Sedef, kronik bir cilt hastalığıdır. Derideki görünür döküntüleri ve pul pul oluşumları bazı unsurlar tetikler. Hastalar da bu unsurları kontrol altında tutarak belirtileri minimumda tutmaya çalışırlar. Stres bu tetikleyicilerden biridir dolayısıyla hastalığın gidişatında kontrol altında tutulmak istenebilir.

Sedef ve stres ilişkisi oldukça karmaşıktır. Hastalık genetik bir durum olsa da çevresel faktörler, örneğin stres yaratan bir olay tarafından tetiklenebilir. Ayrıca sedef hastası olmak kendi başına da stresli bir durumdur ve bu da bir kısır döngü yaratır. Bu yüzden sedef hastalığında stresi yönetmek tedavinin önemli bir parçasıdır.

Doktorlar ve araştırmacılar henüz neyin sedefe neden olduğunu bilmemektedir. Ancak bu otoimmün hastalık yani bağışıklık sistemi hastalığı, normalde mikroplara ve yabancı maddelere saldırması gereken bağışıklık sistemi vücudun kendisine saldırdığında ortaya çıkar. Bunun sonucunda deri hücreleri normal dışı ve çok hızlı bir şekilde büyür ve çoğalırlar. Stres bağışıklık sistemini etkileyebildiği için doktorlar sedefi de etkilediğini yıllardır düşünmektedir. Güncel araştırmaların sonuçları da bunu doğrular niteliktedir.

Uzmanlar sedefin strese oldukça bağlı olduğunu söylerler; stres altındaki kişilerde belirtilerin bir anda alevlenmesi sık sık görülür. Hatta hastaların birçoğu ilk alevlenme deneyimini hayatlarının zor bir döneminde yaşamışlardır. 

Sedef hastalığında stresi yönetmenin önemli bir parçası hastalığın yol açtığı stresi kontrol altına almaktır. Hayatlarımızdaki tüm stres unsurlarını kontrol etmek maalesef imkansızdır. Ne kadar sabırlı ve rahat olsak da bazı beklenmedik olaylar canımızı sıkabilir. Ancak sedefin kendisiyle başa çıkmak da başlı başına stresli bir durumdur ve bunu yönetmek öğrenilebilir. 

Örneğin hastaların birçoğu ciltlerinin sedef belirtileri taşıyan kısımlarını göstermek istemezler. Hastalığın yarattığı pul ve döküntüleri gizleme eğiliminde olabilirler. Görünür bir hastalık olduğu için hastada bir stigma duygusu uyanabilir. Yazın bile kapalı giyinmek tercih edilebilir. Bu fiziksel belirtiler hakkında özgüvensiz olmak stresi ve dolayısıyla belirtileri artırabilir.

Sedef hastalığında stresi yönetmek için hastalığın belirtilerini ve bunlarla ilgili neler yapılabileceğini anlamak gerekir. Sadece “stres yapmayın ve belirtiler geçsin” diyemeyiz. Tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle, örneğin sağlıklı beslenme, egzersiz ve kilo kontrolüyle belirtiler hafifletilebilir. Bu da cilt görünümünün iyileşmesine, özgüvenin artmasına ve genel ruh ve beden sağlığının gelişmesine yardımcı olacaktır.