Bir çok insan için dışarıda yemek yemek bir yaşam biçimidir. Bunun sebebi günümüzde insanların yoğun iş hayatları nedeniyle besleyici yemekler hazırlamaya, arkadaşlarıyla, ailesiyle ya da eviyle ilgilenmeye zor zaman bulmalarıdır. Birçok insan için fast food restoranlarının pencereleri mutfak haline gelmiştir. Orada tek yapmaları gereken menüden bir şey sipariş vermektir ve şipariş anında gelir, böylece adı fast food olur. Pratiktir, zahmetsizdir, ucuzdur ve evet, hızlıdır.

Bununla birlikte bir çok beslenme uzmanına göre fast food Amerikadaki obezite salgınının ana sebebidir. Bu salgın bir fast food restoranının yeni bir satış noktası açtığı her yerde sanki obez bir çember gibi yayılıyor. Dünyanın her yerinde kola ve hamburgerle beslenen insanlar obeziteyle savaşıyor ve açıkça görülüyor ki savaşı kaybediyor. Bu nedenle “beslenme” ve “fast food” kelimeleri genellikle bir arada kullanılmaz. Fast food besin değerleri hakında geçmişteki bilgi eksikliği, insanların bir ısırık hamburgerle ya da bir yudum kolayla ne kadar yağ ve kaç kalori aldıklarını bilmek istememesinden kaynaklanıyor. Fakat FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) yakın zamanda fast food restoranlarının sattıkları yiyecekler hakkında hem satış noktalarında hem de internet sitelerinde bilgi vermesini zorunlu kıldı.

Peki, neden fast foodlar bu kadar kötü biliniyor? Çoğu fast foodun zararlı karbonhidratlar, yağlar ve kalorilerle dolu olduğu yaygın olarak biliniyor. Bazı yiyeceklerin nasıl obeziteye ve diğer hastalıklara sebep olduğu ile ilgili bilinç yayıldıkça, insanlar yedikleri fast food ile ne kadar doymuş yağ, kolesterol, karbonhidrat, şeker ve sodyum aldıklarını bilmek istiyor. Böylece fast foodun besin değeri ile ilgili bilgiler bakkaldan aldığımız yiyeceklerinki kadar önemli hale geldi. Şu an var olan fast food bilgisiyle insanlar bu yiyeceklerin neden kilo sorununa, diyabete ve yüksek kolesterole neden olduğunu anlamaya başlıyorlar. Fast food besin değerlerine baktığınız zaman sadece içerdikleri kalori miktarını gördüğünüzde hayrete düşeceksiniz. Fast foodlardaki doymuş yağlar doğrudan kalp sorunlarına, yüksek sodyum içeriği yüksek tansiyona ve yüksek miktarda işlenmiş karbonhidrat ve şeker diyabete yol açıyor. Dolayısıyla, bu zararlı içeriğe sahip besinleri düzenli olarak tüketmekle birçok sağlık sorununa sahip olabilirsiniz.

FDA fast food restoranlarına fast food besin değerlerini açıklama emrini yayınladığı için bu restoranlar menülerini daha sağlıklı seçimler sağlayabilecek şekilde değiştirmeye çalışıyorlar ve tüm besin değeri bilgilerini ulaşılabilir hale getiriyorlar. Bu da insanlara daha sağlıklı yiyecekler sipariş etme seçeneği sağlıyor.

Böylece, eğer fast fooda uygun ve hızlı yemek için bel bağladıysanız artık sağlıklı beslenmeyi feda etmenize gerek yok. Bir çok restoranda fast food besin değerlerinin sunulduğu menüyü inceleyerek daha bilinçli ve akıllıca seçimler yapabilirsiniz. Sık sık gittiğiniz fast food restoranında en yüksek ve en düşük kalori ve yağın hangi etlerde ya da sandviçlerde bulunduğuna dikkat edin. Bazı en sevdiğiniz yiyeceklerin içerdikleri yağ ve kalori miktarlarındaki farklılığı öğrenmek ilginç olabilir ve bir çok fast foodun besin değerlerini gördüğünüzde şaşırabilirsiniz.  

Son zamanlarda fast food restoranları arasında bir reklam savaşı patlak verdi. Her biri tüketicilere daha sağlıklı seçimler sunarak birbirleriyle rekabet ediyorlar, kendi ürünlerinin sizin için ne kadar iyi olduğunu kanıtlamak için besin değerlerini listeliyorlar. Örneğin, bir çok restorant artık kendi yiyeceklerinin daha fazla protein ve daha az yağ içerdiğini söyleyerek reklam yapıyor. Bir restoran kendi mangalda pişirilmiş hamburgerini bir başkasının ızgarada pişirilmiş hamburgeriyle karşılaştırarak müşteri çekmeye çalışıyor. Az yağ içeren menü seçimleri bir çok restoranda cezbedici şekilde sunuluyor. Dışarıda yemek yediğiniz zaman kalorilerden başka sodyum miktarı gibi diğer bütün besin değerleri de gözden geçirilmelidir.

Yükselen bilinç ve tüketicilerin fast food restoranlarından aldıkları yiyeceklerin besin değerleri hakkındaki yaklaşımları sayesinde, bu restoranlar artık büyük baskı altında ve denetlemeler tüketicilerin beklentilerini karşılamaları için bu restoranları zorluyor.

Örneğin, son günlerde salata bar restoranları türemekte ve daha sağlıklı alternatifler sunmaktadır. Bu durum diğer sıradan fast food restoranlarının menülerine sağlıklı salatalar eklemeleri için zorluyor. Fakat bu seçimlerle sunulan tatlılardan, süslemelerden ve soslardan uzak durun. Sağlıklı beslenmenin anahtarı, ölçülü olmak ve doymuş yağ, işlenmiş karbonhidrat, kolesterol, çok fazla tuz ve şeker içeren yiyeceklereden kendinizi sakınmaktır.

Birkaç fast food restoranı artık doymuş yağlardan doymamış yağlara geçtiklerini ve trans yağları kullanmadıklarını bildiriyor.

Ayrıca Asya restoranlarını da gözden geçirebilirsiniz. Bu restoranlar besin değeri yüksek, düşük yağ, yüksek protein ve lif içeren yemekler sunuyorlar. Tek dikkat etmeniz gereken şey baharatlarında ve soslarında fazla miktarda bulunan tuzdur. Aynı zamanda son günlerde ortaya çıkan, sağlıklı hayat tarzına hitap eden, düşük karbondidratlı ve sağlıklı yağlar içeren yiyecekler sunan restoranlar da var. Buralarda alışılagelmiş yöntemlerle hazırlanmamış peynirli ya da kremalı soslar içeren yiyecekler servis edilir. Bu restoranlar herzamanki yöntemlerle hazırlamak yerine yiyeceklerin doğal hallerini korumaya odaklanmışıtr.

Eğer sık sık fast food restoranlarında yemek yemek hayatınızın bir parçası ise artık ulaşılabilir olan fast food besin değerlerine bakarak yiyecek seçimini doğru yapın. Sonuçta risk altında olan sizin sağlığınız.