• İçindekiler
• Nedir
• Aşılama ve Flep Rekonstrüksiyon Teknikleri
• Mikropigmentasyonla Rekonstrüksiyon (Dövme)
• Riskler ve Komplikasyonlar
• Ameliyattan Sonra
• İyileşme Süreci
• Yara Oluşumu ve His

Nedir

Çoğu hasta bunu bir opsiyon olarak görmese de meme ucu ve aerola rekonstrüksiyonu mastektomi sonrası göğüsün görünüşünü düzelten ve daha iyi hissettiren final basamaktır. Avantajları barizdir: Kalan doğal memeye çok benzeyen bir meme (tek yanlı masektomi durumunda) ve sutyensiz bile doğal bir görünüm elde eder. Ama bazı hastalar dezavantajlar yüzünden bu işlemi kabul ederler, azımsanmayacak bir kısmı bu fazladan bir ameliyatın "hayatlarına devam etmelerini" uzattığını düşünür. 

• Kullanılan yönteme bağlı olarak hasta tekrar genel anestezi altına girmek zorunda kalabilir.
• Bu yeni işlem için ek bir iyileşme süresi vardır.
• Sonuçta yeni yaralar oluşur (yeni aerola/meme ucu ve/ve ya aşılama yapıldıysa donör bölgesinde)

Genelde meme ucu ve aerola rekonstrüksiyonu birincil rekonstrüksiyondan 3-6 ay sonra gerçekleştirilir. Bu optimal iyileşmeyi ve ameliyat sonrası şişmenin yayılımını engeller. Ama zamanlama büyük çoğunlukla cerrahın ve hastanın tercihine olduğu kadar her iki işlemde de kullanılan belirli tekniklere bağlıdır.

Aşılama ve Flep Rekonstrüksiyon Teknikleri

Aşılama tekniği rekonstrüksiyon yapılmış memenin dışında bir donör bölgesinden deri alımını içerir. Alınan deri daha sonra yeni oluşturulan meme ucu ve/veya aerolaya transfer edilir. Aerola aşılaması işin genellikle tercih edilen yerler flap rekonstrüksiyonuyla mideden, baldırın iç kısmından ya da kalçadan alınır. Meme ucu aşılamaları için, en çok tercih edilen üç yer, hastanın kalan meme ucu, kulak memesi ve labyadır.

Genellikle, hastanın kalan meme ucu donör bölgesi olarak tercih edilir, çünkü deri dokusu ve rengiyle en iyi uyumu sağlar. Ama iki yanlı masektomi durumunda (veya küçük meme ucu durumunda), diğer donör siteleri kullanışlıdır.

Flep yaklaşımında, meme ucu potluğu derinin alınıp yeni yapılan meme ucuna yakın bir şekilde oluşturulmasıdır. Bu teknik, (graft işleminde oluşan yaraların aksine) kan kaybını önleme, yeni meme ucu ve aerola bölgesinde yara oluşumunu engellemesiyle avantajlıdır.

Mikropigmentasyonla Rekonstrüksiyon (Dövme)

Dövme işlemi, mikropigmentasyon, genellikle meme rekonstrüksiyonun son basamağı olarak, yeni meme ucu oluşturulduktan hemen sonra gerçekleştirilir. Bu işlem bir dövme dükkanında bulunan ekipmanlara benzer ekipmanlarla yapılır. Bunun ana avantajı göreceli olarak daha çabuk olması ve bölgesel anestezi dışında başka bir şey gerektirmeyen ve ek yara bırakmayan bir işlem olmasıdır. Gerçekte, mikropigmentasyon rengi kamufle etme ve hatta birincil meme rekonstüksiyonundan kalan yaraların görünümünün yumuşatılmasında da kullanılabilir.

Öncelikle, bu teknik meme ucunu çevreleyen bölgenin (aerola) renginin, şeklinin ve dokusunun benzetilmesidir. Ancak birincil meme rekonstrüksiyonundan sonra daha fazla ameliyata girmek istemeyen hastalar için meme ucunun görüntüsü yalnızca dövmeyle yeniden şekillendirilebilir. Bu yöntemin belirgin dezavantajı yalnızca dokunun ve boyutun optik ilüzyon halinde görülmesi, gerçek bir meme ucu projeksiyonunun olmamasıdır. Bazı durumlarda meme ucu projeksiyonu için cerrahınız dolgu maddeleri kullanmanızı önerebilir. Bu durumda en gerçekçi ve üç boyutlu gözüken meme ucunu yaratabilecek cerrahın ya da mikropigmentasyon uzmanının araştırılmasında yarar vardır.

Cerrahınız ya da uzmanınız kalan meme ucunuzun ya da derinizin rengine en yakın rengi yakalayabilmek için pigmentleri karıştıracaktır. En iyi görünüm birkaç ziyaretle yakalanacaktır, ayrıca her dövmede olduğu gibi pigment zamanla aşınacaktır ve rengin tekrar eklenmesi gerekecektir.

Riskler ve Komplikasyonlar

Öncelikle, graftın veya flepin yerinde kalmama olasılığı vardır. Eğer durum bu olursa, ayriyeten bir ameliyat gerekebilir. Ayrıca eğer genel anestezi gerekirse, olağan riskler geçerlidir, bununla birlikte ameliyatın riskleri de vardır: istenmeyen yara oluşumu, aşırı kanama ya da hematom, deri kaybı (doku ölümü), pıhtı oluşumu, yağ pıhtısı deri renginde değişiklik veya dağınık pigmentasyon, anestezi riskleri, ısrarcı ödem (şişkinlik), asimetri, deride his değişimi, ısrarcı ağrı, sinirler, kan damarları, kaslar, ciğerler ve abdominal organlar gibi derin yapılarda zarar, derin damar trombozu, kardiyak ve pulmoner komplikasyonlar, tatmin edici olmayan estetik sonuçlar ve ek bir ameliyatın gerekliliği.
Ameliyattan sonra şunlar olursa hemen doktorunuzu arayınız: göğüs ağrısı, nefes tıkanıklığı, olağan olmayan çarpıntılar, aşırı kanama.

Ameliyattan Sonra

Takibi işlem yapışkan olmayan gazlı bez ve fazla miktarda merhemin göğsünüze uygulanması ve cerrahi bantla tutturulmasıdır. Bezler ilk birkaç gün birkaç saatte bir değiştirilmelidir. Rekonstrüksiyonunuzun bir parçası olarak dövme yapıldıysa, dövmeniz çoğunlukla kan ve mürekkep karışımı halinde olacaktır. Dövmenin kurumamasını ya da dövmeyle kumaş arasında fazla sürtünmenin engellenmesini sağlamak önemlidir.
Kan yüzünden, iyileşmeden sonra dövmenin rengi daha koyu gözükecektir. İyileşme süresince, kabuklar oluşacak ve düşecek, dolayısıyla dövmenin kendi rengi açığa çıkacaktır. Çıkarmak için kabukla oynamayın. Eğer kabuk erkenden çıkarılırsa, yeni kabuk oluşacak ve dövmeden çok fazla pigment alacaktır.

İyileşme Süreci

Meme ucu ve aerola rekonstrüksiyonu çoğunlukla yatış gerektirmeyen, saatlik işlemlerdir. Çoğu hasta ağır ağrı kesicileriyle tedavi edilebilecek ağır ağrı ya da rahatsızlık hissedeceklerdir ve birkaç gün içerisinde normal aktivitelerine geri döneceklerdir.

Her ameliyatta olduğu gibi, bütün bu yönetmeliklerin hastanın sağlığına, kullanılan tekniklere ve ameliyatın diğer değişkenlerine bağlı olarak değişeceğini anlamak önemlidir. Ayrıca, iyileşme süresince operasyon bölgesini zorlamamak, aşındırmak ya da hareket ettirmemek önemlidir. Herhangi bir aşırı ağrı doktora bildirilmelidir.

Yara Oluşumu ve His

Eğer rekonstrüksiyon sadece dövmeyle yapıldıysa yara oluşumu söz konusu değildir. Flap rekonstrüksiyonunda, genellikle meme ucu ve aerola bölgesinde saklanan küçük yaralar oluşur. Eğer graft tekniği kullanıldıysa, yeni aerola çevresinde yuvarlak halinde bir yara oluşumu gözlenir. Ayrıca bir yara da donör bölgesinde mevcuttur.

Rekonstrüksiyon için kullanılan metottan ayrı olarak, oluşan yeni meme ucundaki hissin kalan meme ucundan (doğal memedeki) farklı olacağı gerçeğine hazırlanmak önemlidir.