Nedir

Genel olarak güvenli olmakla birlikte, lokal anestezik ajanlar, aşırı dozda kullanılması ya da yanlış uygulanması halinde toksik (zehirleyici) olabilir.  Düzgün şekilde uygulandığında bile, hastalar lokal anestetiklerin istenmeyen reaksiyonları ile karşılaşabilirler.

Aşırı dozlar, çeşitli şekillerde istenmeden uygulanabilir.

  1. Yeterli bir anestezi seviyesi elde etmek için, küçük miktarlarda tekrarlayarak verilen lokal anestezi dozları, nihayetinde toksik dozlara ulaşmaya yol açabilir.
  2. Sınırlı bir alanda yapılan anestezi enjeksiyonu, sinirlere zarar veren aşırı sıvı basıncı ile sonuçlanabilir.
  3. Epidural ya da destek doku içine (omuriliği çevreleyen zarın dışı) verilmesi planlanan doz, kazara hızlandırılmış sistematik emilimle sonuçlanan damar içi enjeksiyon şeklinde verilebilir.

Lokal anestezinin toksik etkileri lokalize ve sistematik etkiler olarak sınıflandırılabilir.

Toksisite

Toksisite

Lokalize etkiler

Lokal toksisitenin bir nedeni, (4-Aminobenzoik asit) para-amino benzoik asite (PABA) verilen alerjik reaksiyondur. Bu reaksiyonlar, anafilaksiden ürtikere kadar değişen çeşitliliktedir.

PABA, prokain (Novokain), benzokain gibi Ester sınıfı lokal anestetikler ve bir dereceye kadar, lidokain ve prilokain gibi amid sınıfı anestetiklerin bozulması sonucu oluşan metabolik bir üründür. Ayrıca metilparabenin metabolik bir yan ürünüdür ve multi-doz lidokain (lokal anestezide kullanılan bir bileşik) şişelerde bir katkı maddesidir. Enjekte anesteziklere alerjik bir tepki meydana geliyorsa, büyük olasılıkla ester sınıfı lokal anestezikler nedeniyledir. Amid sınıfı lokal anesteziklerin alerjik reaksiyon üretme olasılığı çok daha düşüktür.

Sistemik etkiler

Sistemik anestetik toksisite merkezi sinir sistemi, kardiyovasküler sistem ve bağışıklık sistemini kapsar.

Bağışıklık sistemi, kan (hematolojik) ve kardiyovasküler sistem üzerinde doğrudan etkileriyle tanımlanabilir.

Bağışıklık sistemi

Daha önce de belirtildiği gibi, anestetik ajanlar ve katkı maddelerinin (PABA) metabolik bozunmasına alerjik tepki anafilaksiye neden olabilir.

Hematolojik

Methemoglobinemi, hemoglobinde demiri değiştirip, oksijen taşıma kapasitesini düşürerek, hipoksi belirtileri ve morarmaya sebep olan bir süreçtir. Bu etkiyi gösteren başta benzokain olmak üzere, lidokain ve prilokaindir.

Kardiyovasküler

Kardiyovasküler etkiler öncelikle, kardiyovasküler göçmeye (kollaps) yol açabilen, bradikardi ve doğrudan miyokard depresyonudur.

Lokal uygulanan anestetiklere sistemik toksik reaksiyon, anestetik ajanın kandaki seviyesi arttıkça derece derece artar. Başlangıç belirtileri kulakta çınlama, ağızda metalik bir tat ya da karıncalanma ya da ağızda uyuşma gibi merkezi sinir sisteminin bazı uyarılma şekilleridir. Gelişmiş belirtiler, kol ve bacaklarda kas çekilmelerini(kasılma) takip eden grand mal tipi nöbet, koma ve nihayetinde solunum yolu tıkanmasıdır. Aşırı yüksek dozlarda, kardiyak aritmi ya da düşük tansiyon ve kardiyovasküler göçme (kollaps) oluşur.

Kontrol

Kontrol

İntravenöz sıvı emilsiyonlar kardiyotoksisite için yararlı olabilir ancak bu konudaki bulgular halen sınırlıdır.

Bu tedaviye lipit kurtarma denir. Toksisite tedavisinde kullanılan bu metot 1998 yılında Dr. Guy Weinberg tarafından bulunmuştur ve 2006 yılında yayımlanan ilk başarılı kurtarma sonrasına kadar yaygınlaşmamıştır. O dönemden beri bir düzineden fazla vaka raporu yayınlandı.

Bu güne kadar intralipit kullanılan pek çok rapor olmasına rağmen, yaygın olarak kullanılan intravenöz lipit emülsiyon, Lipozin ve Medialipit gibi diğer emülsiyonların da etkili olduğu gösterilmiştir.

Bu şekilde kullanımın başarılı olduğunu bildiren, hayvan deneyleriyle elde edilmiş destekleyici kanıtlar ve insan vaka raporlarının sayısı yeterince fazladır. Birleşik Krallık’ta daha geniş çaplı kullanımını sağlamak için çaba sarf edilmiş ve artık Büyük Britanya ve İrlanda Anestetik Birliği tarafından bir tedavi olarak lipit kurtarma resmen tanınmıştır. Lipit emilsiyon kullanılarak, aşırı doz bupropion ve lamotrijin kullanımı sonucu ani kalp durmasının başarıyla tedavi edildiğini yayınlayan bir vaka raporu vardır.

Lipit kurtarmanın hareket mekanizması tam olarak anlaşılamamış olsa da, kan dolaşımına eklenmiş lipit bir tekne gibi davranarak, etkilenen dokuda bulunan lipofilik toksinlerin çıkışını sağlıyor olabilir. Bu teori, tavşanlar üzerinde klomipramin toksisitesi için uygulanan lipit kurtarma ve bir köpek yavrusunda moksidektin toksikozu tedavisi için veterinerlik ilacı olarak kullanılan lipit kurtarmayı içeren iki çalışma ile uyumludur.

Op. Dr. Mitat ALTUĞ

Merhaba efendim ben şaşılık ameliyatiyla ilgili bilgi alamak istiyorum. 2 yasimdan beri hastanenizde ali riza beye geliyorum gecen hafta sag gozundeki... devamı