Çalışma Global Obezitenin 30 Yıl İçerisinde Neredeyse İkiye Katlandığını Belirtiyor Dünya çapındaki obezite trendlerini inceleyen yeni bir çalışmaya göre dünyadaki obez insan sayısı son 30 yıl içerisinde neredeyse ikiye katlandı.

Bu arada diğer iki çalışmaya göre 1980’lardan itibaren gelir düzeyi yüksek ülkelerde kan basıncı ve kolesterol seviyeleri düştü. Araştırmacılara göre muhtemelen ilaç kullanımı kan basıncındaki düşmeye katkı sağladı.

Dünya çapında kadınlarda vücut kütle endeksi (vücut kütle endeksi kilo ve boy ölçümüdür)  ortalama olarak erkeklere yüksektir. Bununla birlikte tüm üç çalışma için global verileri analiz eden Londra Imperial Üniversitesinden çalışma araştırmacısı Majid Ezzati yüksek gelirli bölgelerde erkeklerde vücut kütle endeksinin kadınlara oranla daha yüksek olduğunu söyledi.     

Ezzati ve meslektaşları 199 ülkede kan basıncı, vücut kütle endeksi ve kolesterol trendlerini çalıştı. Araştırmacılar sağlık trendlerinin bölgeden bölgeye değişiklik gösterdiğini ortaya koydu. Örneğin aşağı Sahra bölgesinde kan basıncı seviyesi son 30 yıl içerisinde artış gösterirken Avustralyalı kadınlarda ve Amerikalı erkeklerde kan basıncı seviyesi düştü.  

Ezzati bu farklılıkların beslenme çevremizin ve beslenme politikamızın sağlığımızı etkilemede önemli olduğunu gösterdiğini söylüyor.  

Obezite

Çalışmaya göre 1980’de %4.8 ile karşılaştırıldığında dünyadaki erkeklerin neredeyse %10’u 2008 yılında obezdi. Ayrıca 1980 yılındaki %7.9’luk olan ile karşılaştırıldığında 2008 yılında kadınların neredeyse %14’ü obezdi.

Pasifik adaları ortalama 34-35 ile (30 ve üzerindeki vücut kütle endeksi obeziteyi gösterir) en yüksek vücut kütle endeksine sahipti. 

Birleşik Devletler yüksek gelirli ülkeler arasında en yüksek vücut kütle endeksine sahiptir ve aynı zamanda son 30 yıl içerisinde vücut kütle endeksinde en hızlı artışı göstermiştir — çalışma artışın her on yıl için 1 vücut kütle endeksi puanı olduğunu gösterdi.

Çalışma Japonya’nın kadınlarda 22 ve erkeklerde 24 olmak üzere en düşük vücut kütle endeksine sahip olduğunu gösterdi (normal kilolu kişilerin vücut kitle endeksi 18.5 ve 24.9 arasındadır).  

Atlanta’da Emory Üniversitesinde global sağlık ve tıp profesörü olan Dr. Venkat Narayan fiziksel aktivitedeki azalmanın ve yüksek oranda işlenmiş karbonhidrat ve saf şeker tüketiminin nihayet sağlığımız üzerindeki etkilerini gösterdiğini söyledi.

Kan Basıncı

Çalışmaya göre dünya çapında kan basıncı seviyesi 1980 ile 2008 yılları arasında düştü. Ayrıca çalışma Batı Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda’da kadınların kan basıncının düştüğünü ve Kuzey Amerika, Batı Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda’da erkeklerin kan basıncının en yüksek seviyede düşüş gösterdiğini belirtti. 

Çalışmaya göre kan basıncının ortalama en düşük olduğu yerler Güney Kore, Kamboçya Avustralya, Kanada ve Amerika’dır. Narayan bunun nedeninin bu ülkelerde hipertansiyon ilaçlarına daha iyi ulaşımın olabileceğini söyledi.

Ortalama kan basıncı son 30 yıl içerisinde Pasifik adalarında, doğu Afrika’da ve güney ve güneydoğu Asya’da artış gösterdi. Ayrıca çalışma tüm bölgeler arasında en yüksek kan basıncı oranının Baltık ve Doğu ve Batı Afrika ülkelerinde olduğunu gösterdi.

Narayan yükselen kan basıncının düşük ve orta gelirli ülkelerde en azından kısmen hızlı şehirleşme ile ilişkilendirilebileceğini söyledi. Şehirleşme genellikle bir bölgeye tuz oranı daha yüksek ve potasyum oranı daha düşük olan daha fazla işlenmiş gıda ve hareketsiz yaşam tarzı getirir.   

Narayan "Avrupa ve Amerika’da 100 yıl içerisinde yaşananlar bu ülkelerden 10-15 yıl içerisinde gerçekleşiyor” diyor.

Narayan aynı zamanda düşük maliyetli ilaçların eksikliğinin bu bölgelerde yükselen kan basıncına katkıda bulunabileceğini söyledi. 

 

Kolesterol

Ortalama kolesterol seviyesi 1980 ve 2008 yılları arasında Avusturya, Yeni Zelanda, Kuzey Amerika ve Batı Avrupa gibi yüksek gelirli bölgelerde düştü. Bununla birlikte çalışma kolesterol seviyesinin Japonya, Çin ve Singapur gibi doğu ve güneydoğu ülkelerinde artış gösterdiğini ve bunun muhtemel nedeninin bu ülkelerin diyetlerindeki hayvan ürünlerin ve yağ oranının artışı olduğunu belirtti. 

Ezzati bununla birlikte kolesterol seviyesinin Avustralya ve Yeni Zelanda, Kuzey Amerika ve Batı Avrupa’da hala yüksek olduğunu ve bunun nedeninin bu bölgelerdeki kolesterol seviyesinin başlangıçta yüksek olması olduğunu söyledi.

Dünya çapında en düşük kolesterol seviyesi aşağı Sahra Afrika oldu. Çalışma yüksek gelirli ülkeler arasında toplam kolesterolün en düşük olduğu ülkelerin Yunanistan, Birleşik Devletler İsveç ve Kanada olduğunu gösterdi. 

Yüksek gelirli ülkelerde kolesterol düşürücü statin ilaçlar kolesteroldeki düşüşün yarısından sorumluyken Narayan doymuş ve trans yağlara karşı olan halk sağlığı kampanyalarının da önemli bir rol oynamış olabileceğini söyledi.

Yine de Narayan “Kan basıncı ve kolesterolde kazandığımız her şey obeziteye karşı savaşmadığımız sürece kaybolur” dedi. Obezite aynı zamanda böbrek yetmezliğine ve körlüğe neden olabilen tip 2 diyabet riskini de arttırır.   

Narayan dünyanın obezite, kolesterol ve kan basıncını sadece sağlığa karşı değil ekonomiye karşı da bir tehdit olarak görmesi gerektiğini söyledi.

Narayan "Bu hastalıklar özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde genç insanları etkilemeye başlıyor” dedi. “Bu sadece sağlık sistemi için değil aynı zamanda ekonomi için de değerlidir; çünkü bu kişiler en üretken oldukları zamanlardaki en iyi yıllarını kaybederler.” 

Çevrenizdekileri bilgilendirin: Global obezite son 30 yıl içerisinde neredeyse iki kat artmıştır; fakat kolesterol ve kan basıncı ilaç tedavileri ve yaşam tarzı değişiklikleri nedeniyle düşmüştür.  

Op. Dr. Sinan GÖKER

İyi günler hocam ben 4 yıl önce özel bir şirkette çalışıyorken toplu işten çıkarılma sonucu işten cıkarıldım, mahkeme süreçleri vs derken bu günlere... devamı