- İçindekiler
- Nedir
- Riskler
- Neler Yaşayacaksınız
- Sonuçlar
Nedir
Kan Bağışı
Kan bağışı gönüllü bir işlemdir. Teknik olarak kan nakline ihtiyacı olan birine verilebilmesi için kan vermeyi kabul edersiniz. Her yıl, milyonlarca insan kan nakline ihtiyaç duyar. Bazı kişilerin ameliyat esnasında kana ihtiyacı olur. Bazı kişilerin de bir kazanın ardından kan nakline ihtiyaç duyabilecekleri gibi, bazılarının kandaki bileşenlere ihtiyaç duydukları bir hastalıkları olabilir.
Kan verebilmeniz için aşağıdaki koşullara uygun olmanız gerekmektedir:
- Sağlıklı olmak.
- 18-65 yaş arasında olmak (İlk defa kan verecek olan donörlerde üst yaş sınırı 60’tır).
- 50 kilonun üzerinde olmak.
- Fiziksel muayene ve sağlık geçmişi değerlendirmelerinden geçebilmek.
Riskler
Riskler
Kan bağışı güvenlidir. Kan alınırken her donör için steril ve tek kullanımlık malzeme kullanılmaktadır. Bu nedenle kan bağışında, kan yoluyla geçebilen enfeksiyonların bulaşma riski yoktur.
Eğer sağlıklı bir yetişkinseniz genellikle, sağlığınızı riske atmadan yarım litre kan verebilirsiniz. Kan verdikten 24 saat sonra vücudunuz kaybettiği sıvıyı yerine koyabilmektedir. Birkaç hafta sonra da, vücudunuz kaybettiği kırmızı kan hücrelerini yerine koyacaktır.
Neler Yaşayacaksınız
Ne Bekleyebilirsiniz?
Kan bağışlamadan önce, tıbbi sağlık geçmişinizle ilgili gizli tutulacak bir form doldurmanız istenecektir. Formda, kan yoluyla bulaşan enfeksiyonları taşıma riskini arttırdığı bilinen davranışlarla ilgili doğrudan sorular da olacaktır. Bu değerlendirmede elde edilen tüm bilgiler kesinlikle gizli tutulur.
Kan yoluyla hastalık bulaşması riski yüzünden, herkes kan bağışı yapamamaktadır. Aşağıdaki yüksek risk grupları genellikle kan bağışı yapmak için uygun değildir:
- Hayatlarında en az bir kere, bir hekim tarafından reçete edilmediği halde damardan alınan (entravenöz) yasa dışı uyuşturucular ya da hekim tarafından reçete edilmeyen steroidler gibi enjeksiyon ilaçları kullanmış olan kişiler.
- Hayatlarında en az bir kere pıhtılaşma faktör konsantresi almış olan kişiler.
- HIV (AIDS virüsü) testi pozitif olan kişiler.
- Uyuşturucu kullanmış ya da para karşılığı seks yapmış olan kişiler.
- 11 yaşından bu yana hepatit hastası olan kişiler.
- Son 24 saatte aşırı miktarda alkol alanlar.
- Cinsel yolla bulaşmış bir hastalık geçirenler ve geçirme riski yüksek cinsel tercihlerde bulunanlar.
- Soğuk algınlığı geçirenler şikayetlerinin kesilmesinden 3 gün sonra kan bağışı yapabilirler.
- Organ veya doku nakli yapılanlar.
- Akupunktur, dövme, cildinizin herhangi bir yerini deldirme (kulak deldirme gibi) işlemi yaptıranlar.
- Kalp krizi geçiren bir kişi kan veremez.
Ayrıca kan bağışından önce kan basıncınız, nabzınız ve vücut ısınız ölçülecek ve kısa bir muayeneden geçirileceksiniz. Oksijen taşıyan bir kan bileşeni olan hemoglobin seviyenizin kontrol edilmesi için parmağınızdan az miktarda kan örneği alınır. Eğer hemoglobin yoğunluğunuz normalse ve diğer gereksinimleri karşılıyorsanız kan bağışı yapabilirsiniz.
İşlemin yapılması
Bir yatağa uzanırsınız ya da kol dayanağına kolunuzu uzatarak arkanıza yaslanabileceğiniz bir sandalyeye oturursunuz. Damarlarınıza daha fazla kanın dolmasını sağlamak için bir kan basıncı manşonu ya da bir turnike üst kolunuzun çevresine yerleştirilir. Bu işlem damarlarınızı daha belirginleştirir, iğnenin girmesini kolaylaştırır ve kan torbasının daha hızlı dolmasını sağlar. Dirseğinizin içindeki deri temizlenir.
Yeni ve steril bir iğne kolunuzdaki damara sokulur. İğne, ince ve plastik bir tüpe ve kan torbasına bağlanır. İğne yerleştirildikten sonra, damarınıza kan akışını sağlamak için yumruğunuzu birkaç defa sıkmanız gereklidir. Kanınız önce test için bir tüpe alınır. İğne yaklaşık 10 dakika kolunuzda kalacaktır. İşlem tamamlandıktan sonra iğne çıkarılır. İğne yerine küçük bir bandaj yerleştirilerek kolunuzun etrafına bir sargı sarılır.
Kan bağışlamanın başka bir yolu da, oldukça yaygınlaşan ve aferez olarak bilinen yöntemdir. Aferez esnasında bir koldan kan alınır ve platelet gibi belirgin bileşenleri ayıran bir makineye pompalanır. Kalan kan diğer kolunuzdaki damara yeniden verilir. Bu işlemle birden çok bileşenin toplanması sağlanır. Ancak bu standart kan bağışından daha uzun (genellikle bir iki saat) sürer.
İşlemin ardından
Kan bağışının ardından dinlenip bir şeyler atıştıracağınız bir gözlem odasında beklersiniz. 10-15 dakika sonra ayrılabilirsiniz.
Kan bağışının ardından:
- İki gün boyunca bol sıvı alın.
- 5 saat boyunca ağır aktivitelerden ve ağır kaldırmaktan kaçının.
- Eğer başınız dönerse kendinizi iyi hissedene kadar ayaklarınızı yüksek bir destek üzerine koyarak uzanın. Kolunuzdaki bandajı en az dört saat çıkarmayın. Eğer bandajı çıkardıktan sonra kanamanız olursa iğne yerine basınç uygulayın ve kolunuzu üç ila beş dakika yukarıda tutun.
- Eğer kanama ya da derinin altında berelenme gelişirse, iğne yerine 24 saat boyunca periyodik olarak buz torbası uygulayın.
- Eğer kolunuzda ağrı olursa asetaminofen içeren bir ağrı kesici alın. Aspirin ya da ibuprofen ihtiva eden ilaçları almaktan kaçının.
Aşağıdaki durumlarda doktorunuza ya da kan bağışı merkezine başvurun:
- Dinlenmenize ve yiyip içmenize rağmen mide bulantısı, baş dönmesi ya da sersemlik hissinin sürmesi.
- Bandajı çıkardıktan sonra iğne yerinde şişkinlik, sürekli kanama ya da ağrı olması.
- Kolunuzun aşağısında ve parmaklarınızda ağrı ya da karıncalanma hissi olması.
- Kan bağışladıktan sonra dört gün içinde ateş, baş ağrısı ya da boğaz ağrısı gibi grip ya da soğuk algınlığı belirti ve bulgularının gelişmesi. Bakteriyel enfeksiyonlar, kan aracılığıyla nakil yoluyla potansiyel bir alıcıya geçebilir. Bu nedenle eğer hasta olursanız, kanınızın kullanılmaması için kan bağışı merkezini durumdan haberdar etmeniz çok önemlidir.
Sonuçlar
Sonuçlar
Kan tipinizin (A, B, AB ya da 0 olarak sınıflandırılır) ve Rh faktörünün belirlenmesi için kanınız test edilir. Rh faktörü, bağışıklık tepkisini uyarabilen bir madde olan spesifik bir antijenin varlığını veya yokluğunu ifade eder. Bu antijeni taşıyıp taşımadığınıza bağlı olarak Rh pozitif ya da Rh negatif olabilirsiniz. Bu bilgi önemlidir çünkü kan tipiniz ve Rh faktörü kanınızı alacak olan kişinin kan tipi ve Rh faktörüyle mutlaka uyuşmalıdır.
Kanınız ayrıca, kan yoluyla bulaşan HIV ve frengi gibi enfeksiyonlar bakımından da test edilecektir. Eğer bu testler negatif ise kanınız hastane ve kliniklere kullanılmak üzere dağıtılacaktır. Eğer bu testlerden herhangi biri pozitif çıkarsa, kan bankası sizi uyaracak ve kanınız kullanılmadan atılacaktır.
Kan Bağışı Korkusunu Yenme Yolları
Op. Dr. Aytun AKTAN
Ayin 28 de adet oldum 1 agustosta bitti her gün esimle birlikte oldum aradan 15 gün geçti hamile olabilirmiyim kan t esti yapsam çikarmi yada... devamı
Hemofili Gen Tedavisinden Umut Verici Haberler
Trigliseritlerin Düşürülmesi Üzerine Yeni Bir Yaklaşım Geliştirildi
Vücut Saatinin Bozulması Trigliseritlerin Yükselmesine Sebep Olabilir Ve Kalp Hastalığı Riskini Yükseltebilir
Yüksek Trigliseritler, Diğer Kolesterol Tiplerinin Felç Riskini Yükseltiyor