Nedir

Nedir?

Tekrarlayan solunum papilomatozu (RRP), burundan ve ağızdan akciğerlere uzanan (solunum kanalı) hava yollarında tümör büyümesinin olduğu bir hastalıktır. Tümörler solunum kanalının herhangi bir bölgesinde büyüyebilse de, larenksteki (ses borusu) varlıkları en sık yaşanan sorunlara neden olur. Bu sorunlara larengeal papilomatoz adı verilir. Tümörlerin büyüklükleri farklılık gösterebilir ve oldukça hızlı büyüyebilirler. Alındıklarında bile tekrar ortaya çıkabilirler.

Sebepler

Sebepler

RRP, HPV 6 ve HPV 11 adı verilen iki tür insan papillom virüsü nedeniyle gerçekleşir. 150’nin üzerinde HPV türü vardır ve hepsi aynı belirtileri göstermez.

HPV virüsü kapan çoğu insanda herhangi bir hastalık ortaya çıkmaz. Ama çoğu HPV, papillom adı verilen, siğile benzer, kanserli olmayan tümörlere neden olabilir. HPV 6 ve HPV 11’in en fazla neden olduğu hastalık genital siğildir. Bilim insanları, insanların nasıl HPV 6 ve HPV 11 virüsü kaptıklarından emin olmasalar da, virüsün cinsel ilişkiyle veya hamilelik sırasında genital siğilin anneden bebeğe geçmesiyle yayılabileceği düşüncesindelerdir. HPV 6 ve HPV 11 aynı zamanda rahim ağzı hastalığına ve ender durumlarda servikal kansere neden olabilir.

Kimleri Etkiler?

RRP, erişkinleri olduğu kadar, hamilelik sırasında virüsle temasa geçmiş olabilen bebekleri ve küçük çocukları da etkiler.

Belirtiler

Belirtiler

Normal koşullarda ses, akciğerlerden gelen hava, ses teli veya vokal kort adı verilen esnek kaslar tarafından, titreşimlerini sağlamaya yetecek baskıyla itildiği zaman oluşur. Tümörler, ses tellerinin normal titreşimlerini kestiği zaman bu, RRP’nin en yaygın görülen belirtisi olan ses kısıklığına yol açar. Sonuç olarak tümörler hava yolunu kapatabilir ve nefes almada zorluklara neden olabilir.

Tümörler hızlı büyüdüğü için, bu hastalığı olan küçük çocuklar uyku sırasında nefes almakta zorlanabilir veya yutkunmakta güçlük çekebilir. Erişkinler ve çocuklar, ses kısıklığı, kronik öksürme veya nefes problemleriyle karşılaşabilir. Belirtiler çocuklarda, erişkinlerdekinden daha şiddetli olma eğilimindedir; ancak bazı çocuklar ergenlik çağına geçtiklerinde bazı rahatlama ve hastalığın gerilemesiyle karşılaşabilirler. Belirtilerin benzerliğinden dolayı RRP bazen astım veya kronik bronşitle karıştırılabilir.

Testler

Testler

RRP’nin iki rutin testi doğrudan ve dolaylı larengoskopidir. Dolaylı bir larengoskopide, kulak, burun, boğaz, baş ve boyun hastalıklarında uzman bir otolaringolojist veya konuşma-dil patologu, hastanın burnuna veya ağzına endoskop adı verilen esnek bir fiberoptik teleskop sokarak siğili bir monitörde görüntüleyecektir. Bazı tıbbi profesyoneller siğili incelemek için esnek bir tüpe bağlanmış bir video kamera kullanır. Daha eski ve az kullanılan bir yöntem de, otolaringologun, hastanın boğazının arkasına bir ayna tutarak ve aynayı siğilin altına doğru bir açıya ayarlayarak tümörleri incelemesidir.

Doğrudan larengoskopi, genel anestezi kullanımıyla ameliyat odasında yapılmaktadır. Bu yöntem otolaringolojistin ses tellerimi ve gırtlakta bulunan diğer kısımları yüksek büyütme oranında incelemesini sağlar. Bu işlem genellikle, özellikle de çocuklarda rahatsızlığı asgariye indirmek veya doktorun gırtlaktan veya boğazın diğer kısımlarından anormallikleri incelemek amacıyla doku numuneleri almasını sağlamak için kullanılır.

Tedavi

Tedavi

RRP için bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Tümörleri gırtlaktan veya solunum yolundan almak için birincil yöntem ameliyattır. Geleneksel ameliyat, gırtlak dokusunun yaralanmasından dolayı sorunlarla sonuçlanabileceği için, çoğu cerrah, cerrahi araç olarak yoğun lazer ışınını kullanan lazerli ameliyatı tercih eder.

Işın oluşturmak için karbondioksit ve diğer gazları içeren bir tüp yoluyla elektriği geçiren karbondioksit lazerleri, bu amaç için en yaygın kullanılan türdür. Son 10 yılda cerrahlar, küçük bir dönen bıçak ağzı tümörü keserken tümörü tutabilmek için vakum kullanan bir cihaz kullanır.

Tümörler alındıktan sonra beklenmedik şekilde tekrar ortaya çıkma eğilimleri vardır. Hastaların yeniden ameliyat olma gereksinimi yaygın görülür. Bazı hastalarla ameliyatın, solunum yolunu açık tutmak için birkaç haftada bir yapılması gerekebilir. Bazılarıysa yılda sadece bir kez ameliyata ihtiyaç duyabilir. Tümör büyümesinin agresif olduğu en sıra dışı vakalarda bir trakeotomi (soluk borusu ameliyatı) uygulanabilir. Trakeotomi, hastanın boynunun ön kısmına bir kesiğin açıldığı ve bir nefes borusunun, stoma adı verilen bir boşluktan trakeye sokulduğu işlemdir. Burun ve ağızdan nefes almaktansa hasta şimdi solunum tüpünden nefes alacaktır. Solunum tüpü solunum yolunu açık tutsa da doktorlar, uygun olduğu sürece mümkün olan en kısa zamanda çıkarmaya çalışır.

Bazı hastaların, solunum yolunu açık tutmak için belirsiz bir süre solunum tüpünü kullanmaları gerekebilir. Buna ek olarak, solunum tüpü, ses tellerinden dışarı atılan havanın bir kısmını veya tamamını yeniden yönlendirdiği için hasta konuşmakta zorlanabilir. Ses uzmanlarının veya seste uzmanlaşmış dil-konuşma patologlarının yardımıyla hasta sesini nasıl kullanabileceğini öğrenebilir.

Ameliyata ek olarak kullanılan tedaviler olan yardımcı terapiler bazı şiddetli RRP vakalarının tedavisinde kullanılmıştır. İlaç tedavileri, virüsün kendini çoğaltmasını önleyen interferon ve sidofovir gibi antiviralleri, brokoli ve Brüksel lahanası gibi haç biçimli çiçekleri olan bitkilerde bulunan kansere karşı bir bileşen olan indol-3-karbinol gibi ilaçları içerebilir. Şimdiye kadar bu tedavilerin sonuçları ve yardımcı terapiler karıştırılmış ama tam olarak kanıtlanmamıştır.

Doç. Dr. Lâle Zeynep Kanmaz

Anestezi altındaki hastanın spontan solunumunun geldiğini nasıl anlarız ?... devamı