Yeni anne olmuş kadınların yaklaşık yüzde 1 ya da 2’si, postpartum depression denilen, doğum sonrası depresyonunu yaşamaktadır. Bu depresyon hali, doğumdan sonraki 2 ila 8 hafta arasında ortaya çıkmaktadır. Daha geç ortaya çıkan doğum sonrası depresyona, geç başlangıçlı denmektedir. Bu depresyonun ortaya çıkmasında, çok net bir biçimde biyolojik faktörlerin rolü vardır. Daha önceki doğumlarında doğum sonrası depresyonu yaşayan anneler, kesinlikle risk altındadırlar. Kan bağı olan insanlar arasında depresyon, mani, şizofren ya da başka herhangi bir psikolojik hastalık öyküsü olan kadınlar risk altındadır. Özellikle soy geçmişinde, hatta uzak bir akrabasında bile intihar vakası olan kadınlar risk altındadır. Bu nedenle, böylesi durumlar hekimler tarafından sürekli sorgulanır ve dikkatlice takip edilir. Çok ağır ve atipik psikotik depresyonlar dışında tutulacak olursa, kişinin depresyonda olduğunu anlaması zor değildir. Ruh halinde çökme, eskiden keyif aldığı şeylerden artık keyif alamama, haz duyduğu şeylerden ise haz duyamama, depresyonun çok temel iki belirtisidir. Bunların yanı sıra, önceden umursamayacağı şeylerden aşırı şekilde etkilenme, hüsran eşiğinde düşme yaşanır. Yani kolay ağlama, kolay pes etme, kolay kavga etme, kolay sinirlenme hali yaşanır. Yanı sıra, özellikle baş olmak üzere vücutta izah edilemeyen bir takım ağrılar yaşanır ve bu hastalar bu yüzden dahiliyecilere, romatologlara ve beyin cerrahlarına sık sık giderler.