Vajinal akıntı adet döneminin bir parçasıdır. Akıntının  görüntüsü ve anlamı adet döngüsünün her evresine ve zamanına göre değişkenlik gösterebilir. Yumurtlama evresinden önce adet döngüsünün başında, mukus üretimi zirvededir, yumurtlama sonrasında ise yaklaşık yüzde 30 daha fazladır. Adet döngüsüne geçiş safhası olduğundan kişinin endişelenmesine gerek olmayan renksiz bir akıntıdır. Ama vajinal akıntının renginde ufak değişiklikler varsa durum değişir. 

Adet döneminden sonra gelen kahverengi akıntıdan şikayet eden birçok kadın vardır. Bu da kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. İşin doğrusu adet döneminden sonra gelen kahverengi akıntı her zaman kritik bir durumun belirtisi veya endişe nedeni değildir. Tümüyle sağlıklı bir kadının adet dönemi sırasında, öncesinde ve sonrasında kahverengi akıntı yaşaması ihtimali vardır. Adet sonrası leke şeklinde olabildiği gibi yoğun da olabilen kahverengi akıntının sebeplerinin neler olduğuna bir bakalım.

Adet dönemi sonrası kahverengi akıntı her zaman bir endişe nedeni değildir, çünkü geciken adet dönemi, adet dönemi sırasında ve sonrasında kahverengi, koyu kırmızı veya koyu kahverengi bir akıntıya da yol açabilir. Çoğu zaman adet dönemi sonrasında gelen kahverengi akıntı endometriyal (her adet dönemi sırasında adet kanamasını sağlayan rahim mukozasıdır) dokularla ilgilidir. Daha eski dokuların artıkları, rahmin temizlenme süreci olarak adlandırdığımız eskilerinin atılıp daha yenilerinin gelmesiyle kahverengi akıntıya neden olabilir.

Adet döneminden sonra gelen kahverengi akıntı, derinlikli bir muayeneyi gerektiren, üreme sisteminin içeride herhangi bir parçasına gelen bir tür hasar belirtisi anlamına gelmekte olup rengi farklılaşmış kandır. Rahmin yüzeyinin ve aynı zamanda rahmin ağzının yaralanması, yıkımı veya polipler yüzünden olabilir. Her kadının son adet döneminden sonraki 3 ile 4 hafta arası kahverengi akıntı sorunu yaşaması ihtimali vardır. Bu akıntı implantasyon kanamasının işareti ve aynı zamanda gebeliğin ilk işareti de olabilir.

Adet dönemi sonrası kahverengi akıntıya yol açabilecek bazı ciddi nedenler ise daha önceden bir tıbbi müdahale gerçekleştirilmediyse kendini açığa vuran sağlık sorunlarıdır. Bu sağlık sorunları tekrarlayan mantar enfeksiyonu, aynı zamanda PID olarak da bilinen pelvik inflamatuar hastalığı, bakteriyel vajinozis, rahim ağzı kanseri, belsoğukluğu, vajinal siğiller gibi cinsel yolla bulaşan birçok hastalık gibi yaygın bir çeşitlilik gösterebilir. Menopoz öncesi ve menopoz gibi adet döngüsünün birçok safhası da bir uyarı işareti olarak adet dönemi sonrasında kahverengi akıntıya neden olabilir.  

Adet döneminden sonra sadece kahverengi akıntıyı gözlemleyerek sorunun kökünü bulamayabiliriz. Yine de burada yapılabilecek tek şey vajinal akıntının süresini takip etmektir. Daha önce de belirtildiği gibi eğer bu akıntı temizlenme sürecinden kaynaklanıyorsa o zaman belli bir zaman içinde durması gerekir. Eğer öyle değilse jinekolog ile görüşmek, sorunun kaynağını bulmak ve kahverengi akıntının tedavisini yaptırmak en iyisidir. Eğer sebep ciddiyse o zaman kahverengi akıntıya kaşınma, vajinal kuruluk, cinsel ilişki sırasında ağrı, cilt tahrişi, sık aralıklarla tuvalete çıkma, iştah kaybı, disfonksiyonel üterin kanama, vajina içinde yanma hissi, ruh hali dalgalanmaları ve depresyon gibi birçok başka belirti de eşlik edebilir. 

Yukarıda bahsi geçen belirtiler hiçbir zaman küçümsenmemelidir ve herhangi bir yıkım yaratmadan önce meseleyi rahatça konuşmak ve çözüme kavuşturmak için kişi vakit kaybetmeden doktora gitmelidir. Adet döneminden sonra oluşan kahverengi akıntının tedavisi sebebine uygun olarak yapılmalıdır. Bir jinekologun sorunu ortadan kaldırmak için önerebileceği çeşitli basit tedaviler vardır. Beslenme değişiklikleri, takviye kullanımı, ameliyat, kemoterapi, rahim kanseri teşhis testi ve çeşitli tıbbi testler ciddi sağlık sorunlarının tedavisinde gerekebilir.

Op. Dr. Aytun AKTAN

merhaba hocam 7-8 aydır bebek istiyoruz ama olmuyor hocam bu dönem adet olmadım 3-4 gün geçti kahverengi akıntım var hocam test yaptım negatif çıktı ... devamı