Göğüs ağrısını tedavi etmek için, öncelikle altta yatan nedeni bulmak gerekir. Ancak ondan sonra hastalık tedavi edilebilir.
Hiçbir göğüs ağrısı, hiçbir zaman hastaneye gitmeyi gerektirmeyecek kadar önemsiz değildir. Özellikle 40 yaş üstü erkekler, sigara içen insanlar, tansiyon yüksekliği, şeker gibi ek hastalıkları olanlar, ailede kalp krizi hikâyesi olan bireyler, yakın akrabalarında geçirilmiş enfarktüs, kalp hastalığı ya da damar yırtılması gibi sorunlar olan insanlar derhal acile gitmelidirler.

Yaşamsal tehlike

Hastanede yapılacak bir dizi testle, muayene ve tetkikle hastaların göğüs ağrılarının nedenleri ortaya çıkarılır.
Eğer bu göğüs ağrısının nedeni bir koroner damar tıkanıklığıysa, hastanın başvurduğu merkezde, acil şartlarda anjiyografi uygulanarak, koroner damara stent konularak, koroner damar açılarak ve bu damar yeniden çalışır hale getirilerek hastanın yaşamı kurtarılabilir. Bu hasta eğer acile gitmez ve sorunu ertelerse, ciddi bir hayati tehdit altında olacaktır.

Ertelemek ölümcül olabilir

Yemek borusunda asit reflüsüne bağlı olarak gelişen ve yıllarca süren ağrıyı önemsememek, yıllar sonra beklenmedik ve tedavisi çok zor olan bir özofagus kanseri olarak kişinin karşısına çıkabilir.
Dolayısıyla göğüs ağrılarının tümü ciddiye alınmalıdır. Zaten göğüs ağrısının ciddi olan kısmı hastayı hastaneye götürür. Hasta kendini hemen hastaneye atmak ister.
Ancak göğüs ağrısı hafif olsa ve kişiye hastaneye gitmesi gerektiğini söylemese de, hasta olabilecek en kısa sürede hastaneye gitmeli, bir göğüs cerrahına ya da bir akciğer uzmanına veya bir kardiyoloji uzmanına görünmelidir.