Çelikkol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir kişiye ''internet bağımlısı'' diyebilmek için kişinin internet başında geçirdiği zamanın günlük yaşamını etkilemeye başlaması gerektiğini söyledi.

Bu nedenle kişinin internette hangi konularla ilgilendiğinin önemli olduğunu belirten Çelikkol, ''Bir çocuğun bilgi açlığını gidermek için internette dolaşması başka, başkasını rahatsız etmesi, gereksiz, hatta uygunsuz sitelerde dolaşması başka,'' dedi.

Çelikkol, hamilelikte anne adayının internette fazla vakit geçirmesinin öncelikle fiziksel yönden sakıncalı olabileceğinine işaret ederek, hareketsizlik ve ekranın yaydığı radyasyonun doğacak çocuğa zarar verebileceğini kaydetti.

İnternet bağımlılığının tedavisinde yöntem çeşitliliğine değinen Çelikkol, ''Kişi, var olan bir ruhsal sorunu veya rahatsızlığı nedeniyle sürekli internet başında kalabilir. Bu durumda esas rahatsızlık tedavi edilir. Böylece internet bağımlılığı da düzelmiş olur. Ya da doğrudan bir internet bağımlılığı söz konusudur. Bu durumda kişi, bilinçlendirilir, yaratıcı başka uğraşlara yöneltilebilir,'' şeklinde konuştu.

Çelikkol, internet bağımlılığı tedavisinde geç kalınmaması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

''İnternet tedavisinde elbette her konuda olduğu gibi geç kalınmamalıdır. Ancak sadece bu pencereden bakarak çocukları veya yetişkinleri günümüzün en yararlı, en gerekli uğraşısından da temelli uzaklaştırmamalıyız. Başka deyişle, internet herkes için gerekli ve yararlıdır. Artık internet, günümüzün olmazsa olmazıdır. Ancak hemen her alanda olduğu gibi aşırı bir durum söz konusuysa müdahale edilmelidir.''