Dünyanın her bölgesinde, insanların benler hakkında deneyimleri vardır. Bu deneyimler kişinin yaş, cinsiyet ya da kültüründen bağımsız olarak gelişir. Benler insan vücudu üzerinde sık rastlanan bulgulardır ve onlardan haberdar olmak önemlidir. Birçok kişi tüylü benler konusunda hoşnutsuzluk yaşar. Üzerinde tüy büyüyen benlere sahip insanlar, bu benlerin görünümü yüzünden kendilerini rahatsız hissedebilir ve sosyal ortamlardan kaçınabilirler. Kişi, benleri yüz ya da vücudunun bir parçası olarak kabul etmiş olsa bile, sürekli ben üzerinde tüy oluşup oluşmadığı endişesi ve kontrol eğilimi içinde olabilir. Yaşamımız boyunca bizlere direkt ya da dolaylı olarak, toplum içinde normlara uygun olmayan farklılıkların hoş ve cazip olmadığı öğretilir. Bu yüzden kıllı benlerle yıllarca alay edilmiştir. Kıllı ve büyüyen benler de tüm diğer ben türleri gibi izlenmelidir. Benler, kaşıntılı benden kırmızı bene kadar birçok farklı şekilde ortaya çıkabilir.

Dermatologlar, bireylerin vücutlarında yeni oluşan ya da boyut değiştiren benler konusunda, kendi kendilerini düzenli olarak kontrol etmelerini öneriyorlar. Vücutta şekil, büyüklük ya da renk değiştiren herhangi bir ben, sağlık uzmanı tarafından muayene edilmelidir. Büyük tüylü benler itici gözüktüğünü düşünen kişiler genellikle bu benlerden kurtulma eğilimindedir. Bebekler ve yeni doğanlarda, yaşamın ilk günlerinden itibaren üzerinde tüy bulunan benler olabilir. Bu tip vakalar genellikle tüylü ben veya doğum lekesi olarak adlandırılır. Bazı benlerin bir bölümü tüylü iken, bazı benlerin her yerinde yoğun tüylenme ya da sadece uzamış birkaç tel tüy olabilir.

Büyüyen tüylü benler, genellikle kanserli deri hücresi veya deri kanseri olduğu anlamına gelmemektedir. Ancak, bir bebek büyük bir tüylü bene sahipse, bu endişe verici olabilir. Büyük tüylü benler cilt uzmanı tarafından kontrol edilmeli ve daha fazla büyüme ihtimaline karşı her zaman izlenmelidir. Birçok kişi benlerinden ve üzerindeki tüylerden kurtulmak için lazer veya cerrahi tedavi yöntemlerine başvurur. Cerrahi işlemler sıvı nitrojen ya da elektrik kullanımı içerebilir. Bu yöntemlerle  tüylü benlere sebep olan doku yok edilir, böylece klasik cerrahi müdahaleye gerek kalmamış olur. Lazer cerrahisi, herhangi bir yara izi bırakmaması ve daha az korkutucu olması bakımından, klasik cerrahi operasyonlara göre daha faydalı gibi gözüküyor olabilir. Fakat bu yöntemde benin tamamının yok edilememesi ihtimali vardır. Lazer uygulamaları, benin gelişiminin başlangıç noktası olan deri altı için etkili değildir. Tüylü bene müdahale edildiği zaman, deri üzerinde sert deri tümörü ya da yara izi oluşma olasılığı vardır.

Traş olurken, aksesuar hatta elbise değiştirirken tahriş olan benler sebebiyle, vücudunda sonradan büyüyen tüylü benler oluşan birçok insan vardır. Vücudunda tüylü ben bulunan kişiler ultra viole ışınlarına aşırı maruz kalmaktan kaçınmalı ve eğer güneşli günlerde dışarıda bulunmaları gerekiyorsa benin güneşten etkilenmesini  engelleyecek ürünler kullanmalıdırlar. Bireylerin yakma, yolma gibi kişisel müdahalelerde bulunmayı denemesi kalıcı yara izi ya da enfeksiyona neden olabilir. Enfeksiyon ise çeşitli deri rahatsızlıklarına  yolaçabilir.

Cerrahi işlem veya başka bir müdahale konusunda kesin kararınızı vermeden önce, mutlaka bir dermatoloğa veya doktorunuza danışın. Herkesin farklı cilt yapılarına sahip olduğunu ve  farklı cilt yapılarının değişik tıbbi yöntemlere farklı tepkiler verdiğini unutmayın.