Diyetin bir erkeğin prostat kanseri riski üzerinde önemli etkisi var ama bu kötüye karşı iyi kadar basit değil. Doymuş yağlar özellikle kırmızı etten ve tam yağlı süt ürünlerinden gelen doymuş yağlar artan riskle bağlantılı ve genel sağlık için de iyi değiller. Ama tipik olarak sağlıklı olduğu düşünülen birkaç şey artan prostat kanseri riski ile ilişkilendirildi; bunlar hem kalsiyumun (osteoporoz riskini düşürebilir) hem alfa-linolenik asidin (ALA), yani keten tohumu ve kanola yağındaki omega-3 yağ asitlerinin (kalp hastalığı riskini azaltabilir) çok fazla tüketimini içeriyorlar. Erkekler için doymuş yağ tüketimini toplam kalorilerinin %10’undan daha azında tutmak, kalsiyumu günde 1,500 mg.ile sınırlamak ve kalbe faydalı omega-3’ler için ALA’dan ziyade balık veya balık yağına bel bağlamak daha akıllıca. Ve erkeklerin bol bol tam tahıl, domates (özellikle pişmiş domates) ve diğer meyve ve sebzeler, balık ve soya ürünleri almaları şart; bunların hepsi azalan prostat kanseri riski ve bir çok başka sıkıntı ile ilişkilendirildi.

Prostat kanseri testis kanserinden yaklaşık 25 kat daha fazla yaygın ve risk faktörleri hakkında daha çok şey biliyoruz. Ama testis kanseri yükselişte ve bilimadamları yaşları 20 ile 35 arasındaki beyaz erkekleri vurmaya meyilli hastalıkta diyetin bir rolünün olup olmadığını sorgulamaya başladılar. Bir çalışma diyetin testis kanseri üzerindeki etkisini değerlendirdi. Yalnız süt ürünleri artan riskle bağlantılandırıldı; peynir bilhassa sakıncalı.

Daha fazla çalışmaya ihtiyaç var ama şimdilik yediklerini planlayan ve testis kanseri riski olan genç erkekler son gülen olabilirler.