Hamile Kalma Riskleri

Yeni bir araştırma, yüksek hamilelik risklerinin ileri teknoloji döllenme tedavileri yardımıyla hamile kalan veya onlar olmaksızın hamile kalmakta zorluk yaşayan kadınlarda daha fazla oluştuğunu gösteriyor.

Avustralyalı araştırmacıların vardıkları sonuca göre kadınların zor hamile kaldığı hamilelik vakaları ve döllenmeye yardımcı tekniklerin potansiyel zararlarının analizi sırasında riskler göz önünde bulundurulmalıdır.

Daha önceki çalışmalar, vitro döllenme tekniği ve diğer döllenme tedavilerini kullanmayı düşünen kadınların hamilelik sırasında yüksek komplikasyon riskleriyle karşı karşıya olduklarını gösteriyordu. Komplikasyonların kullanılan teknoloji mi yoksa annenin sağlık durumundan mı kaynaklandığı açık olarak bilinmiyordu.

Araştırmacılar, 1991-2004 yılları arasındaki tedavi ile hamile kalmayı düşünen fakat tedavi görmeden hamile kalan ve bebek sahibi olan 2171 zor hamile kalan kadının durumlarını analiz ettiler. Bu hamilelikler nüfusun genelinden rastgele seçilmiş olan 4363 doğum vakası ile karşılaştırıldı

Hamilelikte zorluk yaşayan kadınların kontrol grubuna kıyasla daha fazla hamilelik komplikasyonları riskiyle karşı karşıya olduğu gözlendi. Örneğin bunların yüzde sekizinde yüksek kan basıncı veya preeklampsi (hamileliğin ikinci veya üçüncü üç aylık döneminde ortaya çıkan yüksek kan basıncı ve idrardaki yüksek proteinle tespit edilen riskli bir durum) tespit edilirken, bu oranın nüfusun genelinde yüzde 5 olduğu görüldü. Hamile kalmakta zorlanan kadınların %35’i sezaryen doğuma ihtiyaç duyarken, genel nüfus içersindeki kadınların yüzde 23’ünün sezaryen doğum yapmak zorunda kaldığı saptandı.

Diğer yüksek risklerden bazıları ise prematüre ve zayıf doğumdur. Bebek ölümlerinde yüzde 1,3 gibi nadiren görülen bir durum olsa da, nüfusun genelindeki yüzde 0,7 oranıyla mukayese edildiğinde zor hamile kalan kadınlar arasında daha yaygın olduğu anlaşıldı.

Prematüre doğum için daha önceki kürtaj, hamilelikler ve canlı doğumlar gibi diğer risk faktörleri ve hastanın kamu veya özel hastanelerde doğum yapmasını hesaba kattıktan sonra araştırmacılar zor hamileliğin kendi başına bir şekilde prematüre doğum ile ilişkili olduğu sonucuna ulaşıyorlar.

Araştırma problemi tanımlıyor ancak zor doğum yapan kadınların neden daha fazla risk altında olduklarını açıklamıyor.