PMMA (polimetil-metakrilat) yüzde 80 arındırılmış kolajen jel içinde bekletilen ince PMMA mikrosferlerinin yüzde 20’sini içeren dolgulardır. Enjekte edildikten birkaç ay sonra, kollajen jel kırılır ve vücudunuz vücudun altındaki boşluğu doldurmak için kendi kolajenini üretmeye başlar.

Bu tür dermal dolgular yarı geçici olarak değerlendirilirken, genellikle orta derinlikteki kırışıklık, çukur ve çizikleri ve özellikle de nazolabial çukurları tedavisinde kullanılır. Oluklu yaraların tedavisinde ve ince dudakların dolgunlaştırılmasında da kullanılır.

Yüz kırışıklıkları için kalıcı bir çözüm istenildiğinde, PMMA genellikle kollajen değiştirme veya hiyalüronik tedaviye tercih edilir. PMAA uzun yıllar boyunca cerrahi implantlarda kullanılmıştır. Bu yüzden, cerrahlar öncelikli tedavide az doldurur, gerek duyulursa sonra ekleme yaparlar.

PMMA’nın dezavantajlarında bizi de hacim oluşturmak için belli bir sayıda enjeksiyona ihtiyaç duyulması ve tam etkilerin görülmesinin üç ayı bulabilmesidir. Ayrıca deri altından da görünebilir. Herhangi bir istenmeyen sonuçtan sakınmak için, plastik cerrahınız tünel açma veya vida açma gibi yöntemleri kullanarak dermal subkütan bitiştirmeyi gerçekleştirmeyi içeren uygun tekniğe aşına olması önemlidir. Düzgün olarak gerçekleştirilen PMMA uzun süren sonuçlar sağlayabilir.

Kalifiye bir cerrah seçin

Polilaktik asitler bazen medikal dikkat gözetmeksizin, çoğu zaman yüze uygulanan spa tedavileriyle birlikte uygulanır. Kalifiye bir plastik cerrahı ziyaret ederek olası risk ve komplikasyonlardan sakınabilir ve en iyi sonuçları elde edebilirsiniz. Her ne kadar cerrah işlemi takip etmese de, cerrahın çalışanlarının iyi eğitimli ve denetleniyor olmasının rahatlığını hissedeceksiniz.