Nedir

Atkins Diyeti Nedir?

Bearnez soslu biftek, yumurta ve sosis; çedar peynirli omlet—yumurtanın sarısını ayırmayın; Rokfor sosu ve gerçek krema ile yapılmış ipek gibi yumuşak kremalı avokado çorbası? Bu ağır yiyeceklere, oldukça ilgi gören Dr.Atkins’in Yeni Diyet Devrimi’nde ve birkaç devam kitabında açıklanan tartışmalı diyetin bir parçası olarak izin veriliyor.

Atkins Diyeti, düşük karbonhidratlı bir diyetle yalnız kilo vermekle kalmayıp- ve aç kalmayacağınız- aynı zamanda diğer sağlık faydalarının yanı sıra daha iyi kalp sağlığı ve hafıza işleyişine giden yolda olacağınızı vaat ediyor.

Diyet, aşırı kilolu insanların çok fazla karbonhidrat yedikleri teorisine dayanıyor. Vücutlarımız enerji için hem yağ hem karbonhidrat yakıyor. Karbonhidratı büyük miktarda azaltarak ve daha fazla protein ve yağ yiyerek, depolanmış vücut yağını daha etkili bir şekilde yakmak suretiyle doğal olarak kilo veriyor.

Kitapları satan şüphesiz kilo kaybı iddiaları- ve tanınmış başarı öyküleri- ise de New York’taki Çağdaş Tıp Merkezi (Atkins tarafından kurulmuştur) çoğu insanın Atkins diyetini kilo koruma, iyi sağlık ve hastalıkları önleme amaçlarıyla uyguladıklarını iddia ediyor.

Nasıl İşe Yarıyor

Atkins Diyeti Nasıl Çalışıyor

Karbonhidratları tipik Türk mutfağının bulunanın küçük bir fraksiyonu olacak kadar büyük bir oranda kısıtlayınca vücut bir ketoz haline giriyor; bunun anlamı vücudun yakıt için kendi yağını yakması. Ketozdaki bir insan enerjiyi ketonlardan, yağ depolarının parçalanmasıyla ortaya çıkan yakıt olan küçük karbon parçalarından alıyor. Vücut ketozdayken daha az aç hissetmeye meyilli oluyorsunuz ve böylece normalden daha az yiyorsunuz. Ama ketoz aynı zamanda az sayıda insanda hoş olmayan çeşitli etkilere de (örneğin garip nefes kokusu ve kabızlık) sebep olabiliyor.

Sonuç olarak, vücudunuz karbonhidrat yakan bir makineden yağ yakan bir makineye dönüşüyor. Böylece enerji için tipik olarak tüketebileceğiniz karbonhidratlı şeylere bel bağlamaktan ve yağ depolarınızı önceden oldukları yerde bırakmaktansa (ne yazık ki kalçalar, karın ve baldırlar popüler yağ toplanma yerleridir) yağ depolarınız birincil enerji kaynağınız haline gelir. Beklenen sonuç: Kilo kaybı.

Yüksek karbonhidratlı bir öğün yedikten sonra ne olduğunu biraz daha ayrıntılı olarak, düşünün. Karbonhidrattan gelen şeker hızla kan akışına girer. Kan şekerinin çok yükselmesini engellemek için vücut insülin salgılar. İnsülin ekstra şekerin karaciğerde ve kasta glikojen olarak depolanmasını sağlar ama bu depoların kapasitesi hemen dolar. Bu durumda insülin ekstra herhangi bir şekeri yağa çevirir.Atkins teorisine göre vücut ‘çok fazla’ insülin yapmaya devam ederse- ‘aşırı’ şekerle başa çıkmaya çalışırken- insüline karşı daha az duyarlı hale gelebilir ve sonunda metabolik bir hastalık olan diyabete yakalanabilir. Atkins teorisi buna doğru bir şekilde ‘kararsız kan şekeri’ denebileceğini söyler çünkü kan şekeri seviyesi yükselir ve daha sonra hızla düşer.

Bu ‘sağlıksız metabolik yoldaki ilk adım’ ‘diyabetin ilk aşamaları’na yol açar. Fakat ketozdaki bir vücut fazla yağı yakar ve zaman içinde- Atkins teorisine göre- normal metabolik fonksiyona döner. Bu diyetteki yağın tümü geçici olarak kişinin kolesterol seviyesini sıçratsa da bu genellikle kısa sürelidir ve kısa süre sonra kilo kaybı gerçekleştiğinde daha düşük kolesterol ve trigliserit seviyesi ile kendisini telafi eder- en azından, teori böyle.

Çoğu insan için karbonhidrat tüketimi bu biyokimyasal mekanizmanın gerçekleşmesi için günde 40 gramdan fazla olmamalıdır. Egzersize vurgu yapılmamışsa da Atkins teorisi bazı insanların ketozun başlaması için fiziksel aktiviteyi de eklemeleri gerekeceğini söyler. İnsanlar vitamin takviyeleri almaya zorlanıyorlar çünkü bunları sebzeler ve meyveler gibi kaynaklardan alamayacaklar.

Plan, diyet yapan bir çok insanın ancak hayal edebildiği yiyecekleri yemesine izin veriyor. Diyetin, diğer diyetler sizi depresif ve yoksun kalmış hissettirmiş olsa bile işe yarayacağı söyleniyor. Atkins diyeti şöyle bir bakıldığında;

  • Yediğiniz yiyecek miktarına sınırlar getiriyor ama daha çok tabağınızda olmasına izin verilen yiyeceklerin çeşitlerini katı bir şekilde kısıtlıyor: rafine şeker, süt, beyaz pirinç veya beyaz un yok.
  • Geleneksel olarak ‘ağır’ olarak görülen yiyecekleri yemenize izin veriyor: Et, yumurta, peynir ve dahası.
  • Süreç içinde iştahınızı azaltacağını iddia ediyor.
  • Atkins diyetinde neredeyse saf protein ve yağ yiyorsunuz. Kırmızı et, balık (kabuklu deniz ürünleri dahil), kümes hayvanları ve normal peynir (‘diyet’ peynir, krem peynir veya peyniraltı suyu peyniri değil) tüketebilirsiniz. Tereyağı ile pişirebilir, ton balığıyla mayonez kullanabilir ve salatalarınıza zeytin yağı koyabilirsiniz.

Diğer yandan karbonhidratlar ilk iki haftada kısıtlanıyor (günde yaklaşık 20 gr. net karbonhidrat, toplam karbonhidrat eksi lif anlamında), bu günde gevşek bir şekilde üç dolu kase salata veya üçte iki kase pişmiş belirli sebzeler ile iki kase salata yapıyor. İlk iki hafta bu kuralların hiçbir istisnası yok çünkü düşük karbonhidrat tüketiminin (hiçbir meyve yok ve yalnız birkaç yapraklı yeşil sebze var) diyetin kilo verme biyokimyasal aktivitesini ateşleyeceği varsayılıyor. Kalorileri saymıyorsunuz (gerçekte eskisinden daha fazla kalori yiyor olabilirsiniz).

Daha sonra karbonhidrat izni lif açısından zengin yiyecekler şeklinde artıyor ama rafine şeker (çay kaşığı ile veya tatlılarda), süt, beyaz pirinç, beyaz ekmek, beyaz patates veya korkunç beyaz unla yapılmış makarna yemeğe dönmüyorsunuz. Bunlar yaşam boyu yasak hazlar listesinde kalıyorlar.

Diyet, iki haftalık giriş döneminden sonra meyvelerin, sebzelerin ve tam tahıllı gıdaların eklenmesine izin veriyor.

Daha sonra zaman içinde kilo vermeden kilo korumaya geçiş, aşamalı kilo kaybı korunduğu sürece derece derece karbonhidratları arttırarak yapılıyor.

Sağlıklı bir yaşam tarzının bir parçası olarak tüm aşamalarında egzersiz şimdi diyette eskiden olduğundan daha fazla vurgulanıyor.

Uzmanlar Ne Diyor

Atkins Diyeti Hakkında Uzmanlar Ne Diyor

Atkins diyeti epey tartışmalı olmayı sürdürüyor.

Bir Atkins sözcüsü 2002’den beri Amerikan Kalp Derneği, Ulusal Sağlık Enstitüleri ve Philadelphia Veterans Administration tarafından finanse edilenler dahil bir dizi çalışmanın düşük karbonhidratlı bir diyetin bazı faydalarını gösterdiğine dikkat çekiyor- özellikle Atkins planı gibi bir diyetle elde edilen kilo kaybı sonuçları diğer diyet planlarındaki kilo kaybı sonuçları ile karşılaştırıldığında.

Ama çoğu sağlık uzmanı ihtiyatlı olmayı sürdürüyor. Onlara göre, Atkins diyeti daha fazla denemeyi gerektiren uygulanabilir bir seçenek. Atkins diyeti kilo kaybı yaratmaya çalışıyor. Kilo verme arayışındaysanız evet, işe yarıyor. Trigliseritler ve HDL kolesterolde iyileşme istiyorsanız evet, işe yarıyor.

Ama aynı uzmanlar diyetin uzun vadeli güvenliği hakkında endişeli: Atkins diyeti ile ilgili endişeleri kilo vermek veya kiloyu uzakta tutmak için etkili olup olmadığının ötesinde. Diyetin kalp hastalığına yol açmasından endişeleniyorlar… Kalp hastalığını, felci ve kanseri önlemek için sağlıklı bir diyet olup olmadığına dair kaygıları var. Ayrıca kemik kaybı potansiyeli ve karaciğer ve böbrek sorunları olan insanlar için bu diyetlerde yüksek miktarlarda proteinle ilgili sorunlara yakalanma potansiyeli var..

Bir başka endişe, vücudun verimli ve sağlıklı işleyişi için minimum bir karbonhidrat ihtiyacı var- günde yaklaşık 150 gram. Bunun altına düştüğünde normal metabolik faaliyet aksar.

Kaygıyı besleyen diğer etken, beynin etkili bir şekilde çalışması için glukoza ihtiyaç duyması ve beyne ulaşmak için yağ ve proteinin parçalanmasının uzun bir zaman alması. Özellikle sebze, tahıllar ve meyveler biçiminde karbonhidratlar glukoza daha etkili bir şekilde dönüştürülüyor. Ayrıca glukozun insan vücudunda daha verimli kullanılır hale gelmesi uzun zaman aldı. Meyveler ve taneli ufak meyveler ilk insanların beslenme kalıbında yalnız proteinle beslenmekten çok daha fazla belirgin ve fizyolojik olarak çok fazla değişmedik.

Volumetrik yazarı doktor Barbara Rolls şunu öneriyor: ‘Hiç kimse herhangi bir çalışmada Atkins diyetinde kalori kısıtlaması dışında sihirli herhangi bir şey olduğunu göstermedi. Diyet çok kuralcı, çok kısıtlayıcı ve normal olarak yediğimiz yiyeceklerin yarısını sınırlıyor,’ diyor. ‘Sonuçta yağ değil, protein değil, karbonhidrat değil, kaloriler. Daha az yemenize yardım eden herhangi bir şeyle kilo verebilirsiniz, ama bu, bunun sizin için iyi olduğu anlamına gelmez.’

Dikkat Edilecekler

Düşünülecekler

Atkins teorileri kanıtlanmamış olarak duruyorlar ve çoğu uzman yüksek proteinli, yüksek yağlı bir diyetin özellikle nüfusun kalp hastalığı riski taşıyan büyük bir kısmı için bir çok probleme sebep olabileceğinden endişeli. Dahası, plan çoğu beslenme uzmanı tarafından  belgelenmiş sayısız sağlık faydaları nedeniyle tavsiye edildiği gibi çok fazla meyve ve sebze alımına da izin vermiyor.

Dyt. SAMET YAĞLI

merhaba samet bey,ben 22 yaşındaym ve 10 kilo fazlam var defalarca diyete başladım ama fazla dayanamadım ve bıraktım,diyet yaptığım günlerde devamlı b... devamı