İnsanların çoğu, hırıltılı nefes almayı astımın ana işareti olarak görür. Ancak başka alışılagelmiş astım belirtileri de vardır.

Gece Astımı

Gece astımı

Gece astımı, en bilinen astım tipidir. Astım hastalarının yüzde 90’dan fazlası, geceleri hırıltılı nefes alır ve öksürür. Astım belirtileri, gece yarısından sabah 8’e kadar görülür. Bunlar, hastalarda uyku bozukluğu ve uykusuzluğun başlıca nedenleridir. Astımlı hastalarda uyku bozukluğu, astım belirtilerinin yeterince kontrol altına alınamadığını gösterir. Bu durumda hemen doktora başvurmanız ve astım ilaçlarınızın gözden geçirilmesi gerekir.

Gece astımı sırasında, hastaların akciğer fonksiyonları yüzde 50 kadar azalır. Bunun nedenleri çok belirgin değildir. Fakat olası açıklamalar şöyledir:

  • Toz akarları veya hayvan tüyü ve derisi gibi alerji yapan maddelerle geceleri temas etmek
  • Geceleri hormon seviyesindeki değişme (Örneğin Kortizol, histamin, epinefrin sonucunda solunum yollarındaki tepkisellik artar.)
  • Yatak odasında, astımı tetikleyen maddelere uzun süre maruz kalma
  • Yatma pozisyonuna bağlı olarak, mide asidinin yemek borusunda buharlaşması, mide ekşimesi ve astım
  • Gündüz karşılaşılan astım tetikleyicilerine geç reaksiyon verme
  • Solunum sistemindeki soğumanın, ana solunum sisteminde spazma neden olması
  • Sinüzit ve geniz arkası akıntısı
  • Uyku apnesi

Gece astımının teşhisi için, solunan hava miktarı sabah ve akşam nefes ölçerle ölçülür. Nefes ölçerdeki akşam ve sabah ölçümleri arasındaki fark, yüzde 20’den fazlaysa teşhis gece astımıdır.

Astım Taklidi

Astım taklidi yapan sağlık sorunları

Bazı sağlık sorunları astıma benzer belirtiler gösterebilir, bu da doktorun doğru teşhis koymasını zorlaştırır.

Kardiyak Astımı: Kardiyak astımı genellikle, kalp yetmezliğinden dolayı nefes darlığı ve hırıltılı nefes alan yaşlılarda görülür. Kalbin yeterli kanı pompalayamayacak kadar zayıf olması halinde, akciğerde sıvı toplanır, hırıltılı nefes alma ve nefes darlığı yaşanır. Kalp yetmezliğinin tedavisinde, sıvı söktürücü ilaçlarla akciğerlerdeki fazla su atılır ve kalp kaslarının daha fazla kan pompalaması için ilaç verilir. Kalp yetmezliği kontrol edilirse, hırıltılı soluma azalır. Bazı insanlarda hem astım hem de kalp yetmezliği aynı zamanda olur. Bu hastalar her iki hastalık için de tedavi görerek, yaşam kalitelerini arttırabilirler.

Diğer Alerjik Sorunlar

Astım ve diğer alerjik reaksiyonlar

Nefesle alınan küf parçacıkları, kuş tüyü ve dışkısı solunum yollarında ve akciğerlerde alerjik reaksiyona sebep olur. Örneğin aspergilloz denen mantarın neden olduğu, solunum yollarındaki alerjik reaksiyona, alerjik bronkopulmoner aspergilloz adı verilir. Bu alerjenlerden etkilenmiş kişilerde, genellikle astım görülür. Bunun tedavisi, solunum yollarını bronkodilatörle açmak ve steroid kullanımı ile uzun vadede tetiklemeyi azaltmaktır. Akciğer dokuları, nefesle alınan bakteri, yosun ve kuş atıklarına alerjiyle tepki verdiğinde, bu aşırı hassasiyet zatürreye neden olur. Bu hastalığın akut astımdan farkı, hırıltılı nefes yerine yüksek ateş ve röntgende zatürre belirtisi görülmesidir. Aşırı hassasiyete yol açan zatürre, alerjen maddelerden uzaklaşarak ve steroid kullanarak tedavi edilir.

Spor Astımı

Spor astımı

Spor, en bilinen astım tetikleyicidir. Göğüs sıkışmasına, nefes darlığına ve astımlı hastaların yüzde 80-90’ında görülen öksürük gibi şikayetlere neden olabilir. Astım belirtileri, egzersize başladıktan 10 dakika sonra veya egzersiz bittikten 5-10 dakika sonra başlar. Bununla beraber bazı kişilerde bu belirtiler 4 ila 8 saat sonra ortaya çıkar. Spor astımı her yaştan insanı etkileyebilir, fakat çocuklarda ve genç yetişkinlerde çok yaygındır. Amatörlerden profesyonellere, hatta olimpiyat atletlerine kadar herkes, spor astımından etkilenebilir.

Hastaların çoğunda spor astımı tedavi edilebilir veya engellenebilir. Astımlı çocukların ve yetişkinlerin spor ve egzersizlere tam katılımına izin verilir. Düzenli egzersiz kalp, kan dolaşımı, kaslar -ki buna nefes almakta kullanılan kaslar da dahildir- ve zihin sağlığı için gereklidir. Bununla birlikte, düzenli spor yapmak astımı tedavi etmez.

Spor astımı, egzersizle oluşan astım belirtilerinin teşhisiyle anlaşılır. Belirtiler çok net değilse, doktor tarafından solunum testleri ve başka egzersizler sonucu teşhis edili

Sağlık Sorunları

Astımı kötüleştiren sağlık sorunları

Gastro Ezofageal Reflü Hastalığı (GERD)

GERD, yiyeceklerin mideden tekrar ağıza gelmesiyle veya mide asidinin yemek borusuna akmasıyla oluşur. Bu asit, boğazın arka kısmına gelir ve akciğerlere ulaşır. GERD, her zaman olmasa da, çoğunlukla yemeklerden sonra mide yanmasıyla ilgilidir. Bazı hastalarda görülen reflü, mide yanması şeklinde belirmez. Bunun yerine öksürük, hırıltılı nefes ve boğaz ağrısı biçiminde görülür.

Yemek borusunda yükselen ve akciğerlere giden asit, bronşlarda kasılmaya, hırıltıya ve öksürüğe neden olur. Bronşlarda reflüye bağlı kasılma, gece uykusunda artar. İlginçtir ki reflü, astımlı hastalarda sık görülür. Bazı doktorlar astımın kendisinin veya astım tedavisinin, hastaların reflüye eğilimini artırdığına inanır. Mesela teofilin, ağızdan alınan astım ilaçları (bronkilatörler) yemek borusundaki kasları gevşeterek reflüyü arttırır. (Bu kaslar sıkışarak asidin ağıza gelmesine engel olur.) Gece astımının veya şiddetli astımın tedavi edilmesi, öksürük ve hırıltılı solunumu da azaltır. Reflü tedavisi için alınabilecek önlemler arasında; yatağın baş tarafının yükseltilmesi, kilo vermek, baharatlı yiyeceklerden uzak durmak, kafein, alkol ve sigara tüketiminden kaçınmak sayılabilir. Prilosec, Protonix, Aciphex, Prevacid ve Nexium gibi proton pompa inhibitörleri midedeki asit üretimini engeller ve reflülü astım tedavisinde etkilidir. İlacın cevap vermediği nadir durumlarda, şiddetli reflüyü durdurmak için ameliyat yapılır.

Astım ve saman nezlesi

Saman nezlesi ve astım doğrudan bağlantılıdır. Alerjik saman nezlesi, astım oluşumu için risk faktörüdür. Astımı olanların yüzde yüzde 78‘inde saman nezlesi vardır.

Birçok hasta, solunum yolu rahatsızlıkları ve astım belirtilerinin (hapşırık, burun tıkanıklığı, burun akıntısı ve burunda kaşıntı) aynı zamanda başladığını hatırlar. Bazı hastalarda ise, astım belirtileri saman nezlesinden önce veya sonra görülür. Ancak, alerjik astımı olan bütün hastalarda saman nezlesi de vardır. Alerjik astım, en bilinen astım tipidir. Ayrıca alerjik saman nezlesi olan hastaların üçte biri, astım olurlar. Her iki hastalığı birden taşıyan hastalarda daha şiddetli astım atağı görülür ve tedavisi için daha kuvvetli ilaçlara ihtiyaç duyulur.

Saman nezlesi olan hastalar, öksürük veya hırıltılı nefes almaya karşı uyanık olmalı ve doktorlarını doğru biçimde bilgilendirmelidirler. Bu durumda, bazen alerji testi yapılır ve alerjiyle astım tetikleyiciler belirlenir. Alerji aşısıyla astım belirtileri azaltılır ve ek olarak, akciğer fonksiyon testiyle rahatsızlığın astım olup olmadığı tespit edilir.

Alerjik nezle ve astım arasındaki bağlantının sebepleri:

  • Burun ve bronşlar hemen hemen aynı tip dokuya sahiptir.
  • Üst solunum yollarının (nasal boşluk) ve alt solunum yollarının (bronşlar) sinirleri birbiriyle bağlantılıdır. Üst ve alt solunum yolları, solunum sırasında aynı havayı teneffüs ederler. Alerji yapan maddeler solunum sistemi boşluğuna girdiğinde, solunum yolunun sonundaki sinirler uyarılır. Bu uyarı, sinirsel refleks sinyalini üst ve alt solunum yolundaki dokulara gönderir. Bu sinyaller, solunum yolları boşluğunda sıvı birikmesine ve balgam oluşumuna, bronşlarda daralmaya ve akut astıma neden olurlar. Buna bazen nazo-bronşal refleks denir.
  • Solunum yollarındaki tıkanma, ağızdan nefes almaya sebep olur. Ağızdan solumada hava burundan geçmediği için, alerji ve tahriş yapan maddelerden temizlenmez, ısınmaz ve nemlenmez. Bu uygunsuz solunumun, bronşlarda aşırı aktivitiye sebep olma ihtimali yüksektir ve bunun sonucunda astım belirtileri oluşur. Özellikle uyku sırasında burun boşluğundan geriye ve bronşlara akan balgam ise, bronşiti arttırır.

Astım ve Sinüzit

Doktorlar yıllarca astım ve sinüzit arasındaki bağlantıları incelediler. Sinüzitli hastaların yüzde 15’inde astım da olduğu görüldü.

Şiddetli astımı olan hastaların ise, yüzde 75’inde sinüzit de vardır. Yanı sıra, astımlı hastaların sinüzit olmaları halinde, astım belirtilerinin arttığı görülür. Bu nedenle, sinüzit tedavi edildiği zaman astım da iyileşir.

Astım ve sinüzit arasındaki ilişkinin nedenleri, astım ve saman nezlesi ilişkisi için söylenenlere benzer:

  • Enfeksiyonlu balgam sinüslerden bronşlara doğru akar ve bronşite sebep olur. Balgamın sebep olduğu yanma, astımı arttırır.
  • Bugüne dek toplanan veriler burun, sinüs ve solunum yollarındaki nöral reflekslerin uyarılması tezini doğruluyor. Sinüzit ‘sinobronşiyal refleksi’ başlatır ve astımı arttırır.

Bu iki hastalığın birbiriyle bağlantılısı daha iyi araştırıldığında, astımı kontrol altına almak kolaylaşabilir, hatta bu ortak durumun tedavisine imkan verebilir.

 

Prof. Dr. Barbaros ILIKKAN

hocam bende astım var ventolin kullanıyorum önerebileceğiniz başka ilaçlar varsa sevinirim yaşım 13... devamı