Çoğu bulaşıcı göz iltihabı, soğuk algınlığına da neden olan virüslerden kaynaklanır ve belirtileri soğuk algınlığı gibi 5-7 gün içinde yok olur.

Virütik enfeksiyonunun aktif olduğu süre boyunca hastalığın bulaşma riski çok yüksektir. Ellerin yetersiz ya da hiç yıkanmaması genelde göz iltihabının bulaşmasına en çok neden olan şeydir. Kirli parmak uçları, virüsün dokunulan yere ve insanlara bulaşmasına neden olur.

İlkokullar ve kreşler göz iltihabı salgınına karşı oldukça müsaittir. O yüzden, göz iltihabı geçiren bir öğretmenin yeri diğer öğretmenler tarafından doldurulmalıdır.

Bilinmesi gereken gerçek şudur ki, diğer virütik enfeksiyonlarda olduğu gibi göz iltihabının en bulaşıcı olduğu dönem, göz henüz iltihaplanmadan önceki dönemdir. Enfeksiyonun 3. ya da 4. gününde kişiyi evde tutmanın pek bir faydası olmayacaktır. Etkili olabilmek ancak okul hemşirelerinin bir medyum gibi hangi öğrencilerin birkaç gün içinde göz iltihabı olacağını öngörmeleriyle mümkündür ki zaten böyle bir yetenekleri olsaydı milli piyango oynarlardı!

Okul sistemleri ve kreş kurumları gözü iltihaplı çocukların evde kalmasını sağlayan önlemler alır. Bunların çoğu, gözde iltihap olduğu sürece bir başkasına bulaşma ihtimaliyle bakteriyel bir salgına karşı alınmış önlemlerdir. Ama ne yazık ki çoğu göz iltihabı virütiktir ve bakteriyel iltihaplardan farklı bir şekilde seyreder. Tabii sistemi eleştirecek değiliz, sadece göz iltihabı olan bir çocuğun 5. günden itibaren artık bulaşıcı olmadığını bilmeniz yeterlidir.

Kızarıklığı çok kafaya takmayın. Bu, kanın dokuya hücum etmesinden (hiperemi) kaynaklanır, yani iltihaplanan dokunun virüs geçtikten sonraki durumudur. Göz bir hafta boyunca daha pembe ya da kırmızı görünebilir.

Çocuğunuz genel olmayan göz iltihabı belirtileri (gözde ağrı, aşırı kızarma, aşırı akıntı, görme netliğinde azalma) sergilerse her zaman olduğu gibi doktorunuza başvurun.