Herhangi bir dermatologa danıştığınızda, kırışıklıkları, yaşlılık lekelerini ve cildin erken yaşlanmasını önleyecek en iyi yöntemin, düzenli ve doğru bir şekilde güneş kremi kullanmak olduğunu söyleyecektir. Peki, bu ne anlama gelir?

Çoğumuz, tatile çıktığımız zaman güneş kremi kullanırız.

Gerçek şu ki, yıl boyunca her gün güneşe maruz kalmak, bir haftalık tatilde maruz kalınan güneşten daha zararlıdır.

Vücudunuzun hiç güneş yüzü görmeyen kısımlarındaki deriyi, yüz, el ve kol derisiyle karşılaştırdığınızda, güneş altında çok fazla zaman geçirdiğinizi ya da sadece evinizden arabanıza kadar yürürken güneşe maruz kaldığınızı anlayabilirsiniz.

Bugün güneş kremi kullanmak eskiden olduğundan daha pratiktir. Artık birçok nemlendirici ve makyaj ürünü güneş kremi içerir. Ama güneş kremi içeren bu ürünleri kullandığınız zaman güneşten tam olarak korunduğunuzu sanmayın.

Aslında dikkat etmeniz gereken şey, vücudunuzun açıkta kalan her yerine güneş kremi sürmektir. Örneğin, makyajı ele alalım.

Eğer 15 güneş koruma faktörlü bir fondöten aldıysanız, yüzünüzün ihtiyacı olan tüm korumayı sağladığınızı düşünebilirsiniz.

Ama fondöteni boynunuza, göğsünüze, kulaklarınıza, göz kapaklarınıza sürüyor musunuz? Muhtemelen bu sorulara cevabınız “hayır” olacaktır.

Ama bu bölgelerin de güneşten korunmaya ihtiyacı vardır. Bir kadının özellikle boyun bölgesi yaşlanma belirtilerinin ilk görüldüğü yerdir.

En iyi yöntem yağsız, hafif ve kokusuz bir güneş kremi almak, makyajınızı yapmadan önce bunu iyice sürmektir.

Kollarınıza, ellerinize, bacaklarınıza ve açıkta kalan diğer kısımlara her gün güneş kremi sürmeyi unutmayın. Böylece cildiniz genç görüntüsünü muhafaza edecektir.