Ergenlik hem ebeveyn hem de çocuk için zorlu bir dönem olabilir. Çocuk fiziksel olarak gelişirken bir yandan da psikososyal açıdan hızlı bir olgunlaşma sürecine girer. Ailesinden doğal bir şekilde uzaklaşırken arkadaşlarıyla bağ kurarak bağımsızlığını ve bireyselliğini oluşturmaya başlar. Birçok ergen bu dönemde içine kapanır, ruh hali değişkendir ve davranışsal değişimlerden geçer. Bunlar genellikle normal olsa da bazı vakalarda ergenlik döneminde depresyonla ilişkili olabilirler.

10 yaşın altındaki çocuklarda depresyon görülme oranının yaklaşık %2 olduğu tahmin edilmektedir. Ancak 10 ila 14 yaşları arasında, yani ergenliğin başladığı yıllarda bu oran %5 ile %8 arasına yükselir. Ergenlik öncesinde erkeklerde depresyon oranı kızlardan daha yüksekken ergenlik sırasında kızlarda depresyon oranı erkeklerin iki katıdır.

Ergenlikte depresyon oranlarının artmasına dair çeşitli teoriler olsa da araştırmacıların hemfikir olduğu unsurlar azdır. Kadın cinsiyet hormonlarından olan östrojen sıklıkla depresyonla ilişkilendirilir. Ergenlikte kızlarda östrojen oranları önemli ölçüde arttığından depresyon oranındaki artış da bununla ilgili olabilir. Erkeklerde artan bir hormon olan testosteron ise depresyonla ilişkili bulunmamıştır.

Yaşanan stresli olaylar de ergenlik döneminde depresyonla ilgili faktörlerden olabilir. Bu dönemde okul ve sosyal hayat gitgide zorlaşır ve karmaşık hale gelir. Bu da gençlerde strese neden olur. Ergenliğin ne zaman başladığı depresyon oranlarını etkiler. Akranlarından daha erken ya da daha geç ergenliğe girenler depresif belirtiler göstermeye daha yatkın olmaktadır.

Ergenlikte depresyonun belirtilerini normal davranış değişikliklerinden ayırt etmek zor olabilir. Kötü ruh hali, aileden uzaklaşma ve arkadaşlarla daha çok vakit geçirme normaldir. Ancak kendine zarar verme düşünceleri, okula gitmeme, okul performansının kötüleşmesi, riskli davranışlar, geçmeyen belirsiz fiziksel şikayetler, aşırı suçluluk duygusu, sebepsiz yere ağlama, anlaşılmadığını hissetme, eskiden sevilen şeylere ilgili duymama, bir ebeveyne çok bağlanma ya da onun öleceği korkusu, uyku sorunları, kilo değişimleri, sebepsiz bitkinlik, odaklanmada zorluk depresyon belirtileri olabilir. 

Ergenlik döneminde depresyonun sebepleriyle ilgili daha çok araştırmaya ihtiyaç duyulsa da çocuklardaki bu belirtiler göz ardı edilmemelidir. Eğer endişe yaratıcı davranışları varsa bunu mutlaka çocuğunuzun doktoruyla konuşun. Doktor olası fiziksel sebepleri elediğinde henüz bir nedene ulaşılamadıysa bir akıl sağlığı uzmanıyla görüşün. Böylece problemin ergenlik mi depresyon mu olduğu anlaşılabilir ve çok önemli olan erken teşhis konulabilir.

İLGİLİ MAKALE

Ergenlik ve Depresyon

Uzm. Dr. Henri Griladze

Bir hastada manik depresif major depresyon sanrisal bozukluk donemsel olarak teshis edilebilir mi tesekkurler... devamı