Her yıl yaklaşık bir milyon bebeğin prematürelik ve onun yol açtığı sorunlar nedeniyle kaybedildiği ve tüm dünyada her yıl 13 milyon bebeğin prematüre olarak doğduğu belirtildi.

Türk Neonatoloji Derneği ile El Bebek Gül Bebek Derneği tarafından, ''Prematüre Farkındalık Ayı'' ve ''17 Kasım Prematüre Günü'' dolayısıyla Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Yoğun bakım Ünitesi'nin ev sahipliğinde basın toplantısı düzenlendi.

Türk Neonatoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Esin Koç, yaptığı konuşmada, tüm dünyada her yıl 13 milyon bebeğin prematüre olarak doğduğunu belirterek, ''Her yıl yaklaşık bir milyon bebek prematürelik ve onun doğurduğu sorunlar nedeniyle kaybedilirken, 12 milyon bebek de zorlu bir yaşam mücadelesi vermektedir. ABD'de son 25 yılda prematüre doğumlarda yüzde 36'lık artış saptanmıştır. Türkiye'de ise her yıl doğan 1 milyon üç yüz bin bebeğin yüzde 10'u, yani 130 bin bebek prematüre olarak dünyaya gelmekte ve özel bakım gerektirmektedir'' diye konuştu.

Prematüreliğin yeni doğan ölüm nedenleri arasında birinci sıraya yükseldiğini vurgulayan Koç, bunun ciddi bir sorun olduğunu ve en kısa zamanda mümkün olan en düşük düzeye çekilmesi gerektiğini söyledi.

Koç, şöyle devam etti:

''Modern tıp, çağımızda en küçük prematürelerin dahi yaşamasını mümkün kılmakla birlikte, prematüreliğin yol açabileceği sekelleri (işlev ve doku bozukluğu) önlemede halen çok başarılı olamamıştır.

Erken doğan bebekler düşük doğum ağırlığı, enfeksiyon riski, solunum sorunları ve az gelişmiş organ sistemleri nedeniyle yüksek riske sahip bir hasta grubudur.

Prematürelik, yeni doğan döneminde önemli ölüm nedenleri arasında olmasının yanı sıra yaşayan bebeklerde entelektüel ve fiziksel yetersizlik ve kronik sağlık problemlerinin de en önemli nedenlerindendir.''

ABD'de yüksek binalar mavi ve pembe renklerle ışıklandırılıyor

2008 yılında Avrupa'da yapılan bir sivil organizasyon toplantısında kasım ayının ''prematüre farkındalık ayı'' olmasına ve 17 Kasım gününün de ''Dünya Prematüre Günü'' olarak kutlanmasına karar verildiğini anımsatan Koç, 17 Kasım 2009 yılında dünyada ilk kez bugünün ABD'de ve Avrupa ülkelerinde kutlandığını dile getirdi.

Koç, ABD'de Empire States gibi yüksek binaların 17 Kasım'da mavi ve pembe renklerle ışıklandırılarak prematüre ve sorunlarına karşı farkındalık yaratılmaya çalışıldığını dile getirdi.

Türkiye'de gerçekleştirilen etkinlikle de prematüre doğuma neden olan faktörler konusunda bilgiyi artırmak için yeni kaynaklar yaratılmasının amaçlandığını belirten Koç, ''Prematüre doğumları önlemek için stratejiler geliştirmek ve aileleri prematüre doğum ve nasıl önlenebileceği konusunda eğitmek amaçlandı'' dedi.

Prematüre doğdu, bugün yeni doğan doktoru oldu

Yıllar önce 34 haftalık ve 2 kilo 200 gram olarak dünyaya gelen ve bugün Çocuk Hastalıkları Uzmanı olarak görev yapan Dr. Burcu Köksal da bebekliğinde 1 hafta kuvözde kaldığını ve yenidoğan sarılığı geçirdiğini anlattı. Ancak 20 günlükken hastaneden taburcu edilebildiğini ifade eden Köksal, ailesinin o dönem yaşadığı kaygıların ileride kendisinin meslek olarak hekimliği seçmesinde büyük bir etken olduğunu söyledi. Köksal, ''Bugün ben de çocuk hastalıkları uzmanıyım ve bu tercihimden dolayı da çok mutluyum'' diye konuştu.

Dr. Köksal'ın yeni doğan doktoru olan Çocuk Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Murat Yurdakök de ''O dönemde ben 1. yıl asistanıydım ve ilk baktığım hastaydı. Onun manevi babasıyım ve hocasıyım. Şimdi o da doktor'' ifadelerini kullandı.

Prematüre doğan ve bugün yeni doğan hekimi olan Dr. Nihal İmren ise 1965 yılında bin 500 gram olarak dünyaya geldiğini ve ailesinin sıkıntılı günler geçirdiğini dile getirdi. İmren, yeni doğan bebeklerin sağlıklı bir şekilde yaşama tutunabilmesi için hekimlik mesleğini seçtiğini anlattı.

29 haftalıkken hayata gözlerini açan üçüzlerden Rıfat Göde de ''1989 yılında 950 ve 1050 gram arasında doğduk. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde dünyaya geldik. Ben de bugün aynı üniversitede tıp fakültesi 5. sınıf öğrencisiyim. Bu, çok heyecan verici bir durum'' diyerek duygularını ifade etti.

Bebek şapkaları ve patikler ağaç dallarına asıldı

Prematüre bebeklerin vücutlarındaki ısıyı en çok baş kısımlarından kaybettiğini ifade ederek, bu kısmın şapka ile korunmaya çalışıldığını söyledi.

Etkinlik kapsamında da toplantının ardından prematüre bebeklerle özdeşleştirilen küçük şapka ve patikler, hekimler ve prematüre bebekleri olan aileler tarafından hastane bahçesindeki ağaç dallarına asıldı.