Sakız çiğnemek, ağız kokusunu olumsuz yönde etkiler. Çünkü sakızın yapısını oluşturan ve ona elastiki yapısını veren sülfit bağları, aslında bakterilerin besin maddeleridir.
Ağız kokusunun önlenebilmesi için hangi tipe girdiğinin, yani kaynağının tespit edilmesi gerekir. 5 tip ağız kokusu vardır. Tip 1 olanın, yani ağızdan gelenin engellenebilmesi diş hekimi tarafından sağlanabilir.
Özellikle son yıllarda sofralarda hazır gıdaların artması, fastfood gıda tüketimindeki artış, çocukların dışarıda çok fazla beslenmesi, kadının çalışmasıyla birlikte evde yapılan yemeklerin hazır gıdalardan yapılması, katkı maddelerinin tüketimini de
Besin alerjileri, toplumda giderek daha sık görülmeye başlanmıştır. Araştırmalar, besin alerjisi ile fazla kiloların bir ilişkisi olmadığını göstermiştir.
Gıda intoleransı da, insan vücudunda besin alerjileri gibi bağışıklık sistemiyle ilişkili sorunlar yaratır. Ancak besin intoleransı ile besin alerjisinin ayrılan kimi yönleri vardır.
Bilim insanları miyopa neden olan 2 geni tespit etmeyi başardı.
Yapılan araştırmalar, vücudun intoleransı olan gıdalar tüketildiği zaman çok ciddi kaşıntı, migren atakları, sedef hastalığı görüldüğünü tespit etmiştir.
Araştırmalar, vücudun birçok besine karşı alerji geliştirebildiğini göstermiştir. Besinlerden inek sütü hem çocukluk çağında hem de ilerleyen yaşlarda besin alerjisine yol açabilir.
Doğal alanlardan kopuşun şehirlilerde alerji ve astım artışına sebep olabileceği yönünde bulgular var.
Her altı kanser vakasından birine tedavi edilebilir ve önlenebilir enfeksiyonların neden olduğu belirlendi.