Sadece gelişmiş ülkelerde 100.000’in üzerinde insan organ bağışı bekliyor. Ne yazık ki binlercesi, uygun organın bulamıyor ve ikinci bir hayat şans elde edemiyor.

Organ ve dokularınızı bağışladıktan sonra öldüğünüzde vücudunuza ne olacağı hakkında düşünmek zor olabilir. Ama organ donörü olmak değerli ve hayati bir karardır.

Organ bağışını anlamak seçiminiz hakkında daha iyi hissetmenizi sağlayabilir. Yanlış olması muhtemel bilgiler nedeniyle donör olma kararınızı ertelediyseniz, aşağıda organ bağışıyla ilgili yaygın yanlış kanı ve kaygılara cevaplar bulabilirsiniz.

Yanlış Kanı: Organlarımı bağışlamayı kabul edersem hastane personeli hayatımı kurtarmak için çok uğraşmaz.

Gerçek: Tedavi için hastaneye gittiğinizde doktorlar sizin hayatınızı kurtarmaya odaklanır. Sizinle, uzmanlığı acil durumunuza uygun bir doktor ilgilenir. Bakımınızdan sorumlu doktorun organ nakliyle ilgisi yoktur.

Yanlış Kanı: Organ bağışı dinime aykırı.

Gerçek: Organ bağışı dinlerin çoğuyla tutarlıdır. Buna Katoliklik, Protestanlık, İslam ve Yahudiliğin birçok mezhebi dahildir. Eğer inancınızın organ bağışıyla ilgili duruşundan emin değilseniz ya da bu konuda rahat değilseniz bir din adamına sorun. Başka bir seçenek de, mezhebinizin organ bağışı ve nakliyle ilgili görüşlerini bulabileceğiniz resmi internet sitelerini incelemektir.

Yanlış Kanı: 18 yaşından küçüğüm. Bu kararı vermek için çok gencim.

Gerçek: Bu yasal anlamda doğrudur. Ancak aileniz bu karara yetki verebilir. Organ bağışı yapmak istediğinizi ailenize açıklayabilirsiniz ve onlar da istediğiniz şeyin bu olduğunu bilerek onay verebilir. Çocukların da organ nakline ihtiyacı vardır ve genellikle yetişkinlerin sağlayabileceğinden daha küçük organlara ihtiyaç duyarlar.

Yanlış Kanı: Organ bağışı için çok yaşlıyım. Kimse benim organlarımı istemez.

Gerçek: Organ bağışı için tanımlanmış bir yaş sınırı yoktur. 70’li ve 80’li yaşlardaki donörlerden başarıyla organ nakli yapılmıştır. Organlarınızın kullanımıyla ilgili karar sıkı tıbbi ölçütlere bağlıdır, yaşa bağlı değildir. Kendinizi peşinen yetersiz görmeyin. Doku ve organlarınızın nakil için uygun olup olmadığına dair kararı ölümünüzden sonra doktorlara bırakın.

Yanlış Kanı: Çok sağlıklı değilim. Kimse benim doku ve organlarımı istemez.

Gerçek: Önceden organ bağışı yapmanıza mani olan çok az durum vardır. Organ kullanımıyla ilgili karar sıkı tıbbi ölçütlere bağlıdır. Bazı organlarınızın nakil için uygun olmadığı ortaya çıkabilir ama diğer organ ve dokular iyi olabilir. Kendinizi peşinen yetersiz görmeyin. Doku ve organlarınızın nakil için uygun olup olmadığını ölüm anınızda ancak tıp uzmanları belirleyebilir.

Yanlış Kanı: Böbreklerimden birini hemen bağışlamak istiyorum ama ailemden birinin ihtiyacı olmadıkça buna izin verilmez.

Gerçek: Bu eskiden doğru olsa da artık değil. Uzak bir akraba, arkadaş ya da yardım etmek istediğiniz tamamen yabancı birine, belirli bağış merkezleri aracılığıyla böbreğinizi bağışlayabilirsiniz. Eğer canlı bir donör olmaya karar verirseniz, risklerin farkında olup olmadığınız ve bunu finansal kazanç için yapmadığınızdan emin olmak için yoğun bir sorguya alınacaksınız. Ayrıca böbreklerinizin iyi durumda olup olmadığını ve sadece bir böbrekle sağlıklı bir yaşam sürdürüp sürdüremeyeceğinizi belirlemek için testlere tabi tutulacaksınız.

Yanlış Kanı: Zengin ve ünlü insanlar, bir donör organına ihtiyaçları olduğunda listesinin başına alınıyor.

Gerçek: Konu organların dağıtımı olduğunda, zengin ve ünlülere öncelik verilmez. Ünlülere nakil yapıldığında geniş kitlelere duyurulduğu için öyleymiş gibi görünebilir, ama herhangi birinden farklı şekilde tedavi edilmezler.

Yanlış Kanı: Organlarımı bağışlarsam bunun giderleri ailemden tahsil edilecek.

Gerçek: Asla organ donörünün ailesinden bağış ücreti alınmaz. Aileniz hayatınızın kurtarılması için gösterilen son çabaların maliyetinden sorumlu tutulur ve bu maliyet bazen organ bağışının maliyetiyle karıştırılabilir. Organların alınma maliyetleri naklin yapılacağı alıcıya aittir.