Travma sonrasında herhangi bir tedaviye ya da izlemeye gerek olmaksızın, çok kısa süreli bilinç kaybı ya da hastanın kendini kaybedip yeniden kendine gelmesiyle giden bir takım sorunlar olabilir.
Eğer gerek duyulduğunda yapılan radyolojik tetkiklerde de bir sorun görülmüyorsa, bunların herhangi bir önemi yoktur. Ayrıca uzun bir dönem iyileşme sürecini beklemeye ya da sorgulamaya gerek yoktur.

Hasarlar kalıcı olabilir

Kişinin aldığı mekanik yük kafatasında, kemiklerde ya da beyin damarlarında veya beyin içerisinde bir hasara yol açmışsa, kuşkusuz kısa dönemde öncelikle bu hasarın tamir gerektirip gerektirmediğine bakılmalıdır. Eğer müdahale gerekmiyorsa, hasta yatırılıp izlenmelidir. Müdahale gerektiği durumda da müdahale edilerek sorunun ortadan kaldırılması ya da azaltılması gerekir.
Bu sırada ortaya çıkabilen beyin dokusundaki hasarların bir kısmı kalıcı olabilmektedir. Bunlar olmaksızın da beyin dokusu mekanik yüke bağlı olarak yayığın bir hasar almışsa, yavaş yavaş kendini toparlamasını beklemek gerekir. Bu ise zaman zaman haftalar hatta aylar alan bir izlemeyi gerekli kılabilir.

İyileşme uzun sürer

Genellikle travma sonralarında (bu beyindeki kanama veya damar tıkanıklığına bağlı hasarlarda da benzeri bir olgudur), 1 yıla, 1,5 yıla varan bir iyileşme sürece söz konusu olabilmektedir.
Soruna iyileşmenin kalitesi ve zamanı açısından bakılacak olursa, başlangıçta daha hızlı olan, giderek yavaşlayan ve belli bir süreden sonra artık düz bir çizgi izleyen bir iyilik profili vardır.
İyileşme bu düz çizmeye kadar geldiği zaman, kimi olgularda bu süreç 1,5 yıla kadar uzayabilmektedir. Eğer ciddi hasarlar oluşmuşsa, hastaların zaman içinde takip edilmeleri gerekir. İhtiyaç halinde rehabilitasyon programlarıyla, fizik tedavi veya sorunları düzeltecek egzersizlerle, hasta olabildiğince iyi bir noktaya getirilmeye çalışılmaktadır.