Kadınlardaki karmaşık ve çeşitli iç salgı bezlerinin çalışmasıyla ilişkili olan ve yeryüzündeki her 15 kadından 1’inde görülen polikistik over sendromu (PKOS), “obeziteyle birlikte daha da yaygınlaşmaya müsait, masraflı bir sağlık sorunudur,” diyor uzmanlar.
PKOS başka vücut sistemlerini de etkiliyor ve adet bozuklukları, kısırlık, kıllanma, akne, obezite, metabolik sendrom gibi başka hastalıklara yol açıyor. PKOS’nin başlıca belirtileri ultrasonda görülen kistler, adet düzensizliği ve erkeklik hormonlarının vücutta fazlasıyla üretilmesi anlamına gelen hiperandrojenizm. Ayrıca, PKOS’de tip 2 diyabete rastlamak da daha mümkün. PKOS için biri 1990, ikincisi 2003 yılında yapılan iki ayrı tanım var ve hangisinin seçildiğine bağlı olarak araştırmalarda farklı istatistiksel bulgular ve sonuçlar bulunuyor.
PKOS’nin nedenleri henüz bilinmiyor ama hem çevresel hem de genetik faktörlerle ilişkili olduğu düşünülüyor. Araştırmalar hastalığın yumurtalıktaki veya hipotalamus-hipofiz eksenindeki bir bozukluktan mı kaynaklandığına, yoksa asıl nedeninin anormal insülin salgısı mı olduğuna odaklanıyor. Obezite PKOS açısından muazzam bir risk oluştururken gerçeğe uygun ve elde edilebilir sonuçlar hedefleyen bir beslenme, yumurtalığı normal işlevine geri döndürebiliyor, böylece obez kadınlarda kısırlığı ortadan kaldırabiliyor.
Uzmanlar, “Saç ve deri hastalıkları, PKOS’li kadınlarda azımsanmayacak kadar fazla, bu hastalıklar kadınları hem fiziksel hem de psikolojik olarak yıpratıyor,” diyor. Ağızdan alınan doğum kontrol ilaçları hem adeti düzenliyor hem de istenmeyen doğumları ortadan kaldırıyor ama aynı zamanda kıllanma ve akne yapıyor.
PKOS olan kadınlarda kısırlık tedavisi, ovülasyon indikasyonu sonrası çoklu hamileliğe, rahmin gereğinden fazla uyarılmasına yol açabiliyor ki bu, ölümcül olabiliyor ve tüp bebek tedavisi ihtimalinin ortadan kalkmasına neden olabiliyor. Hamile kadınlarda PKOS düşüklere, gebelikte şeker hastalığına, gebelikten kaynaklanan yüksek tansiyona, plasenta zehirlenmesine ve sezaryenle doğuma zemin hazırlıyor.
Uzmanlar sonuç olarak, PKOS’nin daha da yaygınlaşacağına hüküm veriyor ve “PKOS’yle ilgili geleceğe ilişkin öncelikli çalışmaların hastalığın teşhis ve tedavisinin kanıtlanmış ölçütleri, hastalığın doğal gelişimi, nedenleri, uzun vadeli sonuçları ve hastalığı engellemenin yollarıyla ilgili olması gerektiğini,” belirtiyorlar.
Prof. Dr. Kaan AYDOS
Hocam merhaba. 2 yıllık evliyiz. yaklaşık 1 yıl önce eşime azosperm teşhisi kondu. Genetik testi uygulandı temiz sonuc elde edildi. hormon testleri ya... devamı
Aronia Meyvesi Tümörlü Hücrede De Yararlı
Yumurtalık Kanseri: Optimal Sitoredüksiyon, Tümör Dokularını Çıkarmak
Her Kist Oluşumu Polikistik Over Midir?
Kör Köstebek Faresi Kanserle Savaşta Yeni Umut
Yumurtalık Kanseri