşturur. Bakteri direncini arttırır. Özellikle hijyen hipotezinin gösterdiğine göre, fazla antibiyotiğe maruz kalan çocuklar, daha sonra alerji, atopik hastalık, astım riskini daha fazla barındırırlar. Bu nedenle bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi meselesinde, gereksiz yere antibiyotik kullanımından kaçınılması da akılda tutulması gereken bir gerçekliktir.