• İçindekiler
• Nedir
• Neler Yiyebilirsiniz
• Nasıl İşe Yarıyor
• Uzmanlar Ne Diyor
• Düşünceler

Nedir

Perricone Diyeti’nin Vaat Ettikleri

Alışık olduğumuz diyetlerin aksine Perricone diyeti –en azından şimdiki haliyle- yalnızca kilo vermeye odaklanmıyor. Bunun yerine, dermatolog Nicholas Perricone, daha genç görünümü ve uzun ömrü garantileyen bir beslenme ve takviye programı yarattığını iddia ediyor.

Sadece bununla da kalmıyor. Perricone, bu diyetin ayrıca her organda enfeksiyonu önlediğini, metabolizmayı düzelttiğini, ruh haline olumlu etki yaptığını, herhangi bir hastalık karşısında kalbin direncini artırdığını, kanser riskini azalttığını, kemik yoğunluğunu artırdığını, cildi düzelttiğini, bağışıklık sistemini canlandırdığını ve tüm bunlardan sonra muhtemelen de kilo verdirdiğini vurguluyor.

Michigan Devlet Üniversitesi Tıp Bölümü’nde profesör olan Perricone’un ismi son birkaç yıldır her yerde karşımıza çıkıyor. Perricone’un kendi markası, takviye ve cilt bakım ürünleri (ya da onun deyişiyle kozmetik-ilaçları) kendi web sitesinin yanı sıra pahalı alışveriş merkezlerinde ve özel kliniğinde satılıyor. Ayrıca çoğu çok satanlar listesine giren birçok kitap da yazdı. Bunlardan bazıları:

• The Perricone Weight-Loss Diet: A Simple 3-Part Plan to Lose the Fat, the Wrinkles, and the Years (2007) (Perricone Zayıflama Diyeti: Yağları, Kırışıklıkları ve Yılları Kaybettiren 3 Bölümlük Basit Diyet Programı)
• Dr. Perricone''s 7 Secrets to Beauty, Health, and Longevity: The Miracle of Cellular Rejuvenation (2007) (Dr. Perricone’un Güzellik, Sağlık ve Uzun Ömre Dair 7 Sırrı: Hücre Yenilenmesi Mucizesi)
• The Perricone Weight Loss Diet (2005) (Perricone Zayıflama Diyeti)
• The Clear Skin Prescription: The Perricone Program to Eliminate Problem Skin (2004) (Pürüzsüz Cilt Reçetesi: Problemli Ciltleri Düzeltmede Perricone Diyeti)
• The Perricone Promise (2004) (Perricone Vaadi)
• The Acne Prescription: The Perricone Program for Healthy Skin at Every Age (2003) (Akne Reçetesi: Her Yaşta Sağlıklı Cilt için Perricone Diyeti)
• The Perricone Prescription (2002) (Perricone Reçetesi)
• The Wrinkle Cure (2000) (Kırışıklıkların Sonu)

Peki, bu diyetin farklılığı nedir? Her moda diyetin mutlaka savaş açtığı bir suçlu vardır; Perricone diyetininki de ödemdir. Perricone’un savunduğu temel düşünce, ödemin kırışıklıklar, akne ve diğer cilt problemleri ile birçok sağlık sorunun özündeki neden olduğudur. Peki, ödeme yol açan nedir?  Yiyecekler ve vücudun bunlara şişkinlikle tepki vermesi. Perricone kötü yiyecek seçiminin “kırışıklıklar, dejeneratif hastalıklar ve hızlı yaşlanma ile doğrudan ilişkisi bulunur,” diyor.

Onun diyetini ve takviyelerini uygulamakla cilt bakım ürünlerini düzenli olarak kullanmanın yaşlanma sürecini tersine çevirdiğini iddia ediyor. Perricone, tasarladığı diyetin uygulayıcısını üç gün gibi kısa bir süre içinde genç göstereceğini söylüyor.

Perricone’un bazı önerileri, kabul görmüş bilimsel verilere dayanıp kulağa mantıklı gelse de diğerleri biraz havada kalıyor. Perricone sürekli olarak kendi araştırmalarından bahsedip duruyor ama bunların çok azı, dışarıdan araştırmacılar tarafından yayımlanmış veya eleştirilmiş. Perricone bir yandan büyük iddialarda bulunuyor ancak yarattığı diyet son derece kısıtlayıcı, pahalı ve ortaya attığı iddiaların çoğu da bilimsel olarak kanıtlanmamış.

Neler Yiyebilirsiniz

Perricone Vaadi’nde Neler Yiyebilirsiniz?

Perricone Vaadi diyeti, katı kurallardan oluşur. Perricone, ödeme yol açtığını söylediği yiyecekleri tamamen kesmenizi ister. Yasaklı yiyeceklerin listesi uzundur. Bunlar:

• İçki
• Ekmek (özellikle baget etmek ve kruvasan)
• Un
• Kahve
• Kahvaltı gevrekleri (yulaf ezmeleri hariç)
• Kuru meyve ve tahıl gevreği ile yapılan kahvaltı (granola)
• Ördek
• Kırmızı et
• Meyve suyu
• Üzüm, mango, portakal, papaya, kuru üzüm, karpuz gibi birçok meyve
• Havuç, mısır, bezelye, patates, balkabağı gibi birçok sebze
• Makarna
• Pizza
• Turşu
• Pirinç
• Gazlı içecekler (diyet olanları da dâhil)
• Şeker
• Sert ve yağlı peynirler

Perricone, protein, omega-3 yağ asitleri ve antioksidanlar açısından zengin yiyecekler yemenizi öneriyor. Ona göre yararlı yiyecekler:

• Alaska somonu (kesinlikle çiftlik somonu olmayacak)
• Ton, kalkan, dil balığı, alabalık gibi diğer balıklar ve kabuklu deniz ürünleri
• Hindi
• Yumurta
• Yoğurt
• Bol yapraklı yeşillikler, soya filizi, brokoli, kuşkonmaz, mantar,  renkli biberler ve domates gibi sebzeler
• Çilek, yabanmersini, frambuaz, kiraz, elma, armut ve bazı kavun türleri
• Avokado
• Zeytin
• Tam arpa
• Baklagiller
• Yulaf
• Fındık, ceviz gibi işlenmemiş kabuklu yemişler
• Yeşil çay
• Kekik, zencefil, kırmızıbiber ve fesleğen gibi baharatlar
• Su (günde 8-10 bardak arası)

Perricone bu yiyeceklere ek olarak günde 25’ten fazla takviye almanızı öneriyor. Bunun için, kendi web sitesi ve bazı mağazalarda bulunabilen kendi markasını öneriyor.

Nasıl İşe Yarıyor

Perricone Vaadi Diyeti Nasıl İşler?

Perricone Diyeti üç temel bölümden oluşur.

Diyet:  Perricone, sabah kahvaltısı, öğle yemeği, akşam yemeği ve iki ara öğün olmak üzere günde beş öğün yenmesini tavsiye ediyor. Ayrıca “süper yiyecekler” diye adlandırdığı somon ve çilek, frambuaz, yabanmersini gibi meyvelerden bolca tüketilmesini öneriyor. Buna ek olarak karbonhidrattan önce her zaman protein yenmesini söylüyor. Kitabında mönü planları ve yemek tarifleri de yer alıyor.

Takviyeler: Perricone, sabah kahvaltısı ve öğle yemeklerinde, günde 25’ten fazla takviye alınmasını ve bunların kendi markasından olmalarını öneriyor.

Cilt bakım ürünleri: Perricone’un ayrıca yüz temizleyicisi, tonik, krem, dudak dolgunlaştırıcı ve nemlendiriciler olmak üzere zengin bir cilt bakım ürün yelpazesi de bulunuyor.

Perricone, bu üç adımın yanı sıra günde az 20-30 dakika arası egzersiz yapılmasını tavsiye ediyor.

Perricone yiyecek seçeneklerinde glisemik gösterge tablosunu baz alıyor. Bu tabloda yiyeceklerin kan şekerine olan etkisi gösteriliyor. Perricone, yüksek glisemik değeri olan yiyeceklerin tüm vücutta şişmeye yol açtığını belirtiyor.

Ancak uzmanlar, yüksek glisemik değeri olan yiyeceklerin herkese zararlı olup olmadığı hakkında fikir birliğine varmış değil. Ayrıca, hepimizin yaptığı gibi bir yiyeceği başka bir yiyecekle karıştırdığınızda vücudun glisemik tepkisi de değişmiş olur.

Uzmanlar Ne Diyor

Bilimsel Açıdan Karşı Görüşler

Perricone Diyeti’nin bazı yönleri sağlam bilimsel verilere dayanıyor. Ödemi ciddi bir sağlık problemi olarak tanımlayan uzmanların sayısı giderek artıyor. Ödemin artrit ve bazı kalp rahatsızlıklarına yol açtığı biliniyor.

Omega-3 yağ asitlerinin kalbe olan faydaları yadsınamaz. Bazı araştırmalar ruh halindeki iniş çıkışlara bile faydası olduğunu gösteriyor. Ayrıca, birçok araştırmacı bu sayede yaşlanmanın terse döndürüleceğini de belirtiyor. İçeriğinde bol somon, çilek, frambuaz ve yabanmersini gibi meyveler olan diyetlerin vücuda yararı tartışılmaz.

Bu diyetteki sorun, Perricone’un bilimsel verileri gereğinden fazla abartması. Verilerden, araştırmaların tam olarak arkasında duramayacağı abartıda ve tuhaflıkta sonuçlar çıkarıyor.

Kitabında belirttiği üzere “Bir kırışık, özde bir yaradan farksızdır,” gibi dramatik ve endişeye sebep olacak beyanlarda bulunuyor. Şekerin toksik bir madde olduğunu iddia ediyor. Organlarımız ve eklemlerimizin tahribatına yol açtığı gibi “vücudumuzdaki yaşayan her hücrenin yavaş yavaş ölmesine” neden olduğunu söylüyor.

Perricone’un çizdiği dünyada her öğün, adeta tehlikelere karşı yapılan bir savaş gibi. Ona göre, portakal suyu, bir kâse yağsız sütlü gevrek, muz, düşük kalorili lifli bir kek yanında biraz margarin ve bir fincan kahveden oluşan bir sabah kahvaltısının sonuçları korkunç olabilir. Böyle bir kahvaltı “hızlı yaşlanmaya, kalp hastalığı ve her tür kanser riskini arttırmaya, hafıza kaybına ve zihnin tamamen çökmesine” neden olabilir. Böyle bir öğün yüzünden olumsuz bir ruh hali, “kırışıklıklara ve bitkinlik kaçınılmazdır,” diyor.

Perricone Snickers çikolatasının bu tür bir kahvaltıdan daha yararlı olduğunu iddia ediyor. En azından vücutta çok daha az bir şişkinlik yaratacağını söylüyor. Ancak bu görüşü destekleyecek bir beslenme uzmanı bulmak için epey aranmanız gerekebilir.

Perricone Diyeti Üzerine Uzman Görüşleri

Uzmanlar Perricone Diyeti’nin bazı yönlerini övse de, birçok konuda da kafalarında soru işaretleri oluşuyor.

Genelde, kimsenin Perricone’un söylediği şeylerden zarar göreceğini düşünülmüyor. Okyanus balıkları, meyve ve sebze tüketmek ve sık aralıklarla ölçülü yemek gibi öneriler gayet yerinde bulunuyor.

Buna karşın, Perricone diyetinde yer alan yiyeceklerin çok kısıtlayıcı olduğu da belirtiliyor. Perricone diyeti, sağlıklı yiyeceklerden oluşsa bile bazı gruplarla ilgili sınırlamalarının, Beslenme Rehberi’ndeki önerilere ve beslenme adına yapılan araştırmaların çoğuna ters düştüğüne dikkat çekiliyor.

Perricone’un glisemik göstergesi fikrine katılmayan uzmanlar ise yüksek glisemik değeri olan yiyeceklerin etkilerinin ne olduğu henüz kanıtlanmadığını belirtiyor.

Ayrıca Perricone’un kendi takviye ve cilt bakım ürünlerinin satıcılığını yapması da doğru bulunmuyor.

Bu durum, beraberinde bazı kremler ve takviyeleri dayatarak birçok kişinin aylık market alışverişinden pahalıya patlayan bir diyet kesinlikle kırmızı alarmdır, şeklinde açıklanıyor.

Uzmanlar, diyetin bazı kişilere uygun olamayacağını da söylüyor. Doktora danışmadan kimsenin vitamin takviyesi almaması gerektiğini vurguluyorlar. Bu takviyelerin çoğu, alınan düzenli ilaçlarla bir reaksiyona neden olup bazı sorunlara yol açabilir. Kan sulandırıcı ilaç kullananların diyete başlamadan önce mutlaka doktorlarına danışmaları öneriliyor. Ayrıca hamile kadınlar (veya hamile kalmak için uğraşanlar), özellikle yüksek miktarda cıva içeren ton balığı gibi fazla balık tüketimine karşı uyarılıyor.

Perricone Diyeti’nin arkasındaki pazarlama ise kusursuz. Gene de çoğu kişi bu diyeti denemeden önce oturup bir düşünmeli. Bir diyetin yaşlanma etkilerini tersine çevirebileceğine gerçekten inanıyor musunuz? Ben inansaydım, mutlaka denerdim ama maalesef inanmıyorum, diyen uzmanlar da var.

Düşünceler

Kafa Yorulması Gereken Noktalar

Öncelikle temel olarak birileri size röntgen gözlükleri, evde uygulayacağınız bir simyacılık kiti veya ölümsüz gençliğin sırlarını pazarlamaya çalıştı mı, bunlara şüpheyle yaklaşmalısınız. Perricone, ölümsüz gençliğe benzer bir şey vaat ediyor. Perricone Vaadi adlı kitabın kapağında büyük puntolarla diyetin “yaşlanma etkilerinin tersine çevrilmesi”ne yardımcı olduğu yazıyor.

Bu hafife alınmayacak, cüretkar bir iddia. Perricone eğer gerçekten bunu başarabilseydi dünyanın en ünlü doktorlarından biri olurdu. Şu güne kadar tıp çevreleri bu iddialar karşısında ikna olmuş değil.

Perricone diyeti birkaç açıdan sorunlu özelliklere sahip. Birçok yiyeceği kısıtlayan ve bazı yiyecek gruplarını toptan listeden çıkaran diyetler, uygulaması riskli, aşırı uç beslenme tarzlarıdır. Ayrıca bu tip kısıtlamalar, diyetin uzun vadede uygulanmasını da zorlaştırır.

Perricone diyetini uygulamak aynı zamanda fazlasıyla pahalıya da patlayabilir. Bu diyeti uygulamak için Courtney Cox kadar para kazanmanız gerekmese bile diyeti karşılamak için aslında o kadar kazansanız hiç fena olmaz. Önerilen yiyecekler bile (somon, frambuaz, yabanmersini v.s) başlı başına el yakmaya yetecek kadar pahalı.

Bu yetmezmiş gibi, Perricone’un kozmetik-ilaçları da cabası. Web sitesinde de görüldüğü üzere iki-üç aylık cilt bakım ürünlerinin fiyatı 600 TL’nin üzerinde bir fiyata mal oluyor. Bir aylık “Cilt ve Vücut Takviyeleri” dediği ilaçların fiyatı yaklaşık 250 TL. Ürünlerinin yalnızca pahalı alışveriş merkezlerinde satılıyor olması zaten bu ürünleri ne tür kişilerin aldığının en açık göstergesi.

Bazı kişiler Perricone’nun abartılı tarzından da rahatsız olabilir. Doktorluk mesleğini arkasına alarak ortaya koyduğu fikirlerde sınır tanımıyor. “Devrim yaratan buluşlarını” ilan etmekte veya modeller ve rock şarkıcılarından oluşan muhteşem müşteri listesinden bahsetmekte hiç de çekingen bir tavrı yok.  

Belki ileride yapılacak araştırmalar ve zaman Perricone’u haklı çıkarır ama şu an için onun iddialarını destekleyen bilimsel araştırma bulunmamakta.

Perricone Diyeti’ni yapacak zamana, azme ve paraya sahipseniz, diyeti deneyebilirsiniz. Size zarar verecek bir yanı yoktur ama gene de başlamadan önce doktorunuzun mutlaka fikrini almalısınız. Şunu unutmayın; tarih, Gençlik Kaynağı’na ulaşmayı maalesef kimseye nasip etmemiştir.